Bağımlı

*çat kapı*

"Aaa bu saatte kim olabilir ki"

"Bunu kapıya bakmadan nerden bilicegiz belgin "

"Bilge  kalk kapıya bak"

"Sen otur canım ben bakarım "

Teyzem den ses soluk çıkmıyordu annem teyzeme bir iki defa seslendiysede ses gelmiyordu annemle bir birimize bakıp oturma odasindan kapiya dogru yöneldigimiz sırada emrahla göz göze geldik *tabi ya ben ona mesaj cekmeyi unuttum* kolumda ki saate baktigimda coktan on olmuştu

Annem bana bir bakış attıktan sonra teyzeme dönerek

"belgin bu genç beyde kim bu saatte neden gelmiş."

Teyzem tam konuşmaya başlıyacaktı ki emrah önce davranarak

"İyi akşamlar efendim benim adım emrah beş numarada oturan nezaket  gülçiçegin torunuyum bu saatte rahatsız ettigim için özür dilerim acaba sizde sıcak su torbası varmı diye sormak istedim anneannemin biraz agrısı varda onun su torbası patlamış bu saatte bulmam zor olur diye size sormak istedim "

"Çok geçmiş olsun tabi bizde var  bilge Sıcak torbayı getir odadan daha fazla ayakta kalmasın emrah bey"

"Tamam" yuh yani çocuğa bak sen beş dakikada nasıl yalan söyledi şapka çıkarılacak bir insan off bilge senin bu serseriyle çekeceğin var "

Ben  böyle konuşurken annemde arkamdan çabuk olmamı söylüyordu  sıcak torbası emrahın dogru uzatırken bir an göz göze geldik emrah hemen gözlerini kaçırdı sıcak su torbasını aldıgı teşekkür edip asansöre doğru yürüdü ben ise bir bakış atmasını beklerken o şaşırtacak derecede kafasını kaldırıp bile bakmadı.

"Kapıyı kapatsan artık diyorum bilge "

"Pardon anne dalmışım "

"Bugün neyin var senin okuldan geldin geleri dalgınsın bir sorunmu var "

"Yooo öyle dersleri düşünüyordum "

" niye odaya gecip oturmuyoruz burda dikeldik kaldık. O degılde ay ne kibar bir çoçuk degilmi hasret"

"Evet kibar birisine benziyor nezaket hanim da  çok saygılı bir bayan bu yaşında bile hâlâ zarif  ve  kibar yarın bir geçmiş olsuna gideyim ben yatıyorum sizde fazla geç kalmayın. Ve yatın"

Annem odasına dogru giderken teyzem beni kolumdan  tutup mutfaga götürdü ve kısık bir ses tonuyla konuşmaya başladı

"Bu emrah şu senin anlattıgın serseri çoćuk degilmi"

"Teyze sen "

"Eee canım sen teyzeni ne sandın çok hoş çoçukmuş bilge öylede serseri bir tipide yok "

"Nasıl yok teyze ya görmedin mi ayak üstü yalan rekoru kırdı"

"Eee çocuk sana demiş evine gelirim diye sende haber verseydin geldim diye "

" sen bunları nerden biliyorsun yoksa sen bir yerime böcek ne mi yerleştirdin "

"Aaaa sacmalama bilge çocuk söyledi  ben tam kapıyı açtım beni görünce işaret parmağı dudagına götürerek sus işareti yaptı sonra senin  eve gidince ara yada mesaj cek demis yoksa evinize gelirim diye soylemis oda bakmış ne mesaj var ne de arama endişelenmiş biseymi oldu diye "

"Oyüzden mi bize cevap vermedin sen annem okadar seslendi belgin belgin diye"

"Evet tam senin içerde oldugunu soyleyecektim ki siz geldiniz "

"Çok tuhaf "

"Tuhaf olan ne bilge hanım "

"Senin annem olmadığını nerden biliyorda herseyi anlattı sana"

"Benim aklıma geldi ama sen söylemişsindir diye düşündüm daha sonra"

"Yooo ben söylemedim aslında evin adresinide söylemedim "

"Bak iste bu çok tuhaf tek bir anlama geliyor seni önceden takip etmiş"

"evet olabilir neyse ben yatiyorum yarın sorarım ona "

"Senin yarın okulun yokmu hem ne randevusu bu bilge bak bende huylandım"

"Daha deminden çok kibar diyordun teyze şimdi ne oldu "

"Kızım onu annen anlamasın diye yaptım aaa deminden oyle düşünüyordum şimdi böyle seni tek gondermem bende geliyorum seninle duydunmu bilgeeee"

Teyzem bunları söylerken ben ise çoktan yorgun bir faziyette merdivenden çıkıyordum yarın benim için bir bakıma çok yorucu bir gün olucak iki onemli randevu biri Babam ve bir diğeri ise Emrah