1.Bölüm

545K 12.1K 6.5K
                                    



Serseri Patronum, Epsilon Yayınları farkıyla çok yakında raflarda yerini alacak!

Kitap olacağı için, ilk 5 bölüm dışında diğer bütün bölümler kaldırılmıştır.

Burada yazmış olduğum bölümler ile kitap hâli tıpatıp aynı olmayacaktır. Daha farklı ve daha güzel bir Serseri Patronum sizleri bekliyor olacak... :)

ASYA

Üşüdüğümü hissederken ellerimi birbirine sürttüm.

Tir tir titriyordum...

Şu hayatta bir annemin olmadığı ve asla olmayacağı gerçeği adeta bir tokat gibi çarpmıştı yüzüme...

Onun yokluğunu deli gibi hissediyordum, kalbim onu düşünmeye dayanamıyordu...

O ölmüştü, ben ise daha dünyaya yeni gözlerimi açmıştım...

Ah be annem, keşke ben ölseydim... Keşke ben ölseydim de sen yaşasaydın, o zaman belki babamın içindeki nefret dinerdi... Yine sana karşı sevgi dolu bir adam olurdu...

"Neden evden kaçtın Asya?" Diye soran Sami amcaya baktım. Hıçkırıklarımı dindirmeye çalıştım. "M-Mecburdum." Dedim, Sami amca yavaşça saçımı okşadı. "Ah be güzel kızım, benim babana haber vermem gerekiyor. En doğrusu bu olur." Dedi.

"S-Sami amca yalvarırım söyleme, istiyorsan buradan hemen çıkıp giderim. Ne olur söyleme..." Gözlerimden akan yaşlar şiddetlendi. Hayır onu demek istemedim. Zaten sen istesen bile seni dışarda bırakamam." Dedi.

Gözyaşlarım teker teker yanaklarımdan süzülüyordu...

Bir baba kızına bunu nasıl yapabilirdi? Nasıl kıyardı öz kızına?

Yüreğimdeki kor her geçen saniye daha çok büyüyordu. Ne olursa olsun ben onun kızıydım. Canından candım, onun kanındandım. Nasıl bana kıyabilmişti? Hiç mi vicdanı sızlamamıştı? Benim babam bu kadar karaktersiz olamazdı...

"Söyleyecek misin?" Sami amcaya yalvarmaya hazırdım. Yeniden o adamın evine dönersem planını gerçekleştirirdi.  "Söylemeyeceğim ama yanlış yaptığımın farkındayım. Bari neden kaçtığını söyle be güzel kızım." Kaçma nedenim aklıma gelince tekrar boğazımdan bir hıçkırık koptu, içim burkuldu. Sami amca beni kendisine çekip sımsıkı sarıldı. "Tamam canım, nasıl istersen öyle olsun. İstediğinde anlatırsın, seni sıkmayacağım." İçtenlikle gülümsedi.

"Çok teşekkür ederim Sami amca. Bir iş bulunca buradan gideceğim. Artık kendi ayaklarımın üzerinde durmayı öğrenmem gerekiyor." Elimin tersiyle gözyaşlarımı sildim. "Küçük hanıma bak sen, gidecekmiş! Maalesef Asya Hanım, hiçbir yere gidemezsiniz." Dedi gülümseyerek. Uzanıp ona sımsıkı sarıldım. Bana babamdan daha çok babalık yapmıştı, hakkını ödeyemezdim.

Derin bir nefes aldım. "Sami amca ben çok yorgunum, sana ayıp olmazsa uyuyabilir miyim?" Gülümseyerek yanağımdan makas aldı. "Pamuk, canım bak kim geldi!" Sami amca karısına seslendi. Pamuk teyze dünyadaki en tatlı insanlardan biriydi. İsmi gibi bir kadındı.

Pamuk teyze söylenerek geliyordu. "Ne var Allah aşkına Sami?" Dedi, içeriye girdiğinde gözleri beni buldu. Şaşkınlıkla bana baktı. "Asya?" Gülümsemeye çalışarak ayağa kalktım. "Pamuk teyzem." Dediğimde yanıma geldi ve bana sımsıkı sarıldı. "Neden ağladın güzel kızım?" Sesi telaşlıydı. "Pamuk teyzem, çok yorgunum da sabah konuşsak olur mu?" Anlayışla başını salladı. "Tabii ki canım, ben iki dakikaya yerini hazırlarım." Gülümsüyordu.

FEVERANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin