DOĞUM GÜNÜ

197 7 0
                                    

ZEYNEP
Bugün Ada'nın doğum günüydü.Halası olorak bütün hazırlıkları ben yapmıştım.Akşam bizim evde sahil kenarında küçük çaplı bir organizasyon hazırladım.Çocukken abimle bu sahil kenarına her hafta gelirdik.Ben denize girerken abim balık tutardı.Akşam eve gidince tuttuğu balıkları babama gururla gösterirdi.
_ Bak baba, ben kocaman adam oldum işte!
Yüzündeki mutluluk tarif edilemezdi.İki kardeştik.Abim benim sadece abi diye nitelendirebileceğim bir sıfat değildi.O kısacası canımdandı.Hayatımın bir parçasıydı.Gittiği her yere beni de götürür , istediğim her şeyi tereddütsüz yapardı.Onu anınca gözlerim doldu.Ölümünden ne kadar da zaman geçmişti.
Odamın camına geçip aşağıyı seyrediyordum.Herkes hazırlıklar için çalışıyordu.Özellikle toz pembe ve beyaz renkler hakimdi.Ada pembe rengi çok seviyordu ve onu memmun etmek için elimden geleni yapacaktım elbet.O ve Nisan bana abimden kalan tek armağandı.Nisan evi terk etmişti oysa.Annesini ne kadar sevmesemde ona da hak veriyordum zor olmalıydı.Bir buçuk aydır polis ne kadar bu işin peşinden gitsede Nisandan tek bir ses çıkmamıştı.Onu da çok özlüyordum.Ailesine çok düşkün bir kızdı o.Hele Ada'yı bırakması bile beni şaşırtmıştı.Gerçi her zaman annesiyle çelişirlerdi.Abim öldükten sonra o da çok değişmişti.Aradan iki yıl geçmesine rağmen zengin bir iş adamıyla evlenmişti.Kendisiyle neredeyse hiç konuşmuyordum.Sadece Ada ve Nisan için bazen istemeden görüşürdük.Nisan'ın da evden kaçmasındaki sebebin o olduğuna emindim.Umarım mavişimin başına birşey gelmezdi.Sığındığım tek liman bir hata yapmış olması ve bundan pişmanlık duyup eve geri dönmesiydi.
Odamın kapısı çaldı.Gelen Nurten ablaydı.
_ Zeynep hanım konuklar gelmeye başladı.İkramlarımızı sunmaya başlayalım mı efendim?
Nasılda dalmışım akşam oluyordu.
_ Elbette Nurten hemen başlayın.Geliyorum bende.
_ Peki efendim.
Elimdeki mavi kurdeleli kutuyu da son bakışlarımı attım.Bu Ada'ya aldığım hediyeydi.Onu da alarak aşağı indim.
****************
NİSAN
Kadıköyde bir villadaydık.Burası hayatımda gördüğüm en güzel zarif,asil ve bir o kadar da şık bir evdi. Kocaman bir havuzu ve yemyeşil çiçeklerle dolu bahçesi vardı.Sahile yakındı.Ağzım açık evi izlemiştim.Ceyhun Sanemle ikimize de ayrı odalarımızı gösterdi.Benim odam ikinci kattaydı ve verandası sahile uzanıyordu.Eşsiz bur manzaraydı.Ben bir deniz aşığıydım.Yüzmeyide çok severdim.Kendi odamdaydım.Kendime ait lavabo ve banyom vardı.Giysi dolabında sayamayacağım kadar kıyafet,ayakkabı,çanta vardı.Diğer yandan boy aynam,makyaj dolabım ve parfümlerim vardı.Burası sanki tamamen bana özel hazırlanmıştı.Kendimi ilk olarak duşa atmalıydım.İğrenç derecede kokuyordum ve artık bakıma ihtiyacım vardı. Banyo da muazzamdı.Musluk ve ışıklar altın kaplamaydı.Bu çocuk bu kadar parayı nereden bulmuştu.Aynanın yanındaki küçük dolaplarıda açtım. Sayamayacağım , söylemeye çekindiğim bütün bakım  ürünleriyle kaplıydı bu dolap.Dolabı da kapattım.Aynadaki bu çirkin suratla karşılaştım.Gerçekten artık kendime bakmanın zamanı gelmişti.Duş kabinine girdim ve kendimi suyun zarafetine bıraktım.
****************
CEYHUN
Kızları da alıp onları benim evime getirdim.Ama artık Sanemi başımdan def etmenin zamanı gelmişti.Bunu da düşünecektim.Şu an hem aç hem de yorgundum.Sanem ve Nisan odalarına çıkmışlardı.Akşam da olmuştu ve bende bir hayli acıkmıştım.Buz dolabı da bomboştu.Gidip bir seyler almalıydım.Belkide bahçede mangal ziyafeti çekebilirdim.
