|Geçmişten gelen ipucu |

43 5 0
                                    


" İyi misin kraliçe buraya geldik de sen iyi misin cidden " bu soru iyi miyim bilmiyorum ama değilim. Düşünüyorum düşündükçe anlamıyorum. Bir dosya ve mektup vardı ama o mektubun içinde ne yazıyordu.
" İyiyim merak etme de bulmayı çalış " dedim neyi bulacaksa bilmiyorum kafam karışık bir yerde bir şey olması gerekiyor ama nerede ?
Abuk subuk şeyler söylediğinde onaylamadığım ama parmak şıklattı " buldum galiba " dediğinde kulak kesildim " neyi buldun çabuk söyle " dedim büyük bir kayanın üstüne oturduk " ya da boş ver çok saçma " dedi bu çocuk bazen iyi bazen de salak oluyordu. Boş verdim düşündüm en sonunda buldum ayağa kalkıp ona döndüm " tabi ya neden aklıma gelmedi "
" Ne gelmedi aklına "
" Şey gazete haberi yani gazeteden bir parça belki bir şey vardır " dedim bana saçmalama deyip düşünmesini döndü. Neden saçmayalım ki ama nerede bulacaktım derken ( kafama dank etti ) ben saklıyordum onları köydeki tontişin evinde doğru ya zaten köye gidecektik bale haberi bakardım. Eskiden bakar ağlar ve pişmanlık duyardım baktıkça kendi kendime azarlardım akıl verirdim ' keşke bende orada olsaydım - onları kurtarma şansım olurdu ' ama değildim geçmişi maziye çekeli çok oldu şimdi intikam almak için yol arıyordum. En azından kardeşim oradan sağ salim çıkarılmıştı bu beni sevindirse de asıl üzücü olan kiminle kaldığıdır bilmiyorum. Onun hakkında şeyleri şimdiye kadar ne yaptığını...

İyi olmayı deneyeceğim.

Eğer gazete parçası duruyorsa bir şey çıkabilirdi benim fikrim buydu.
Bir zaman bir kere ailem yaşarken yani babaannem beni istediğini için sürekli oraya bırakırlardı. Ama şimdiye bak ne bir ailem kaldı annem ve babam yok tek umduğum pelinim yaşıyor olmasıydı.

Sana ne diyecektim ki Berk bilmiyorum * ayağa kalktım * Berke dönüp " ben eve gidiyorum " dememle arkamdan seslenip gelmesiydi. Aynı otobüs durağıyla bindik sonra ben evine o evine.

Evdeydim ve koltuğa geçip oturdum. Düşündüm dosyanın içindeki zarfı elime aldım. Sonra yanık olan mektubu Google den baksam iyi olur deyip ilk bir soğuk duş alıp solana geçtim. Masaya geçip mektupla ilgili bir bilgi aradım ama yoktu ne mektup ilgili ne de ne zaman yazıldığı ile ilgili bilmiyorum. Ama tek gazete parçasına bel bağladım onda da bir şey yoksa kardeşimi bulmak zor olacak. Derin bir nefes çekip ekranı indirip sehpaya koyup yaslandım ( neredesin sen neden seni bulacak bir iz bulamıyorum ) bu işten sıkıldım. Bahçeye çıktım sevdiğin ölüm sırları ilgili kitapla salıncağı oturup sallana sallana ölüm fikirlerini bakıyordum.

...

Kitaba dalmış kestirmişim sanırım - bir kapı zili uykumdan uyandırdı. Saati baktım sonra söylene söylene ' bu saatte kim olabilir ' diye mırıldanıp kapıya yürüdüm ekranda onu görünce ilk ya sabır çekip " neden geldin buraya "
" Gelemez miyim almayacak mısın beni " dedi neden seni içeri sokayım ki " almayacağım " diye cevabı verdim. Gülümsedi ( neden gülüyon adam ya sen sevimsiz )
" İyi bende bu saatte herkesi uyandırma mı istemiyorsan açarsın o yoksa avazı ma çıkana kadar bağırırım seninle ilgili yalan söylentileri " şantaj yapıyorsun bana ama kimseyi rahatsız edip birde rezil olmak istemediğim için göz yumarak kapıları açtım.

Onu bekledim gelene kadar kapıda sonra izin vermeden içeri girdi " sana izin vermedim ben sen nasıl "
" İçecek bir şey var mı susadım sert bira iyi olur " dedi saygısız kendi evi gibi kullanıyor üstelik beni uşak yerine koydun birde ( sabır Miray sakin seni deniyor ) sakin oldum.
" Var vermemi ister misin bey efendi " dedim ima ederek durumu anlamasını sağladım - güldü " tamam anladım " dedi gülerek içeri geçtim.

Dolaptan yarım kalmış içeceği ona getirdiğimde bileğinden tutup kendine yaklaştırdı beni. Dudak dudağa gelmeden bir daha olmayacak diye kendimi söz verdim - bir iki adım uzaklaştım ondan bir daha olmaz diye ayakta kaldım.

Tatlı Katil ( Kraliçe )Where stories live. Discover now