HJ / BÖLÜM YEDİ

801 83 26
                                    

Yeni bölümden herkese merhaba!

Daha fazla bekletmeden size sürpriz bir bölüm hazırladık.

Umarım beğenirsiniz.

İyi okumalar!

Yaklaşık yarım saattir Rodney'nin kareli gömlek giyip üzerine koyu kahve bir yelek giymiş ak saçlı bir adamla konuşmasını izliyorduk Luke ile beraber.

Kareli gömleklerin New York'ta yasaklanması gerektiği kanısına vardık. Bir bilgisayar olabilirdim ama göbekli bir adamın kareli bir gömlek giyerek kilosunu belli etmesi ve üzerine de gömlekle herhangi bir alakası olmayan koyu kahve bir yelek giymesini kaldıramazdım.

Neyse ki Rodney, Luke'un adama karşı alaylarını sonlandırmak adına ak saçlı adamla el sıkışıp pastaneden gönderdi ve sonra yanımıza gelmek yerine tuhaf bir mutlulukla işine geri dönmeyi yeğledi.

Merak içerisindeyken onun gelip bize bir şey açıklayacağını düşündük, ama o sabretmenin sanki şahını yazmış adamdı, gözünün içine baksak dahi müşterilerden başını kaldırmıyordu.

İlk pes eden bendim, elbet boş zamanında gelip o hararetle konuştuğu adamla olanları anlatacaktı. Ama Luke'un sürekli babasının peşinden koşturmasından, keçi inatlı olduğunu anlayabiliyordum.

Neyse ki, öğle arasında boşalan pastanenin kepenklerini yarıya kadar indirip mutfağa geçtiğimizde Rodney sonunda masada yerini almıştı.

"Baba söylesene artık, o kare düşmanı herifle ne konuştunuz da tüm gün ağzın kulaklarında?"

"Oturun çocuklar." dedi Rodney, çok rahattı ve ilk kez bizimle yemek yiyecekti.

Tuhaf adam.

Luke masada yerini alırken ben Bayan Harley'nin bizim için bıraktığı tabakları aldım, ardından masaya yöneldim.

"Bugün gelen adam, Organizasyon Şirketlerinin düzenlediği gece partileri için garson arıyormuş." dedi Rodney, çatalını salata tabağına daldırdı. "Çevre mekanlardan alabildiği kadar garson almış, sanırım büyük bir gece olacakmış."

"Ve sende gülümsüyorsun çünkü parası iyi." dedim yerime otururken.

"Elbette Jarvis. İkinizin yarın akşam verilecek partiye gitmenizi istiyorum."

Luke güldü. "Her zaman bunu söylemeni bekledim baba."

Ben de ona eşlik ettim. Zenginlerin verdiği gecelerde eğer topuklu ayakkabı giymiyorsan ve gülümsemeyi alışkanlık edinmişsen, bu işi yapmak uyumak kadar keyifliydi.

Öğleden sonra Luke okula gitmek için jipin anahtarlarını almaya yukarı çıktı, ben de kepenkleri tekrardan kaldırıp ortalığı toplamaya başladım. Bayan Harley, genelde öğleden sonra izinli olduğu için bizi selamlayıp pastaneden ayrıldı, yarı zamanlı çalışan liseli çocuk da okula gitmek için Bayan Harley'nin ufak tefek arabasına yetişti.

"Jarvis."

Bunun olacağını da düşünmedim değildi hani, Rodney'nin ortalığın sakinleşmesini bekleyeceğini tahmin etmiştim.

Ona döndüm. Karşılık vermemi beklemeden eliyle boş masalardan birini gösterdi. Masaya geçerken düşündüm, iki ayımı dolduruyordum ve Rodney ile bu zamana kadar böyle ciddili konuşmaları yapan sadece bendim.

Karşılıklı oturduğumuzda direkt lafa girdi. "Yarın akşam ki parti hakkında sana söylemem gereken bir şey var."

Onu başımla onayladım.

HUMAN J.A.R.V.I.SWhere stories live. Discover now