18. BÖLÜM "KAOS"

7.6K 304 16
                                    

Herkese merhaba! ☀️
Yeni bölüm karşınızda. Biraz geç geldi farkındayım ama sınav olayını biliyorsunuz. Anlayışınızdan kuşkum yok, hiç olmadı. Hepinize iyi okumalar, yorumlarınızı bekliyorum.

Hoşçakalın💜

***

Akıp giden yolu takip eden gözlerim yorgunlukla kapandığında Yağız'ın telefonunun sesi sessiz arabayı doldurdu. Rahatsızca yerimde kıpırdanıp gözlerimi araladım. Kafamı Yağız'a doğru çevirdiğimde Yağız'ın elindeki telefona baktığını gördüm. Yine kaşlarını çatmıştı. Merakla tüm vücudumu ona çevirirken Yağız telefona yanıt vermeden vitesinin önündeki bölmeye sertçe bıraktı.

"Kimdi o?" Yağız sanki varlığımı yeni fark ediyor gibi bana baktı ancak sadece bir kaç saniye sonra kendini toparlayarak gülümsedi.

"Önemli değil güzelim. Sen uyu, yolumuz uzun."

Önemli olduğunun farkındaydım ancak tartışmak istemiyordum. Dün gece yeteri kadar zor bir gece geçirmiştim. Hala dün gecenin yaşanmış olduğuna inanamıyordum. Yağız'a her şeyi anlatmıştım. Üstelik bir de ona olan duygularımdan bahsetmiştim. Hayır, ona resmen aşık olduğumu söylemiştim. Dün gecenin görüntüleri gözümde canlandığında yanaklarımın ısındığını hissettim. Yağız'ın görmemesi için bedenimi kapıya doğru çevirerek kafamı cama yasladım.

Şimdi ne olacaktı? Her şey aynı devam edemezdi. Babam artık yerimi biliyordu. Kiminle olduğumu biliyordu. Yağız'ın beni koruyacağını biliyordum ancak ona zarar vermek isteyeceğini de biliyordum. O adam gerçekten hiç acıması olmayan bir canavar gibiydi. Yağız ne kadar güçlü olursa olsun onun vicdanı ve merhameti vardı. Babam ise merhametin kırıntısını bile taşımıyordu.

Ya evdekiler öğrenince ne olacaktı? David, Rüzgar, Melis, Leyla... Belki de beni istemezlerdi. Onları kandırdığım için bana öfkelenmeleri çok normaldi. Sıkıntıyla iç geçirdiğimde Yağız'ın elini bacağımın üzerinde duran elimin üzerinde hissettim. Elimi sıkıca kavrarken, hafifçe okşadı. "Canını sıkacak şeyler düşünme."

"Elimde değil, çok daha kötü şeyler olacak."

"Ellerin ellerimde, daha ne kadar güçlü olabiliriz?"

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Ellerin ellerimde, daha ne kadar güçlü olabiliriz?"

Yağız'ın şefkatli ses tonuna karşılık ona bakarak konuştum. "Sana bir şey olursa, benim yüzümden sana ya da size-"

"Beni hafife alıyorsun."

"Hayır almıyorum."

"O halde korkmana gerek yok. Size bir şey olmasına izin vermem. Bu işi yakında çözeceğim."

"Bende bundan korkuyorum." diye mırıldandım. "Yağız, bana itiraz etme. Çok güçlü bir adam olabilirsin. Çok, çok, çok güçlü hemde. Fakat sende, onda olmayan şeyler de var. Dostların, ailen, sevdiklerin. Onun hiçbir şeyi yok. Zaafları yok. Annem öldüğünde ne kadar rahat karşıladığını görseydin eğer, beni anlardın. O gerçekten kötü biri."

İKİ YABANCIWhere stories live. Discover now