*****************
NİSAN
Duştan çıkmış ve arap saçına dönmüş saçlarımı taramıştım.Bir güzelde kremleyip kuruladım.Dolaptan üstüme ince bir kazak ve altımada pantolon geçirdim.Son olarak saçlarıma ellerimle doğal bir şekil verdim.Ve biraz da güzel kokmak adına markasını bilmediğim pahalı bir parfümü üstüme boşalltım.Artık hazırdım.Bir insana benzemiştim.İstemsizce aynadaki görüntüme gülümsedim ama bu fazla uzun sürmedi.Yine gözlerime tüm yaşlar doldu.Bugün kahküllümün doğum günüydü ve ben onun yanında değildim.Kapımı biri çaldı sanırım bu Sanemdi.Soluk çıkan sesimle cevap verdim.
_ Evet.
_ Benim, Sanem gelebilir miyim?
_ Evet, gel tabi.
Kafasını kapıdan uzattı ve beni baştan asağı süzdü.
_ Vay canına! Nisan çok güzel olmuşsun.
Ona aynadan baktım.
_ Saçmalama sadece insana benzedim.Ama sende çok güzel görünüyorsun.
Diyerek onu döndüm.Gerçekten çok doğal bir kızdı.O da benim gibi pek makyaj yapmıyordu.
_ Aşağıya inelim mi? Karnım çok acıktı benim Nisan... Gülüyordu.Birimizin bile gülebilmesi...
Aşağıya indiğimizde burnuma mis gibi kokular geliyordu.
_ Nisan sanırım Ceyhun bize mangal yapıyor.
Ellerini çırparak bahçeye koştu Sanem.
Doğruydu.Ceyhun bahcede mangalın başındaydı.Et kokusu beni de benden almıştı. Yan tarafta da masayı hazırlamıştı.Salata , mezeler ve adını bilmediğim bir içki masadaydı.Başımı masadan çevirip Ceyhuna döndürdüm.Pür dikkat beni izliyordu.Hem de baştan aşağı beni süzüyordu.Bende ona bakakalmıştım.Siyah, kaslarını belli edecek kadar vücuduna hakim olan
Tşörtü ve ortaya çıkan zenginlikler ağzımın akmasını sağlamıştı.Bu durumdan çok utandım ve başımı önüme eğdim.
*****************
CEYHUN
Bu kız benim aklımı başımdan alıyordu.Parfümünün kokusu burnuma çok net geliyordu.
Sessizliği Sanem bozdu .
_ Valla ellerine sağlık Ceyhun herşey muhteşem olmuş.
Sanem herkesden önce masaya oturmuş bir yandan yiyor bir yandan da konuşuyordu.Masada üçümüz bulunuyorduk.Et gerçekten de muhteşemdi ama ağına bir lokma atmayan sadece Nisan'dı.
_ Nisan sen neden yemiyorsun? Diye sordu sonunda Sanem benim yerime de.
Başını kaldırdı ve gözlerinden akan hüzünle cevap verdi .
_ Aç değilim Sanem teşekkür ederim.
_ Neden? Bu ses benden cıkmıştı. Bana sert bir tınıyla cevap vermişti.
_ Bir nedeni yok!Canım istemiyor o kadar.
Ona sinirli olduğumu belirten kaşlarımı çattım.Ortam bir anda gerilmişti.Fakat hiçbir şey söylemeyecektim.En azından bugünlük.Bu sefer yüzündeki sert mizaç yerini mahcup bir kıza bıraktı.
_ Ceyhun telefonunu alabilir miyim?
Bana ihtiyacı vardı.Bu durumu kendi aleyhime çevirecektim elbet.Ağzıma lokmamı atmış çatalımı tam masaya koyuyordum ki bu soru donmamı sağladı.Evet hadi bakalım!
_ Elbette Nisan.Öncelikle nedenini sorabilir miyim?
Gülüyor ve onunla alay ederek konuşuyordum.Aslında sorumun cevabını biliyordum bugün küçük kız kardeşinin doğum günüydü ve bunun için benden telefonu istemişti.Fakat bu kolay olmayacaktı.
_ Şey Ada.Kız kardeşim, onun bugün doğum günü.Onunla konuşmalıyım. Sesi zorlukla çıkıyordu.Bardaktaki suya uzandım.Uzun bir yudum aldım ve konuşmaya başladım.
_ Bunun bir karşılığı var Sindirella.
_ Ne olur sadece beş dakika aramama izin ver.Sonra -
_ Sonra ? Diye sordum. Sanem bizi pür dikkat izliyordu.Ona keskin bakışlarımı yolladım anlamış olmalı ki
_ Ahh, çocuklar ben de çok yorgunum, karnımda doyduğuna göre ben kalksam iyi olacak.
Nisan hemen telaşlandı.Benimle yalnız kalmaktan korkuyordu .
_ Sanem daha cok erken otursaydın biraz daha beraber çıkardık.
Sanem kulağına eğildi ve
_ Canım senin konuşman gerken küçük bir kız kardeşin var.
Onu teselli edercesine omzuna dokundu ve gitti.Sanemin ardından bna döndü
_ Ceyhun lütfen..
Gözlerindeki utancı görüyordum.Fakat umrumda değil ben her zaman istediğimi alan bir insandım.
********************
NİSAN
_ Al beş dakikan var.
Ceyhun cebinden telefonu çıkardı ve bana uzattı. Tam elime alacaktım ki elimi tuttu.
_ Eğer küçük bir hata yaparsan bedelini ödersin Akbal.
Çok keskin bakıyordu.Kalbimse yerinden çıkacaktı.Bütün duyguları bir arada yaşıyordum.Elimi tutmasına mı yanayım  yoksa gözden gelemeceğim tehdini mi dikkate almama mı? Hangisini düşüneyim bilemiyordum.
_ Sadece beş dakika..
Diye doğruldım.
_ Beş dakikan başladı Akbal.
Elimi bıraktı ve bende yanından uzaklaştım.
Tuşlara basarken elim titriyordu.Bir yandan da ağlıyordum.Artık ağlamaktan bıkmıştım.Evi aramıştım.Telefon çalıyordu.Ben ise bir umut ışığı Ada'nın açmasını bekliyordum.Saat çok geçti biliyorum ama bir umut işte.Hala çalıyordu ve açan yoktu.Tam kapatacakken bir ses yanıt verdi.Bu ses kahküllümdendi.
_ Alo. Kimsiniz?
Elimle ağzımı kapadım.Hıçkırıklarımı Ceyhun'un duymasını istemiyordum.
_ Kahkül-lüm..
Karşıdaki ses bir süre bekledi.Sesi yorgun geliyordu.
_ Ab-lacığım..
Şimdi de ağlıyordu.
_ Hişt.Ağlama bir tanem.
_ Ab-la neredesin?Sen iyi misin?Bizi çok korkuttun abla.Eve dön lütfen.Ben seni çok öz- le-dim..
Onu böyle ağlattığım ve üzdüğüm için kendime lanetler okuyordum.
_ Nerede olduğum önemli değil bir tanem ben hep seninleyim ve seni çok seviyorum bunu bil yeter , olur mu?
_Ama sen yoksun.Bugün de yoksun abla ..Halam bana doğum günü partisi hazırladı herkes vardı ama sen yoksun maviş ablam.
Ada bana hep Maviş ablam diye hitap ederdi.
_ Biliyorum , küçüğüm.Ama sana söz veriyorum döneceğim bir tanem söz.Maviş ablan da seni çok özledi.
_ Abla.. Seni çok seviyorum.
_ Ben de seni çok seviyorum küçüğüm.
Nefes alamıyordum.Sanki her an ayakta durduğum bu dünya kayıp gidecek gibiydi.
_ Doğum günün kutlu olsun küçüğüm..
_ Teşekkürler maviş ablam.
_ Şimdi senden gözyaşlarını silmeni ve bu gece ikimiz için bir dilek tutmanı istiyorum tamam mı?
_ Tutacağım maviş ablam.
_  Seni aradığımı sakın kimseye söyleme yoksa ablan üzülür kahküllüm.
_ Tamam ablacığım ben seni hiç üzmem.
_ Seni seviyorum birtanem iyiki doğdun..
Telefonu kapatıp nefesimi düzene soktum.
_ Çok dramatik.
Birden arkamdaki ses sıçramamı sağladı.Afalladım ve düşmekten son anda kurtuldum.Ceyhun beni belimden tutup kendisine çevirdi.
_ Hem sakar hem de sulu gözsün.
_ Beni sen korkuttun aptal!
_ Güzel , zaten benden korkmalısında. Neyse gelelim anlaşmamızın faydalarına Akbal.
_ Ne istiyorsun?!Ayrıca çek ellerini benden.Onu kendimden uzaklaştırmak için tüm gücümü ellerimde topladım ve olabildiğince uzağa ittim. Bu kadar yakın olmamızından nefret ediyordum.
_ Masaj..
Diye mırıldandı.Arkasını döndü ve
_ Yolda her yerim tutulmuş güzelim.Malesef bu gece beni memmun etmek görevin.Beni takip et!
Alaycı ukala.Birde gülüyordu.
Ardından bende onu takip ediyordum ama ağzıma gelen lafı saydırıyordum.
_ Kütük,dağ ayısı...
*******************
Ceyhun 'un odasındaydık.Yatağa uzanmıştı. Resmen hizmetçi gibiydim.
_ Eee?Neden buradayız?
_ Sorma yap Sindirella.Öncelikle bana bir içki katmakla başlayabilirsin.Orada cam dolapta bardak ve içki var ve bir de buz .Hızlı ol Akbal bekletilmeyi hiç sevmem.
_ Hay ben senin-
_ Duyamadım?
_ Yok birşey.
Cam dolaba ilerledim.Kristal bardağa uzandım.Çok zarifti.Usta hareketlerle bardağın içine bir kaç adet buz koydum içkiyi boşalttım.Yavaş adımlarla Ceyhuna yaklaştım.
_ Al!
_ Al mı?! Kibar olmalısın küçük hanım.
_ Buyrun Ceyhun hazretleri.
Yapmacık bir tınıda konuştum.
_ Böylesi daha iyi.
Elimden bardağı aldı almasına ama bardakla da beraber beni üstüne çekti.
_ Ne yapıyorsun sen ,tüm içkiyi döktün!
_ Sakar alman benim suçum değil.
_ Beni sen çektin aptal!
Sinirlenmiştim amacı neydin bunun.Bir de şu an onun üstündeydim.Kalkmak için ellerimi göğsüne koydum fakat o buna izin vermedi.
_ Nereye küçük hanım daha çok işiniz var.
_ Oldu başka ne istiyorsun ?Hayır hizmetçi tutacaksan kendine git -
_ Bana bak senin dilin çok uzadı yine.
Yataktan kalktı ve bende kucağındaydım.Yüzlerimiz birbirine çok yakındı.Vücutlarımızda öyle ve beni ateş basmaya başlamıştı.
_ Üstüm başım içki oldu.Üzerimdekini çıkart.
_ Kendi elin yok mu senin?!
Bu sefer fazla ölümcül baktı ve bileğimi sıktı.
_ Ne dediysem onu yap.
Zorba herif..
Yavaşça titreyen ellerimle üzerine yapışan siyah tşörtten onu kurtardım.Saçlarını savurdu ve parfümünün kokusu daha da yayıldı.Ellerimi tuttu ve göğsüne yerleştirdi tam gözlerimin içine bakıyordu.
_ Nasıl beğendin mi?Biliyor musun cok aptalsın! Senin yerinde olmak için can atan kızlar var!
Muzipçe sırıttı.Dilim tutulmuştu.Vücuduyla adeta bütünleşmek istiyordum fakat tabikide böyle söylemeyecektim.Birde egosundan da geçilmiyordu.
_ Pardon neyi acaba?Hem madem var o zaman git onlara masaj yaptır.Eminim onlar da benden daha isteklidir.
Bu sefer de gülme sırası bendeydi.Onu sinir etmiştim işte.
Ellerimi omzuna cıkardı ve sinirle tısladı.
_ Masaj yap!
_ Peki.
Bunu o istemişti.Var gücümle omuzlarını sıktım.Ona gününü gösterecektim.O ise rahatlamışa benziyor ve ağzından küçük iniltiler çıkıyordu.O zaman daha fazlasını yapmalıydım.Aklıma bir fikir geldi.Tam omzundan ısıracaktım ve canını yakacaktım.Yavaşça ellerimi omzundan çektim ve tapılası vücudunu dişledim.
_ Aaa!
Yaşasın!Sinirle bana döndü ama gözleri başka bakıyordu.İşte bu beni korkutmuştu.
_ Yaptığın şeyin bende ne kadar arzu uyandırdığını biliyor musun Akbal?Sesi boğuk bir o kadar da tahrik uyandırıcıydı.
_ Ha-yır..
diye ses çıkardım.Ben kaşınmıştım işte.
_ Öyle mi?Gel de sana göstereyim.
Vücudunu gerdi ve beni sırt üstü yatırarak ağırlını üzerime verdi.
_ Mesela ..
Dudakları boynumu buldu ve oraya bir öpücük kondurdu.Dokunduğu yer alev almış yanıyordu.
_ Bunun gibi..
Bu beni tahrik ediyordu.Bunu yapmamalıydı.Elim kolum dolaşıyordu.Ona karşı bu kadar zayıf olmak korkutucuydu.Sonra dudaklarıma uzandı ve usulce öpmeye başladı.Alt dudağımı açlıkla ısırdı. Nefesini topladı ve
_ Sonra bunun gibi...

DÜĞÜMWhere stories live. Discover now