Yolun ortasında durmuş Justin'in mesajıyla bakışıyordum. Duygu karmaşası yaşıyor ihtimalim yüzde kaçtı acaba?
Bu yazdığından sonra suratına nasıl bakacağımı bilmiyordum. Acaba o da benim onu sevdiğimi biliyor muydu?
Belki hissetmişti.
Bilinmeyen numara: Ave'den hoşlandığını anlamıştım
Justin: bunca yıldır bi o anlamadı zaten
Bilinmeyen numara: başka kimler biliyor?
Justin: Adam ve Tom
Sessiz bir küfür mırıldandım. Cidden bunu bana yapmış olamazlardı.
Bilinmeyen numara: belki sevgin karşılıklıdır
Bilinmeyen numara: yani umarım
Justin: bugün ona baya yakınlaştım
Justin: hayatımın en güzel dakikalarıydı
Justin: artık anlamıştır diye düşünüyorum
Bilinmeyen numara: bu beni biraz üzdü
Bilinmeyen numara: ama sen mutlu ol yeter
Justin: sana bunları anlatmam yanlış
Justin: özür dilerim
O günden sonra Justin bilinmeyene asla mesaj atmadı. Bende en sonunda kartı kırdım. Elde etmek istediğim her şeyi öğrenmiştim zaten.
3 gündür görüşmüyorduk. Daha doğrusu ben ve Adam buluşmuştuk, Tom yanımıza uğrayıp ailesine gitmişti. Ama Justin'den ses yoktu.
"Adam sana bir şey anlatacağım ama gidip Justin'e söylemeyeceksin."
"Peki."
"Ben Justin'le başka bir hattan konuşuyordum bir ara. 3 gün önce yani kavga ettiğimiz günde oradan yazdım. Beni sevdiğini ve sizinde bunu bildiğinizi öğrendim. Beni hayal kırıklığına uğrattın."
"İçindeki şeytanı dışarı çıkarmışsın resmen Ave. Justin bir ara bilinmeyen biri ile konuşuyorum demişti ama... Bak söyleyemezdim tamam mı? Söylersem işler boka dönerdi. Seni ne kadar sevdiğinin farkında bile değilsin. Çocuğun evinde sana yazdığı şarkılarla dolu bir dosyası var resmen."
Demek bir ara gördüğüm dosya bana aitti. Bana yazdığı şarkılara.
"Mutluyum," diyebildim sadece ve salak gibi sırıtmaya başladım.
Adam suratıma baktı ve o da gülmeye başladı.
"Şimdi ne yapmayı düşünüyorsun?"
"Hiçbir fikrim yok. İtiraf edebilirim diye düşünüyordum ama sandığımdan daha zormuş. Acaba nerede?"
"Evinde, nerede olacak? Ryan gelmiş, onunla takılıyordu."
Anlayışla kafamı salladım. Telefonuma gelen mesaj sesi ile heyecanlandım.
Justin: konuşmamız gerek