BÖLÜM 8: Mendilin olam salla beni Kaan!

2.9K 127 36
                                    

BÖLÜM 8 : Mendilin olam salla beni Kaan!

Gerçek yalnız, paylaşacak kimsesi olmayan değil, paylaşmak isteyebileceği kimsesi olmayandır. Ve gerçek yalnız, yalnız kalmaz ; kendini yalnızlığa mahkum eder.

Kahraman Tazeoğlu

Ölüm, karanlık perdesini üzerime çekmişti sanki. Ruhum altında çırpınıyor ama dirilemiyordu kabuslarından. Rüya benim için sonsuz kez denediğim intihar girişimlerimdi. Eğer uyku  bir bıçak her rüya bir harakiriydi. Acılarımı afaka çıkartan sancılardı. Gece demek cinayet saati demekti. Maktül katilinin kollarına kendi isteğiyle yatıyordu ve bir mazoşist gibi bundan vazgeçemiyordu. Her gece, her gece… Bir süre sonra inanılmaz bir heyecan duymaya başlıyordunuz. Rüyalarınızın gerçekleşmesi ya da öngörüler görebilmeniz size verilmiş kutsal bir hediye gibiydi. Bu heyecanınız başkalarına zarar vermeye başladığındaysa…siz de zarar görüyordunuz. Birileri acı çektiğinde siz de acı çekiyor, ağladığında siz de ağlıyordunuz. Biri ölürse… Bu benim bile tarif edemeyeceğim bir şey. Kötü şeylere engel olamamaktansa o rüyaları hiç görmemiş, hiç gözlerimi açmamış olmak isterdim. Sonsuz bir uyku gibi. Sadece… Sadece biraz uzaklaşmak istiyorum her şeyden ve herkesten.

Bana ahtapot gibi sarılmış bir maymun buldum. Almak isteyen var mı? Açık arttırma başlatıyorum. 100? 50? 5? Sakız? Ben size 10 lira vereyim? O da mı olmaz? Hiç mi? Peki.

“CAN!”

He-hi-hö! Bu şairimizin ağzından dökülen ince sözlerdi. Hatta o kadar incelerdi ki anlayamıyordunuz ne kadar derin anlamlar taşıdıklarını.  Sol kolunu belime atmış, bacaklarını bacaklarıma sarmış, sağ kolunuysa yataktan aşağı sarkıtmış başını da yatağın yanına yapıştırmış yüzü aşağıya bakıyordu. Başaksa Can yere yapışmasın diye yatağın diğer ucuna tutunmuş Survivor mücadeleleri veriyordu. Karnım zil çalıyor. Mübarek guruldama sesleri! İşte şimdi Survivor’a yakışır bir yaratık oldum. Onlar nasıl hayatta kalıyorlar ya? Ben ilk günde şekersizlikten ölürdüm. Beni palmiyelerin altına gömerlerdi, mezar taşı olarak da Hindistan cevizi koyarlardı. Survivor’da kılınan ilk cenaze namazı da benimki olurdu herhalde. Tarihe adımızı yengeç kabuklarıyla kazırdık ne güzel. Da onlar benim namazımı nasıl kılacak? Kızlar bikiniyle namaz kılamıyordu en son ama… Ya bu saçma salak senaryolar ne zaman peşimi bırakacak merak ediyorum. Kitap mı yazsam ne yapsam?

“5 dakika daha?”

“Başlatma 5 dakikana defol git yüzme bilmeyen su aygırı!” Gözlerini ovuşturarak açıp başını ellerinin arasına aldı. Gece nerelere gittiyse mal, kafası 1500 olmuş. Kokladım, yok içmemiş. İçmediğine sevinsem mi içmeden kafayı bulduğuna üzülsem mi bilemedim. Ayaklarıyla yatak örtüsünü tekmeleyip ayağa kalktı. İsmail Türüt Can Hazretleri bir de pıçak çekseydin! Telefonunu masanın üzerinden alıp kurcalamaya başladım. Te! Kimse aramamış sormamış. Yavrum ForeverAlone takılıyor hep. Acaba onun adına Esra Erol’a mı çıksam?

“Başak Hanım kriterleriniz nedir?”

“Abimi çekebilecek bir sabrı olsun. Güzel olsun. Güzel olmazsa yüzüne bile bakmaz. Megan Fox ile Barbara Palvin arası bir şey istiyoruz. En önemlisi zengin olsun. Evi, arabası, işi olsun. Emekli maaşı olsun. Sigortası olsun.”

SAPLANTI (TAMAMLANDI)Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang