teşekkür ettim çünkü gözleri güzeldi

884 161 92
                                    


••

Beni ve part time kahramanımı hiç bir şey söylemeden geride bırakıp eve giren babamı izlemiştim bir süre.

Her şey gereğinden hızlı gerçekleşmişti ve ben utancımdan yüzüne dahi bakamıyordum.

"Seni bu gece eve alacak gibi görünmüyor."

"Hadi gel, yaralarını temizleyelim."

Oysa onunda yüzü benimki gibiydi.

Beni yerden kaldırmak için açılan kolları görmezden gelmiş ve sendeleyerek yürümeye başlamıştım.

Nereye gideceğimi bilmiyordum fakat beni kurtarışının üzerimde bıraktığı küçük hissi atmak istiyordum.

Aslında ben o akşam, babamı ve düşüncelerimi bedenimle beraber okyanusun tuzlu sularına gömmek istiyordum.

Her akşam istediğim gibi.

••

Bir kaç adım atmamla yere kapaklanmam bir olmuştu ve yüzünü dağıttığım o yabancı gelip toplamıştı beni.

Toplayıp sırtına yerleştirmişti bedenimin leşini ve sesimi dahi çıkaramamıştım.

Konuşsam ağlardım.

Ağlarsam gülerdi bana babam.

Gülmesini istemiyordum.

Bacaklarımı usulca beline sarmış ve yüzünü gömmüştüm geniş sırtına.

Gülüşünü dinlemiştim bir süre.

"Konuşmayacak mısın?"

Sadece kafamı sallamakla yetinmiştim.

"Ağla Park Jimin."

"Kimseye söylemem."

"Neden yardım ettin bana?"

Ağlamamak için durmuştum biraz.

"Seni dövdüm, beni tanımıyorsun bile."

"Hem acımıyor mu senin canın?"

İstemsizce yüzüne dokunmuştum.

"Seninki kadar acımıyor."

"En azından benimki fiziksel bir acı sarışın."

Siktir.

Beni gerçekten ağlatmak istiyordu.

Yüzündeki parmaklarımı çekmiş ve düşecekmişim gibi hissettiğim için sarmıştım güçsüz kollarımı boynuna.

Güzel hissettirmişti.

Ne olursa olsun birine dayanmak, güzeldi.

Derin bir iç çekip fısıldamıştım rüzgara doğru.

"Nereye gidiyoruz?"

"Evime."

Boğazıma tükürük kaçırmıştım.

"Annen baban falan rahatsız olmaz mı?"

"Hem sana niye güveneyim ben?"

"Gece oluyor ne malum taciz etmeyeceğin?"

"Fazla kaşınma istersen aptal."

"Beni dövmüş olmana rağmen seni kurtardım ayrıca evde kimse yok."

"Yalnız yaşıyorum."

Dediklerimin saçmalığına kıkırdamasını dinlemiş ve devam etmiştim.

Tavşan kılıklı, çenemi açmıştı.

"Sahi sen neden kurtardın beni?"

"İşin açıkçası tam karşındaki apartmanda oturuyorum."

Ve bir kaç adım daha atıp bedenimi usulca yere bırakmıştı.

"Malum, her gün geçerken bu tanıdık manzarayla karşılaşıyordum."

"Polisi aramayı düşünmüştüm fakat konu babandı bu yüzden karışmamaya karar verdim kendi çapımda."

"Ama bir yerden sonra insanın canına tak ediyor, bilirsin."

Ellerini siyah kotunun ceplerine sokmuş ve içeri girmek için hazırlanmıştı ki, onu kendime çevirip durmasını sağlamıştım.

Gözleri güzeldi.

Yeni yeni fark ediyordum.

Bir kaç saniye süzmüştü beni.

Gözlerimi yummuş ve kavradığım bileğini bırakma zahmetine girmeden konuşmuştum.

"Teşekkür ederim."

"Ama özür dilemeyeceğim."

••

Night flight • JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin