19

678 40 407
                                    

Spideypool Diyarına Hoşgeldiniz!

İyi okumalar~

Gözlerini başındaki ağrıyla açtı Louis. Öyle sızlıyordu ki, gözleri odağını bulamamıştı bir türlü. Bir parça olsun kendine geldiğinde üstünde kostümünün olduğunu görüp küfretti. Çok dikkatsiz bir hareketti bu yaptığı. Gözlerini etrafta gezdirdiğindeyse kendi küçük dairesinde olduğunu gördü.

Oflayarak doğruldu ve telefonunu aradı.

Pazartesi günü.

Saat 09:40.

Siktir, okula geç kalmıştı.

Üstün bir hızla kalkıp banyoya koşturdu. Oradan çıkınca üstünü değiştirecekken vazgeçip deodorantını sıkıp kostümünün üstüne kıyafetlerini geçirdi. Çantasını kontrol edip içine gerekli eşyaları koyduğu gibi koşarak gitmek üzere okul yolunu tuttu.

Okula vardığında zaten ilk dersi kaçırmıştı ve ikinci dersi de bölmek istemediği için okulun içinde dolanıp kafeteryaya geçti. Yarım saate biten ders sonucu kafeterya dolmaya başlayınca gözlerini kapıya dikip arkadaşlarını bekledi.

"Louis! Seni pislik, haftasonu boyunca bizimle konuşmadın!"

Hazel söylenerek yanına otururken, diğer tarafına geçen Micheal'a şaşkınca baktı.

"Ne demek konuşmadım? Ben asla böyle bir şey yapmam!"

Beklemediği cevap karşısında arkasına yaslandı Hazel. Ona karışamayacağını veya onu ilgilendirmediğini söylemeli ve kendisiyle sözlü -belki fiziksel- bir kavgaya tutuşmalıydı.

Louis kendisine atılan anlamsız bakışlardan bir haber telefonunu açtı ve kontrol etti.

"Oh, gerçekten cevap bile vermemişim."

Üzgün bakışlarıyla kıza dönüp beklemeden kollarını kıvırcıklarından dolayı kocaman gözüken kafasına doladı. "Özür dilerim Haz!"

Hazel gözlüklerinin kaymasına neden olduğu içinden sinirlenemeden sevgilisine baktı.

"Louis? N'apıyorsun?"

"Küçük bir özür sarılması Micheal? Ah, yapma! Hemen kıskandın mı? Dur tamam, gel sana da sarılayım!"

Micheal beklemeden sarılmasına karşılık verirken Hazel'a doğru kaşlarını kaldırmıştı.

"Louis, yine haftasonu bizim bilmediğimiz bir şey mi oldu? Senin bir haftasonun da düzgün geçmeyecek mi?"

Louis geri çekilerek gözlüklü arkadaşına döndü. "Hayır? Tamamen normal ve sıkıcı bir haftasonuydu?"

Aklına dolan şeyle gözleri kısıldı. "Bir yarım eksikti tabii ama..."

Bunun ne demek olduğunu anlamadıkları için ağızlarını açmışlardı ki çalan ders ziliyle ayaklandı Louis.

"Hadi şu derslere girelim de bir an önce bitsinler!"

Okul sonuna kadar Louis'nin açısından normal, arkadaşları açısından tuhaf anlar devam etmişti. Günün son zili de çaldı ve kendini hızla bahçeye atan Louis derin bir nefes aldı gözlerini kapattı.

"Özgürlük!"

İki yanına geçen bedenler yine o suratlarındaki ifadeyle baktılar en yakın arkadaşlarına.

"Sen okulu seversin dostum?"

Louis, Micheal'a 'Uzaylılar gerçek!' demiş gibi baktı. "Şaka mı yapıyorsun?"

spideypool // larryWhere stories live. Discover now