spideypool // larry

(; 9 ;)

evenstar5 işte bu da sana ;) dans bu seferlik olmadı ama ndjdmdk artık bi dahaki bölüme :))  sana da güzel bir bölüm denk geldi kdmfmf

Özel bülümümsü bölüm!!!

Yazarken bu şarkılar denk geldi ndjdjd baktım iyi oldu,, size de yazayım dedim. Bunu ilk defa yapıcam dkkdkfkf

Escape the Fate - One for the Money

Kehlani - Gangsta

Lily Allen - fuck You

(not: evden sonrasını sexyback'le de okuyabilirsiniz)(bilmeyen yoktur herhalde,, justin. timberlake olan ;)

Bu bölümü yazarken ve okurken çok zevk aldım jdkhv,, İnşallah siz de alırsınız ;)

İyi okumalar sevgili beklerler )':'(

× × ×

Karanlık bir gece..

Renkli sokak ışıkları..

Ve hepsi arkamda kalarak, gecenin içinde kaybolan ara sokaklara giriş yaptım..

Çünkü Böceğim'le burada buluşacağız.

Aslında ben buraya geldim çünkü onun buraya geleceğine eminim. Malesef daha onunla kendi isteği ile buluşacak seviyeye gelemedik. Ama bunun uzak bir zaman olacağını sanmıyorum. Gözümde canlanan sahnelerle sırıttım ve ıslak sokakta seke seke yürümeye devam ettim. Eksik etmediğim ıslığımı da sürdürerek, bir-iki çöp konteynırının bulunduğu çıkmaz sokağın yanından geçtim.

Geçmeye çalıştım.

Sırtımı kaplayan bir çekilme hissiyle, konteynırlara çarptım. Etrafı süzerek çöplerin arasından kalktım. O tanıdık ve mükemmel kıkırtının farklı bir tonunu işitince kaşlarımı kaldırdım.

"Böceğim? Sen misin? Yoksa erkenden mi geldin?"

Bir cevap gelmedi ve ben kafamı geri yatırarak duvarlarda gözlerimi gezdirdim. Dudaklarımı bükerek beklemeye devam edecekken silahıma yapışan ağı gördüm. Fakat yeteri kadar hızlı değildim. Dar sokakta yankılanan güzel, fakat garip şekilde şeytani kahkaha içimi titretirken, sesinin güzel tınısı dar sokakta yankılandı.

"Koş bakalım."

Ha?

Kolumun hemen yanından geçen mermiyle kulaklarım çınladı. Arkamı dönerek geri geri yürümeye başladım ve onu görmek umuduyla biraz daha bakındım.

"Kaç hadi!"

Bir el daha silah sesi duyulunca eğlencesine katkı sağlamak için, hiçbir şey anlamasam da koşmaya başladım. Bir kahkaha daha yankılandı. Hızla daha sakin ve ücra yerlere koşarken, arkamdan fırlattığı ağının ince sesini duydum. Arkamdan gelmesinin, beni koşturmasının verdiği hazla gözlerimi kırpıştırdım. İnlememek için dudaklarımı ısırarak başka bir çıkmaz sokağa girdim. Onu görmek istiyordum. Bacağımda hissettiğim sızlamayla, tek kaşımı kaldırarak kafamı eğdim. Tanrım beni vurmuştu!? Ahh, bu çok iyiydi. Ama çok da tuhaftı! Ne değişmişti ve böylesine.. vahşileşmişti?

Bacağım iyileşirken sırtımı, yolun sonuna yasladım. Hadi Böceğim. Çık ortaya artık.

Sabırsızlığı hissederek elimi duvara yasladım. Ses yoktu. Tanrım hayır! Nereye gitmişti?

"Böh."

Çığlık atarak kendimi yana atmam sırtımdaki katanalarımın çekilmesiyle aynı anda gerçekleşmişti. Kafamın tepesinde ne işi vardı?!