Untitled

Crème

'' Eğer istediğin şeyin peşinden gitmezsen,

asla ona sahip olamazsın.

Eğer sormazsan,

cevap her zaman hayır olur.

Eğer bir adım atmazsan,

hep aynı yerde durursun.

    Sevginin her türlüsünü risktir 

    ve bu riskleri almaya her zaman,

   ama her zaman değer.''

~

''Aman Tanrım Jiyong!--''

''Sshhh!'' Jiyong hızla kızı susturdu. 

''O yüzden mi öyle huysuzlanıyordun?!''

''Bağırmayı kes, Min!''

''Tanrım---ondan hoşlanıyorsun!''

''Bilmiyorum!''

''Boşversene!'' Kız sırıtıp iyice çocuğa yaklaştı. ''Ondan hoşlanıyorsun---bunu ona söyledin mi?''

''Ne? Saçmalama!''

''Hadi ama!''

''--Onun benden hoşlanıp hoşlanmadığını bile bilmiyorum.''

''ADINI İNLEMİŞ, JIYONG!''

''BAĞIRMAYI KES!''

''Tanrım--mükemmel bir çift olursunuz!''

''Belki de sadece benimle yatmak istiyordur.''

''Bunu istese çoktan yapmıştı!''

Jiyong duraksayıp kıza dik dik baktı.

''Hadi ama Jiyong!-- Seninle yatmak isteyen biri Finn gibi davranır-- Seungri oppa gibi değil.''

''Garip olan...bunu ondan beklemezdim.'' Çocuk sırıtmaya başladı. ''Yani-- düşünebiliyor musun? Onun kadar kaba ve soğuk biri--''

''Hoşuna gitti!''

''Saçmalamaya devam et, Min.''

''Kes şunu, Jiyong.'' Kız kıkırdayıp çocuğun omzuna vurdu. ''Ondan hoşlanıyorsun, itiraf et gitsin.''

''Bu bir şeyi değiştirmez, onun ne düşündüğünü bilmiyorum.'' Jiyong duraksayıp kıza baktı. ''Yani--bunu öğrenmesem böyle bir şeyi düşünmezdim bile.Bana karşı olan hareketleri hala aynı, Min.''

''Sana nazik davranıyor!''

Jiyong iç çekti.

''Hoşlandığı birine davranırmış gibi davranmıyor.''

''Sen aptal mısın? Ona herkesin içinde bir şeyler yediriyorsun, oraya buraya sürükleyip yapmak istemediği şeyleri yaptırıyorsun ve saçında bir çiçek unutman bile onu kızdırmıyor.''

Jiyong biraz sessiz kaldıktan sonra gülümsedi.

''Doğru---Aman Tanrım..'' Jiyong yüzünü elleriyle kapatıp gülümseye devam edince Minzy güldü. ''--Bu çok garip!''