Sıcak Yakınlaşma (20.Bölüm)

238 18 11
                                    

Deniz Talia'nın öpmesine karşılık vererek onun ince belini bir güle dokunurmuşcasına nazik ve yavaşca kendine çekti.Aralarındaki boy farkını kapatmak istercesine Talia'yı ayakkabılarının üzerine çıkardı.Alt dudağını kavrayıp ağır ve yavaşca emdi.Duygularının esiri olmuştu tabi bu sadece bir kaç uzun, büyülü saniye sürdü.

O büyülü saniyelerden uzaklaşarak geçmişi gözünün önüne getirdi.Tekrar aynı hatayı yapmaktan korkuyordu.Talia'ya zarar verirse bir daha kendisini toparlayamayacağını hissediyordu.Bir kere daha savaşamayacağını kendi içinde tekrarlıyordu.Onu çok kıracağını biliyordu ama yapmak zorundaydı.

Kendini geri çekerek dudaklarını araladı.

''Bu hiç yasanmamalıydı unutalım.''

''Ne?Neden?Niye biraz mutlu olduğumda sana biraz yaklaştığımda beni itiyorsun?Hayır asla unutamam sen beni öptün.Benimle olmak istediğini hissedebiliyorum.Bir yerlerde sende beni istiyorsun."

"İstiyor musun?"

''Talia canın yanar.Bilmiyorsun hiç bir şey bilmiyorsun.''

''Anlat o zaman Deniz ya ben sana neden ulaşamıyorum?''

''Üzgünüm.''

''Allah'ın cezası bana üzgünüm deme bana açıklama yap.Zaten yeterince canım yanıyor daha fazla ne kadar yanabilir?Sen sevdiğin insan tarafından istenmemek nasıl bir his biliyor musun?Kalbim acıyor Deniz.''

''Talia seni sevmiyor değilim sadece...Her neyse.''

''Deniz yapma bana bunu yapma söyle nedenini söyle yalvarırım söyle.Söz veririm bir daha yanına bile yaklaşmam görmem seni yeter ki bana bir sebep söyle.Bana geçerli bir sebep söyle ki umutlarım ölsün.Vazgeceyim senden benden bizden.''

''Çünkü...''

''Çünkü?''

Deniz gerçeği asla anlatamayacağını düşündü.Bu lanet hastalığı anlatmak onun için o kadar utanç verici ve zordu ki.Nasıl anlatacaktı içinde bir başka kişinin daha olduğunu ve bu kişinin bir aileyi öldürecek kadar soğuk kanlı bir sosyopat olduğunu?

''Unutamadığım birisi var.''

''Dalga mı geçiyorsun?O zaman beni neden öptün?Benimle oynuyor musun?Senin için sadece basit değersiz bir kızım değil mi?Biliyor musun ben o değerli kitaplarından sadece biri olmak için herseyden vazgeçebilirdim.Ben senin için gururumdan binlerce kez vazgeçtim.''

''Özür dilerim.''

Talia Deniz'e tokat atarak hızla koşmaya başladı.Nerede olduğunu umursamadan sadece koşuyordu.Buğulu gözlerinden etrafını göremiyordu çok geçmeden bir taşa takılıp yere düştü.

Deniz endişe biraz da pişmanlıkla peşinden gidiyordu.En az Talia kadar dağılmış ve bölük pörçük hissediyordu. Talia'nın düştüğünü gördüğünde koşarak yanına gidip yere eğildi.

''İyi misin?''

''Sakın dokunma bana!''

''Dizin kanıyor.''

''Bırak, sana ne dizimden?''

Talia düşen göz yaşlarını elinin tersiyle sildi.Yerden güç alarak ayağa kalkmaya çalıştı ama bacağı o kadar acıyordu ki başaramadı.

''Şimdi seni kucağıma alacağım ve sakin ol anlaştık mı?''

''Sakın!''

''Gel buraya''

Deniz onu kucağını alıp taşımaya başladı.Gözleri onu bırakabileceği herhangi bir yer arıyordu.

Ağlamaya devam ederken,

KİMSİN SEN? #Wattys2017Where stories live. Discover now