11

7.3K 268 10
                                    

Bilinmeyen numara: suratın hep asık

Bilinmeyen numara: biraz gülmelisin

Justin: gülemiyorum

Bilinmeyen numara: cidden çok heyecan yapıyorsun

Bilinmeyen numara: sakin ol

Justin: böyle hiç yardımcı olmuyorsun

Telefonumu cebime koydum ve arkamda ki masaya yaslanarak Justin'i izlemeye başladım. Benden mesaj alamayınca telefonunu kapadı ve cebine koydu. Elinde ki gitarı kenara koyarak ayağa kalktı.

Bugün yeterince çalışmamıza rağmen Justin hala yetersiz diyordu. Bu yüzden gecelere kadar çalışmaya başlamıştık. Hatta gruptaki çocuklar dayanamayıp evlerine gitmişlerdi. Ben ise Justin'i yalnız bırakmak istememiştim.

"Yorulmuş gibisin," dediğinde düşüncelerimden arındım.

"Hiç gece yarısına kadar çalışmamıştım. Yorucu oluyormuş," diyerek yanına gittim.

Saçlarını düzeltirken gözü benim üstümdeydi.

"Bu günlerde biraz garipsin. Bir sorun varsa söyle Avelaine."

Kafamı hızlıca sağa sola salladım.

"Hiç bir sorun yok."

Dudaklarımı ısırdım ve yerde duran çantamı omzuma astım.

"Beni eve bırakır mısın?"

"Lafı bile olmaz."

-

Bilinmeyen numara: özür dilerim

Justin: ne için

Bilinmeyen numara: sana böyle bilinmeyenden yazdığım için

Justin: sorun değil

Justin: ben takmam öyle şeyleri

Bilinmeyen numara: Avelaine niye sürekli yanında

Justin: niye olmasın?

Bilinmeyen numara: bilmem

Justin: değer verdiğim tek kız arkadaşım o

Justin: aynı şekilde güvendiğim tek kız

Mesajına cevap yazamadım çünkü gerçekten kendimden nefret ettiğimi fark ettim. Ne olurdu ki Justin'e dürüstçe onu sevdiğimi söylesem?

Bir süre aramız soğuk olurdu ama bu duruma ikimizde alışırdık. Onu hayal kırıklığına uğratacaktım.

-

yorum bekliyom

walking on a dream // jbWhere stories live. Discover now