Aslında daha erken gelecekti bölümler ancak, milletçe yaşadığımız olaylar çok da hafife alınacak şeyler değil. Hala olanların şokundan çıkamadım sanırım. Kendi askerimizin, asker dediğimiz ve kendimizin yetiştirdiği insanların, kendi vatandaşlarına, üstelik bizim silahımızla, bizim tankımızla adeta saldırması kabul edilebilir bir şey değil.
Kim hangi siyasal partiyi desteklerse desteklesin, biz aynı bayrak altında, aynı ülkede yaşıyoruz. Biz biriz. Bunu da geçtiğimiz cuma günü, o kabus gibi geçen gece de en iyi şekilde yansıttığımızı düşünüyorum. Biz vazgeçmeyeceğiz, bu ülkeyi kolay kazanmadık, öyle kolay kaybetmeyeceğiz demiştim. Gerçekten de öyle. Yaşadıklarım, gördüklerim, düşündüklerim tarif edilemez bile.
Biliyor musunuz, bilmiyorum ama Diyanet İşleri Müdürlüğüne ait takvimler var. Eminim birçoğumuz evindeki takvimler bu yöndedir ve bizim evdeki takvim de Diyanet İşleri Müdürlüğüne ait. Diyanet Takvimi olarak geçiyor yanlış hatırlamıyorsam. Bu darbe olaylarının yaşandığı gece 15 Temmuz olsa da, birçok olayın yaşandığı saat dilimi 16 Temmuz'a ait ve takvimde 16 Temmuz yaprağında yazan bir Ayet beni o kadar çok etkiledi ve daha çok şoka girmemi sağladı ki. Ayet Bakara Suresi 2/218 'e ait. "İman edenler, hicret eden ve Allah yolunda savaşanlar; şüphesiz işte bunlar Allah'ın rahmetini umarlar. Allah çok yarlığacıdır, sonsuz rahmet sahibidir." yazıyordu. O günü anlatabilecek en güzel cümlelerdi belki de.
Çok uzatmak istemiyorum, bugün itibariyle 208 şehidimiz var. Allah hepsinin mekanını Cennet eylesin.
Ve son olarak, hepimizin başı sağ olsun. Allah şehitlerimize rahmet, yaralılarımıza acil şifalar versin. Ve de bir daha bize, ülkemize, Türk insanına, kahraman polislerimize ve o plastik kelepçeyi bileğine takmaya, vatanına ihanet etmeyi kendisine yakıştıramayan ve şuan hala görevleri başında bulunan (tutuklanan af edersiniz ama şerefsizler aksine) askerlerimize böyle günler göstermesin.
Size cuma gününe dek, en azından buradan şöyle veda etmek istiyorum. İnstagram'da gördüğüm ve çok beğendiğim bir söz oldu bu.
CAN'A CAN, KAN'A KAN. YETER Kİ SEN DALGALAN!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
