13: Kalbi Atıyordu

307 52 87
                                    

Ertesi gün, öğle vaktinde herkes evdeki hayatına oldukça sıradan bir şekilde devam ediyordu ve hatta hep birlikte masada patlamalı pişti oynuyorduk. İçimizde en hırslı görünen kişi olan annem sayı almaya çabalayıp ciddileşirken babam daha çok eğlenmeyi amaçlıyor gibiydi.

Göz ucuyla Dexter’a baktım. Elindeki kağıtları inceliyor ve kazanmasını sağlayacak hamleyi düşünüyordu belli ki. Sayı bakımından annemle çekişiyorlardı ki kapının çalmasıyla hepimiz durduk.

Annem iri iri ve sorgulayan gözlerle babama baktıktan sonra adam da benimle göz göze gelerek yatıştırıcı bir gülümseme takınıp ayağa kalktı. Hemen ardından annem de ayaklandı ama kapının eşiğine geçer geçmez asasını çıkarması gözümden kaçmadı.

Gelen kişiyi görmek için merakla oturduğum yerden kalkıp arkalarına geçerek bekledim. Babam kapıyı açınca esmer bir adamla bir kadının gergin bir telaşla orada beklediklerini gördük.

“Dexter burada mı?” doğruca konuya girdiklerinde annem refleks olarak başını geriye çevirerek “Evet,” diye yanıtladı “burada.” ve şaşkınlıkla ekledi “Bay Verdon?”

Bir anda yanımızda bitmiş olan Dexter’ın suçluluk dolu sesi duyuldu “Anne?” ve Bayan Verdon onu görür görmez içeri dalarak oğluna sarıldı. Bay Verdon da içeri girmişti ama eşinden biraz daha geri duruyordu “Bizi çok korkuttun.” sesi oldukça ciddi çıkmıştı “Haber bile vermeden buraya gelmeye kalkmak da ne demek oluyor?”

Hafiften telaşlanmış olan annemin “Haber vermediğinden sahiden haberimiz yoktu.” diye açıklama yapmaya girişmesinin üstüne Bayan Verdon oğlundan ayrıldıktan sonra tüm ciddiyetini koruyarak anneme döndü “Sizinle ilgili bir sorun yok ama Dexter’dan böyle mantıksız bir hareket beklemezdik.” Hafif bir kızgınlıkla çocuğa baktı.

Dexter “Üzgünüm, anne.” dedi kısmen üzgün olduğunu belli eden bir yüz ifadesiyle. Bunun üzerine babam bizi biraz uzağa çekerek Verdon’ların kendi aralarında konuşmalarına izin verdi ama hala duyma mesafesindeydiler.

“Ravenclaw’a yerleşemediğim için sizi hayal kırıklığına uğrattığımı sanıyordum.” diye açıklama yaptığını duydum Dexter’ın “Bu yüzden eve gelmeye cesaret edemedim.”

Bayan Verdon biraz yumuşamış görünüyordu “Dexter saçmalama. Her aile üyemiz Ravenclaw’a gidecek diye bir şey yok ki.”

Bay Verdon “Tabii gönlümüzden geçen oydu ama,” diyerek lafa atıldı fakat sonra yumuşak bir ses tonuyla devam etti “yerleştiğin bina sana olan sevgimizi azaltacak değil.”

Annem daha fazla beklemeden yanlarına gitti ve “Her şey tatlıya bağlanmış gibi görünüyor.” diye konuşmaya başladı “Madem bu kadar yol geldiniz bu akşam misafirimiz olun.”

Bay ve Bayan Verdon birbirlerine sorarcasına baktıktan sonra “Neden olmasın.” dedi kadın ve ikisi de seyahat pelerinlerini çıkararak ayaklı askıya astı. Bayan Verdon’ın şişkin karnını fark eder etmez yavaşça Dexter’a yaklaşarak “Annenin hamile olduğundan bahsetmemiştin.” diye fısıldadım tatlı bir heyecanla.

Kararsız bir tavırla bana baktı “Bahsettiğimi sanıyordum.”

Annem, Bay Verdon’ı Bakanlıktan tanıyor olmalıydı. Dexter babasının Seherbaz olduğundan bahsetmişti ve annem de Bakanlık’ta Sihirli Yaratıkların Düzenlenmesi ve Denetimi dairesinde çalışıyordu. Yine de herkes adlarını söyleyerek kendini tanıttı.

Hep birlikte oturma odasına geçmemiz çok uzun sürmedi. Annem bebeğe ilgi gösterirken oldukça neşeli görünüyordu ve Bayan Verdon’ın mesafeli havası da az çok ortadan kalkmıştı.

Melrose: Hufflepuff KupasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin