-17-

29.1K 2.6K 1.8K
                                    

"Burası fazla karanlık!"

Sabahtan beri tekmelediği demir kapıya baktı bir süre. Vücudu terden sırılsıklam olmuş, nefes nefese kalmıştı fakat bağırışlarını kimse duymuyordu. Bulunduğu hücre benzeri dar ve havasız odanın ona alayla bakan duvarları çıldıracak gibi olmasına sebep oluyordu. Odaya hava girmesini sağlayan demirliklerden dışarıya bakmaya çalıştı. Taehyung'u ve onu döven iki adamı göremeyince bunu fırsat bularak bir kaçış yolu aramaya başladı. Bir yandan da Taehyung'a küfürler etmeyi ihmal etmiyordu.

"Siktiğimin psikopatı!"

Onu burdan çıkarmaya yarayacak hiçbir materyal bulamayınca umutsuzca yere çöktü. Tam ümidi kesip yine onu beklemeye başlayacakken karnında hissettiği sert bir cisim ile kaşlarını çattı.

"Bu da ne?"

Tişörtünü yavaşça yukarı doğru kaldırdığında batan şeyin kemeri olduğunu gördü. Ellerini yavaşça kemerinin tokasında gezdirmeye başladı. Belki bununla kapıyı açabilirdi.

Uzun süren uğraşlar sonucu kemerin tokasını söktüğünde zafer kazanmış bir ifadeyle sırıttı elindeki metal parçasına bakarak. Oturduğu yerden doğrulup önündeki kapıyı süzmeye başladı.

"Bununla kapıyı nasıl açabilirim ki?!"

Nasıl yapacağını bilemesede şansını denemek için yavaşça kapıya doğru ilerledi. Yürürken bile kemikleri acıyor, canı yanıyordu. Elindeki metal parçasını kapı deliğine doğru sokuşturduğunda kulak tırmalayan bir ses çıkmıştı. Dikkatli hareketlerle elindeki parçayı önce sağa doğru döndürmeye başladı. Fakat hiçbir şey olmadı. Diğer tarafı denemeden önce sıkı sıkı gözlerini yumdu ve derin bir nefes aldı.

"Lütfen bu sefer olsun, lütfen bu sefer olsun."

Yavaşça sola doğru döndürmeye başladı. Yavaş olduğu için harcadığı kuvvet yetmiyordu. Son gücüyle sertçe ittirdiğinde kapı gürültülü bir şekilde açıldı. Ellerini birbirine çırpıp gülümsedi. Karanlık ve geniş depoda kimseyi göremiyordu.

"Nerede ki bunlar şimdi!"

Depoda yalnız başına olması onu korkutsa da pozitif düşündü her zamanki gibi. Kendileri bilir!

Not defterinin de onunla olduğuna emin olmak için cebini kontrol ettikten sonra temkinli adımlarla çıkışa doğru yürümeye başladı. Her ne kadar sessiz yürümeye çalışsada depo ondan daha sessizdi, bu da adım seslerinin yankı yapmasına yol açıyordu. Her bir adımından sonra bir süre duraksıyor, etrafına bakınıyor ve onu duyan kimsenin olmadığına emin olduktan sonra ilerlemeye devam ediyordu. Depo çıkışına geldiğinde tam kapı kolunu çevirecekti ki, ensesinde hissettiği nefes ile duraksadı. Korkuyla yumdu gözlerini, hayır dedi, bu sefer olmaz.

"Nereye kaçtığını zannediyorsun?"

Yavaşça sesin sahibine doğru döndü. Kim olduğunu gördüğünde şaşırmamıştı fakat korkmuştu. Taehyung'un herifi. Adam üstüne yürümeye başladığında histerik bir kahkaha attı kısa olan. Her zamanki inadını kullanıp ona tepeden bakan gözlere dikti gözlerini.

"Bundan sanane?"

Adam sinirle dudaklarını ısırdıktan sonra hızla küçüğün yakasını kavradı. Fakat Jimin, bu anı bekliyormuşçasına adamın aletine sert bir tekme geçirdi. Acıyla inleyip geri çekildiğinde kapı kolunu kavradı. Heyecandan ve telaştan eli ayağına dolanmıştı.

"Gel buraya seni sürtük!"

Yattığı yerden Jimin'in ayak bileğini kavradığında irkildi küçük olan. Bileğini silkerek adamdan zar zor kurtardıktan sonra kapı kolunu çevirdi. Kapı yavaşça ve gürültülü bir şekilde aralandığında ayağa kalkmaya çalışan bedene göz gezdirdi Jimin. Kaybedecek vakti yoktu, ya şimdi, ya da hiç.

Porn Link | Jikook Where stories live. Discover now