Sevilmeyenler Ülkesi

Start from the beginning
                                    

Korktum diyorum ya. Ben hep duygularımdan korktum. Onlara ket vuramam. Severim birini. Canım yanar diye.Çünkü sevenin canını yakarlar. Ben iki şeyi sevdim hayatım boyunca. İkisinde de çok pişman oldum. Biri küçükken yetimhaneye oyuncak getirmişti. Seçmeye fırsatın kalmazdı. Herkes ne buluyorsa alırdı. Benim de şansıma kırmızı bir araba denk gelmişti. O araba işte ben çok sevdim onu. Herkes dalga geçse de çok sevdim onu. Bilmezdim o zamanlar sevenlerin canının yandığını. Kaç senem geçtiyse o yerde. Her şeyime tanık oldu o araba. Çok tehdit ettiler beni onunla. Müdür en başta. Tacizlerine ,hakaretlerine... Şimdi nerde mi?

İki şey sevdim dedim ya. Diğer sevdiğime verdim giderken onu. Boran'a. Kalbimi vermek isterdim. Şayet öyle bir şeye sahip olsaydım. Bende sahip olduğum tek şeyi bıraktım. Kırmızı arabamı.

Yetimhaneden ayrıldıktan sonra yaprak gibi savruldum. Yaprakla tek farkımız onun yönünün belli olmasaydı galiba. Benim yönüm bile belli değildi. Rüzgara bile kapılamıyordum. Cebimdeki parayla birkaç gün otelde kalabilmiştim. Sonrası parklar banklar... Bankın üstünde arabamla oynayıp şarkı mırıldanıyordum. Bir gölge gelip oturdu yanıma

"Ne o çocukluğumuzu yaşayamadık galiba?"

"Nerden çıkardınız?"

"Bu yaşta oyuncak arabayla oynamanın başka açıklaması yoktur diye düşünüyorum."oturduğum banktan hızla kalktım. Eşyalarımı toplayıp aynı hızla adımlamaya başladım. Bir an da az önceki çocuk kolumdan tutup durdurdu.

" Bak yanlış anlamını istemem ama bu gece bana lazımsın."

"N-ne diyorsunuz siz bırakın kolumu yoksa bağırırım."

"Seni kimsenin duyacağını sanmıyorum."bunu deyince kafasına çantamla vurmaya başladım. Biraz sonra iki elimi de yakaladı.

" Sakin ol be kızım yanlış anladın beni parasıyla herhalde." çantamı kafasına indirmek için elimi kurtarmaya çalışıyordum. Sonra bir an kahkaha atmaya başladı.

"Ha sen şey anladın. Kusura bakma ben biraz çakırkeyifim anlattım sanıyorum. Oturalım şuraya konuşalım. Korkma iş teklifi sadece. Anladığım kadarıyla işe ve kalacak yere ihtiyacın var." gösterdiği yere oturdum. İşsiz ve evsizdim.

"Ben Boran. 24 yaşındayım. Gitar çalıyorum. Grubum var ve gördüğün üzere çok yakışıklıyım. Taliplerimi bekliyorum" kahkaha attı. Çakırkeyften çok sarhoş gibiydi.

"Hah ne diyordum talip yooo yo o değil neydi ha grup. Benim grubum var. Ellerinden öper hatta. " tekrar kahkaha attı. Esprilerine gülmesem de bu haline tebessüm ettim.

"Benim soliste ihtiyacım var. Senin de sesin güzel. Benim solistim olsana?"

İşte her şey böyle başladı. O gece onun grubuyla şarkı söyledim. Ondan sonraki yaklaşık 280 gece olduğu gibi. Her gece sarhoştu Boran. -Ah yasak kelimeydi o. Boran ne kadar içerse içsin sarhoş olmazdı. Çakırkeyif olurdu. Asla kendine sarhoş dedirtmezdi. -  İçmesinin sebebini hiç öğrenemedim. Derdin olmasa içmezssin derdim hep. Verdiği en iyi cevap "Ben mutluyken de içerim" di  sanırım.

Gittim ben Boran. Korktum ben. Hep derdin ya sen çok güçlüsün diye değilim Boran. Çok korkağım. Güçlü insan korkak olur mu hiç?Kandırma beni. Yarı yolda bıraktım seni biliyorum. Ama hep sevdiğimden. Sen beni sevmeye başlıyordun Boran. Bir gün ben kırlırsam sen mahvolurdun. Olma Boran sen mahvolma.

Kırmızı arabamı sana bıraktım. İyi bak ona. Kaybedersen hissederim. Hayatla tek bağım o benim. Onu da sana veriyorum. Benim gidişime üzülme diye. Anladım çünkü sen beni sevmeye başladı. Bak tekrar diyorum sevme beni.

Yanımda uyuyorsun şu an. Zaten hep uyu sen Boran. Beni o ülkeden çıkartıyorsun ama yine de uyuyorsun. Ben sana bir yalan söyledim Boran. Sevilmeyenler ülkesinde izin yok. Oradan dışarı çıkarsan. Kötü kalpli kralı seni bulur. Yalnızlar ülkesine yollar. Beni de bulacak yakında.

Yalnızlar ülkesinde hep sevenler var. Çok kasvet varmış orda. Çok dertliymiş. Sen sevmessin hiç gelme buraya. Gelme peşimden. Ben gidiyorum. Bulma beni. Bulursan sevilmezssin sonra sevilmeyenler ülkesine hapsolursun. Bir gün gelir birine seni oradan çıkarmasını söylersin. Kötü kalpli kral seni bulur. Yalnızlar ülkesine yollar. Sen neşelisin. O ülke sana göre değil. Gelme peşimden.

Sevdiklerime iyi bak. Kendine ve kırmızı arabama. Kolay iş. Bir de bu hatırları okuduğun zamanki gece barda benim sevdiğim şarkıları söyle. Kendin söyle. Ben yokum orda ama. Kalbim yani kırmızı arabam orda.

Çok uzattım okurken sıkılıcaksın. Tabi okursan. Bulursan bir gün. Ya da sen bulmayacaksın. Sen oku diye yazdım ama bunu her kim bulursa Boran 'a ulaştırsın. Ulaştırmayanın çocuğu birini sevsin. Hem de çok sevsin.

Yasaklı kelimeyi söylüyorum ve kralın beni bulmasına izin veriyorum.

Seni seviyorum Boran.

......
Kağıdı ıslatan gözyaşlarıma teker sövdüm. Bu kağıt benim sevilmeyenler ülkesine biletimdi. Grubun geldiğini gördüm.

"Herkes enstrüman başına." diye emir verdim

"Abi Miray gitmiş."

"Bu gece ben söylüyorum."

**********

Evet bir yeni bölümün daha sonundayız

İlham perilerim an itibariyle kanatlanıp uçtular. Bilmiyorum nasıl oldu.Umarım beğenmişsinizdir. 🙏

Okunma yaklaşık 1K olmuş  🎊🎉🎉🎇🎇  (alırım bir konfetinizi) ama vote az. Bu da yazma hevesimi kırıyor. Emeğe saygı için.. vote vermek zor degil ha begenmiyorsanız yorumlarda söyleyin ki bende ve beğenebileceğiniz şekilde yazayım. 🙏

HiLeon ile kalın...😺

Berceste Where stories live. Discover now