BAZI ZOR KOŞULLAR / Part 2

277 20 65
                                    

İşte part 2. Bu bölümde olayları daha kısa kesmeye çalıştım.
•••••••••••••••••••••••••
Bir başka uzun yoldan sonra dinlenmek için yer bulan Erica çantadan yiyecekleri çıkarıp birşeyler atıştırmaya başladı. Hava karanlıktı. Basch zar zor kalacak bir yer hazırladı. Ay ışığı bile yetmiyordu. Ağaçlar kapatıyordu. Erica yemeklerin olduğu çantayı bulamayınca kalkıp karanlıkta onu aradı. Basch hazırladığı yerde yatıyordu. Erica çantayı bulabilmek için elini yerde gezdiriyordu. Yerde neler var görünmüyordu. Eline birşey batmıştı ama sanki bıçak batırmışlar gibiydi.

"Owwwwwwwwww!!!!"

Basch uyandı ve etrafına bakındı. Hiç birşey görünmüyordu. Erica da yoktu.
"ERICA?"
Ayağa kalkıp etrafta onu aramak için yola koyuldu. Hiç birşey görülmüyordu. En son Erica'nın çığlığını duymuştu. Görülecek gibi değildi etraf. O yüzden seslenmeye karar verdi, hemen uyumuş olamazdı biryerde.

"Erica!"

"Basch nerdesin?"

Uyuyakalmamış olması iyiydi. Sesini takip etti. "Basch nerdesin yaaaa?" Aynı anda Erica da Basch'ı aramaya başladı. İkisi de kör gibiydi.

"Erica, aynı anda eşyaların olduğu yere gidelim. Orada buluşuruz. Hiç birşey görünmüyor." Erica çaresiz bir durumda hissetti. "Basch yolu kaybettim." Basch içinden "Hassiktir." diye geçirdi. "Sen ne kadar uzaklaştın ve nereye doğru?" Erica'nın hiçbir fikri yoktu. "Yemeklerin olduğu çantayı arıyordum ve birden kayboldum." Basch o arada eşyaların yanına ulaşmıştı. Erica'nın "Yalnız çabuk ol, elim kanıyor!" Basch tekrar "Hassiktir!" diye içinden geçirdi. "Bekle geliyorum!" İlk yere baktı ve cidden yemekler yoktu. Kenarda bir ağaç vardı ve Erica'nın oradan gitmiş olabileceğini düşündü ve o yoldan gitti.

5 Dakika Sonra

Etraf sessizdi. Arkasına baktı ve başladığı yer belli oluyor mu diye kontrol etti. Çizdiği yolun ötesine geçerken birden bire birşeye çarptı. Çok acıtmadı ki ağaç değildi. "Ow" dedi Erica. Çarpışmışlardı.

"Erica?"

"Basch sen misin?"

"Evet, hadi gidelim buradan." Erica yolu bilip bilmediğini sordu. Basch'ın bu yol belirleme tekniğini akıllıca buldu. Telefon da çekmiyordu. Yemekler halen ortada yoktu.

"Yemekleri ben de bulamadım." Hafif aydınlık bir yere geldiklerinde Erica ona kanayan elini gösterdi. Kan kurumuştu. Eline batan şey ise garip bişeydi.

"Eline cam gibi birşey batmış." Karanlıktan ne olduğu tam olarak görünmüyordu. Ama sertliği ve keskinliğinden dolayı Basch bunun sadece bir cam olduğunu düşündü. Etrafta Erica'nın elini yıkayabileceği su yoktu. O gece orada uyudular.
Ertesi sabah Basch uyanır uyanmaz yiyeceklerin olduğı çantayı aradı. Bir önceki gece gittiği yoldan gitmeye karar verdi. Hava yeteri kadar aydınlıktı. Biraz yürüdükten sonra yerdeki cam ve kan lekesi ile karşılaştı. Bu o gece Erica'dan kalma kan iziydi. Yerden camı alıp inceledi. Yere iyi saplanmıştı. Kenarları çok keskindi. Yerde fazla kan vardı. Erica'nın şuanki durumu iyi gibiydi yere dökülen bu miktardaki kana göre. Cam da değersizdi. Uzağa bir yere fırlattı. Ama bu kadar yolu gelip de yiyecekleri bulamamıştı. Etrafına bakındı. İçinden "Haydaaa!" diye geçirdi. "Biraz yürüyüş yapayım." dedi. Etrafta güzel çiçekler vardı. Birden karşısına bir kulübe çıktı. Yaklaştı.

• HETALIA FAN FICTIONS •Where stories live. Discover now