MAFYA LEYDİSİ

Mafia Leydisi *2* Toplarsan Ekime toplamazsan...

Gaipten sesler kulağımın dibinde çınlıyordu...

"Şşşt abicim az sessiz ol bak abla uyanacak." Bu gaipten gelen bir ses değildi Galip'ten gelen sesti. Namı diğer benim bir yaş küçük olan erkek kardeşim, beyin yaşı olarak değil tabii ki.

"Tamam abii !" Diye miyavlayan da benim minnoş küçük kız kardeşimdi. Aramızdaki 12 yaştan bahsetmek istemiyorum.

Sinsice yüzüme un serpiyorlardı. Niyamet o imansızlar. Artık yatağa değil salağa yatarak işlerini bitirmelerini bekliyordum. Un tabakası kalınlaşmış, burun deliklerime kadar işlerken biraz daha dursam hapşuracaktım.

"Tamam bu kadar un yeter abicim dur kovayı getireyim."

Beni hamur yapacaklardı kim bilir belki de hain planlarının içerisinde "Fırında Ekim Poğaçası" yapmak vardı. Ama büyük bir hata yapıyorlardı, benim kekim daha güzel olurdu.

Kova tıngır mıngır gelip benim beşiğimi sallarken Galip kaptı kovayı ben kaptım yorganı gözümü açar açmaz tüm gücümle üzerine attım, üzerindeki gömleği su içinde kalmıştı salağın.

"Laan !"

"Lan deme oh de !" Dedim benimle gülen kız kardeşime baktım sonra. Sinsi.

Onu tutup kendime çektim ve yüzümü sürüp tüm saçını un yaptım üzerim tümden un olmuştu. Galib'in ise su olmuştu.

"Hep su aygırı derdim inanmazdın şimdi de inkar et bakalım." Dedim.

"Sus be kabarık poğaça." Dedi bana dedi.

"Lan bak senin dalağını yırtarım sen kim dalaksın ?" Dedim ve üzerine yürüdüm. Kaçmadı. Sizin de üzerinize sizden 30 cm kısa biri yürüse siz de kaçmazdınız.

"Noluyor burada ?" Diyen ses anama aitti.

"Anne bu beni ıslattı." Dedi. Pislik.

Mualla'nın hemen yanındaki sinsiye baktım. Başak ağlak yüzüyle bize bakıyordu. Ben buna 'minnoş' mu demiştim geri alıyorum bundan sonra 'pist'.

"Benden poğaça yapmak istediler."

"Bunun için özel bir çaba harcamamıza gerek mi var ?" Deyince Galip, herkes güldü.

"Senin tarafsız olman lazım gelir Mualla yakışıyor mu sana bu hareketler."

"Sus kız cevap verme anneye." Dedi anam.

"Soru sormadın ki.."

"Bak hala konuşuyor. Toplayın şurayı bakalım hemen." Dedi. Aynı anda Galip dışarı yürüdü.

"Hoop hoop nereye. Sen unladın buraları sen süpüreceksin." Dedim sırtından tutup. Malum ensesine boy yetmiyor.

"Anne." Dedi anneme.

"Efendim Galip'im"

"Herkes kendi odasını toplamıyor muydu hep."

Oha lan oha. Son kulvarda gazı alıp şahlanan bir tay gibi beni geçti, düzlüğe tepetaklak girdim. Bu haksızlık değil miydi. Adı Galip olan bir atı nasıl yenerdim.

Annem sakince onayladı onu.

"Anne ama ben kirletmedim ki şimdi ben toplarsam..."

"Toplarsan ekime toplamazsan... Sen bilirsin abla." Dedi Galip.

Ben o inceyi anlamıştım da sonra soracaktım hesabını.

Unları süpürdüm ve annemin hazırladığı kahvaltıya gömüldüm. Beni kahvaltıda sevin en insancıl olmayan yanım ortaya çıkıyor çünkü.