Bölüm 14 : Buluşma

En başından başla
                                    

       Aşağıya inip dolaptan şu şişemi ve büyük boy çerezimi aldım. Bir şeyler yiyip içmeden ders çalışır mı yani ? Bu sırada annem ve babam da gelmiş salonda yemek yiyorlardı.

     " Hoşgeldiniz anne, baba. Güzel vakit geçirdiniz mi ? "

    " Evet kızım güzeldi. Doğum günü nasıldı Ekim ' in ? "

   " Eğlenceliydi... "

    " Eğlenmenize sevindim kızım. " dedi babam gülerek.

     " Ben ders çalışmaya gidiyorum. " dedim ikisine de gülücükler saçarak.

    Odama çıkıp Coğrafya kitaplarımı çıkardım. Ders çalışmayı ihmal etme lüksüm yoktu. Haritalarımı önüme alarak , konu anlatımlı kitabımı açtım. İlerlemem gerekiyordu.

   2 saat kadar ara vererek çalıştım. Saat yediye geliyordu. Hazırlanmalıydım.  Kalkıp önce saç düzleştiricimi taktım. Ne Turkuaz ne de Mavi olmayan bir elbise seçtim. Onunla gideceğim bir yere bu kadar hazırlık bana göre gereksizdi. Sırf onunla olduğu için. Ama gideceğim Restaurant gereği. Orayı biliyordum ; içinde her şey var gibiydi. Hem restaurant,  hem cafe. Ayrı bölümler vardı. Saçlarımı düzleştirdikten sonra hafif bir makyaj yaptım. Giyindim ve yanıma çantamı aldım. Telefonumu aramaya başladım. 20 dakika kadar telefonumu aradım. Evet 20 dakika... Bulduktan sonra hızlıca aşağıya indim.

      Ekim benden yarım saat önce çıkmıştı. Çok heyecanlıydı. Mert ile umarım her şey yolunda giderdi. Merve onu hazırlamak için çok uğraşmiştı. Onunla beraber çıkıp eve gitmişti. Saat sekiz buçuktu. Annemin dışarıda olacağımdan haberi olduğu için babama çıktığımı söyledim sadece. Bir taksi çevirip bindim. Alkan ' a mesaj atmak için açtığımda ise başka birinden mesaj geldiğini gördüm.

- Benden nefret ediyorsun biliyorum. Ama lütfen yarın konuşalım.   
                                      20:40  Burak

Cevap yazma gereği duydum.

- Yarın , Burak.

  Alkan ' ın beni kapıda beklediğini attığı mesajdan öğrendim. Taksinin parasini ödeyip hızlı adımlarla girişe doğru ilerledim.

" Merhaba Elizabeth. "

" İçeri geçelim hadi. "

   Yanıma iyice yaklaşıp kolumu sıktı ve kulağıma fısıldadı.

   " Bana düzgün cevap ver. Yoksa ben kendi yöntemlerimle öğretirim. "

  Gözlerimin dolmasını engelleyemedim. Görmemesi için yere bakıyordum. Elini belime koydu ve beraber içeri geçtik.

   " Şu masa bize. "

  Masaya döndüğümde gerçekten şaşırdım. Çünkü yemekler ve sandviçler doluydu ama onun yanında şekerlemeler ve pamuk şekerler masayı çeviriyordu.

   " Kız kardeşimin en sevdiği şey pamuk şekerlerdi. Ölmeden önceki gün de beraber yemiştik. " dedi sertçe yutkunarak.

    Konuşmadan sandalyeyi çektim ve oturdum.

   " Özür dilerim... az önceki davranış için. "

   " Artık şunu kesebilir misin ? Senin tarafından tehdit ediliyorum ve tek dileğim bir an önce şu yemeğin bitmesi."

   "  Sadece gülerken bir poz versen ? Ölen kız kardeşim için. "

   " Pekala. Sırf kibar davrandığın için. "

Bir Eylül HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin