(...isra...)

"..12.."

İsra gözlerini açtı..
Kardeşi gittiğinden beri üç gündür evden çıkmıyor sadece tavanı izliyordu.Yatağından kalkıp yüzünü yıkadı,peçesini örtüp dışarı çıktı. Rüyasında annesini görmüştü;ona gitmek,onunla dertleşmek içini dökmek istiyordu.Mezarlığa geldiğinde oturdu genç kız fatihasını okudu.İçinden geçenleri anlatmak istedi lakin sadece ağladı ve "sözümü tuttum anne"dedi.
Eve gelirken düşünceler içinde boğulmuştu genç kız sözünü düşünüyor artık vakti geldiğini biliyordu.Eve yaklaştığında duvara yaslanmış Elizi gördü.Derin bir nefes alıp ona doğru yürüdü.Eliz isra'yı gördüğünde el salladı.Yanına yaklaştığında ona sarıldı ve konuş maya başladı.
"hele şükür geldin araç oldum bu soğukta,misafirinim hadi sizin şu kırmızı çayınızdan yap"dedi.İsra onu her gördüğünde içi açılıyordu. Tebessüm edip onu içeri davet etti genç kız.
İsra çayı yapmış,yanına Eliz'in getirdiği kurabiyeleri koymuştu.
İsra mahçup bir şekilde;" kusura bakmayın size layik.."daha lafını tamamlamadan Eliz saçmalamaması nı söylemişti.Eliz hüzündolu kıza baktı kardeşi için çok üzüldüğünü biliyordu.Onu mutlu etmenin vakti geldiğini düşündü ve yanında getirdiği labtopunu çıkardı.İsra labtopu ilk kez yakından görüyordu. Kızın onu ustaca kullanmasına hayran kalmıştı.Eliz merakla onu izleyen kıza baktı:
"isra kardeşini görmek ister misin?" isra başta anlamadı nasıl olacaktı ki anlamadığı halde evet dedi.Eliz videovu açtı ve isra'yı görüntülerle yanlız bıraktı..
İsra izlerken hem ağlıyor hem gülü- yordu.Video züleyha'nın herhalini çekmişti.Kız kardeşi nihayet oynuyor arkadaşlarıyla eğleniyordu.Rahatça yemek yiyiyor,yüzü gülücükler saçıyordu.Video bittiğinde nefesini bıraktı genç kız ve eliz'e sarıldı.
"teşekkür ederim bana bunları gösterdiğin için bana dünyaları verdin ben çok ama çok teşekkür ederim"dedi.Eliz;
"rica ederim İsra lakin bana değil albaya teşekkür et bunu ayarlayanda beni buraya yollayanda oydu.Senin için yaptı"...dedi
İsra duyduklarıyla mahçup olmuştu. Adamın onun için yaptıkları artık bini aşmıştı.Artık karşılığını vermenin vakti gelmişti.Eliz gittiğinde yarın albaya gitmeye karar verdi.Başını yastığa koyup yarını düşünmeye başladı,artık mutluydu ve hayalini gerçekleştirmişti.Huzurla uykuya daldı genç kız...

Aaron dayanamıyordu iyilik sever bir hayır babası değildi yaptığının karşılığını almanın artık vakti gelmişti.Son hamlesini yapmış lakin hala bir cevap alamamıştı.Kızın eliz'le geleceğini sanmıştı lakin düşündüğü gibi olmamıştı.Anlayışlı olmanın vakti geçmişti ve artık istediğini alacaktı..

İsra uyandığında yerinde gerindi tavana baktı bir süre,daha sonra oturur vaziyete geçti;uyurken açılıp dağılan saçlarını düzeltti.Baya uzamıştı saçları ve yıpranmış tokaları artık zaptedemiyordu.Saçlarını arkaya atıp başını kaldırdı ve birden gözlerini fal taşı gibi açtı."si siz burda"
Aaron uyku mahmuru kıza baktı; "seni almaya geldim hiç birşey alma beş dakikaya dışarda ol"diyip çıkışa yöneldi.

Aaron arabaya sessizce binen kıza baktı,yüzünü peçeyle gizlemişti yine.. Dikiz aynasından bakıştılar önce daha sonra hızla arabayı çalıştırıp şehrin dışına geldi genç adam.İsra uçağa bineceklerini anladığında heyecanlandı ilk defa uçağa binecekti ve üstüne üstük ilk kez şehir dışına çıkacaktı.Yerine geçtiğinde kemerini bağladı şahşehriyar yanına geldiğinde genç kız başını eğdi.Herşey normaldi şimdilik lakin uçak havalandığında çok korktu genç kız başını geriye atıp gözlerini sımsıkı yumdu.
Aaron gözlerini sıkıca kapamış kıza baktı ilk defa uçağa biniyordu ve korktuğu her halinden belliydi.Elini tuttu çenesini tutup kendine çevirdi bal gözlüsünü;bana bak"..
Gözlerini açmadı kız."hadi isra güven bana aç gözlerini"dedi..
Aradan geçen saniyeler sonra genç kız gözlerini yavaş yavaş araladı ve kendisini izleyen gri gözlere dalıp gitti.Korkusu geçmişti onun gözleri tüm korkusunu almıştı sanki.. Onu her gördüğünde sanki tüm dertleri bitiyordu.Aaron kendisine hayranlıkla bakan küçüğüne baktı eğilip dudaklarını öptü.Amacı öpüp geri çekilmekti lakin öpücüğü derinleştirdi.Genç kız gözlerini yumdu ve ona karşılık vermeye çalıştı.Amacı ona yardımları için teşekkür etmekti lakin içinde kıpırtılar oluşmaya başlamıştı.İsra onu taklit etmeye çalışıyordu,elini terettütle adamın ensesine dokunduğunda birden geri çekti kendini.Kendisine inanamıyordu.İkisi de nefes nefese kalmıştı..
Aaron kızın yüzünü kavradı ve tekrar öptü lakin bu sefer kısaydı.Kızın pempeleşen dudaklarına buğulanan güzel gözlerine baktı;benden kaçma, bu on gün boyunca benimsin isra, bana aitsin.Seni istiyorum herşeyinle istiyorum.Bana karşı koyma"dedi.İsra kızan adama baktı haklıydı sözünü tutmalıydı.
"efendim be ben birşey bilmiyorum utanıyorum ben çok korkuyorum nolur anlayın beni"dedi..
Aaron dürüstçe konuşan kızın utanan yüzüne baktı."tamam dedi tamam lakin beraber çözelim herşeyi uzaklaşma benden içine kapanma tamam mı?"diyip onu serbest bıraktı..
İsra başını tekrar koltuğa yasladığında düşüncelere dalmıştı lakin gözünü açtığında indiklerini anladı.Aaron ayaklanmış onu izliyordu.Allah'ım uyuya kalmışım dedi içinden, mahçupla oda kemerini çözüp ayaklandı...
Aaron'un arkasından çıkışa doğru yürümeye başladı,indiklerinde gözlerini kırpıştırdı genç kız.Hava alanını ilk defa görüyordu.Çok kalabalıktı.Bazıları oturmuş,bazıları bir telaşla etrafa gidip geliyordu.Hava sıcaktı lakin soğuk bir esinti geliyordu.Yanına gelen adamla konuşan Aaron'a baktı.Eliyle ona gel işaret yapınca uçağın merdivenlerinden inip ona doğru gitti kafasında ki soruyu sorup sormama konusunda kararsızdı.
Aaron meraklı gözlerle etrafına bakan kıza baktı ve;"sor bal gözlüm,neyi merak ediyorsan sor"dedi.İsra şok olmuştu bu adam sanki aklını tüm duygularını okuyabiliyordu.
"şey biz nerdeyiz efendim?"diye sordu.Genç adam kulağına yaklaşıp "dubai" dedi.