38.Bölüm - Hazırlıklar Başlasın!

Start from the beginning
                                    

***

Ben böyle tahmin etmemiştim ya.Yaklaşık yarım saattir şımarık şekilde konuşan ve güzel olan bir kızın salsa hakkında konuşmalarını dinliyoruz.İki dans edip gideceğiz yani neyi bu kadar uzattığını anlayamıyorum. 

Dansa başlayacağımız sırada belimde hissettiğim ellerle arkama dönüyorum.Gördüğüm bakışlar yüzünden masum bir bakış atıyorum. O da bana göz kırparak cevap veriyor.Nasıl biliyordum ama geleceğini! Yetişkin bir Ali Mertoğlu,yetişkin olmaya aday Selin Yılmaz'a dayanamaz!

Ali'yle birlikte dansa başlıyoruz fakat ne başlamak.Bir insan ne kadar yeteneksiz olursa o derece yeteneksiz.Bari hocayı izle ya,susmak da bilmiyor.

"Ali zaten beceremiyorsun sus bari."

"Ben sana gelmeyelim dedim."

"Gel demedim."

"Hocanın resmini at bir de gelmeyeceğimi düşün."

Müziğin bitmesiyle kollarımı Ali'den ayırıp dinlenmek için oturuyorum.Su içtiğim sırada yanımıza gelen ukala ama güzel hocaya dönüyorum.  "Selin'cim süper dans ediyorsun."

Ukalaca tavrına ukalaca bir gülümseme takınıyorum.  "Teşekkür ederim canım."

"Fakat Ali sana nazaran daha kötü."

Sana ne Ali'den canım kötüyse bana kötü sanki senin ayağına bastı. 

"Ali istersen seninle ders bittikten sonra özel olarak çalışalım." 

Gözlerimi Ali'nin üzerine dikiyorum.Oldukça tehditkarca.

"Yani kötüyüm ama..."

Öksürerek dikkatleri üzerime çekiyorum.  "Hiç gerek yok.Zaten ben de sevmedim dans etmeyi ya.Bırakıyoruz biz.Zaten Ali geliştirmek falan da istemez.Geliştirecek bir şey yok yani."

Kimsenin cevap vermesine izin vermeden Ali'yi çekiştirip salondan çıkarıyorum.

*****

*Nazlı*

Yaptığımız kahvaltının ardından Savaş'la beraber kıyafet almaya çıkıyoruz. Bu arada bu iki gün içinde Savaş bir tane araba alıyor. Sürekli Ali'den istemek yerine artık kendisinde de bir arabanın olması taraftarı. İstanbul trafiği sayesinde yarım saat sonra bir mağazaya el ele giriyoruz.

"Nefret ediyorum bu alışverişten."

"Al benden de o kadar." diyorum kıyafetlere bakarken. Gösterişi ve süslü şeyleri elerken, sadelere yoğunlaşıyorum. Gözüme kestirdiğim kırmızı bir elbiseyi alarak Savaş'a dönüyorum.

"Ben bir bunu deneyeceğim." 

"Bu biraz kısa değil mi ya?"

"Biz bize olmayacak mıyız zaten Savaş?"

"Olsun, erkek olacak mı? Olacak."

"Şu an tam bir maço gibi davranıyorsun."

"Ne olmuş yani?"  Kafamı iki yana sallayarak kabinlerden birine giriyorum.

"İstersen yardım edebilirim?"

"Uza Savaş."  Somurtarak çıkarken ben de gülüyorum. Gerçekten deli. Elbiseyi hızla giyiyorum. Ancak fermuarını çekmekte oldukça zorlanıyorum. Çünkü elbise resmen olmuyor! 

Aynadan kendime bakarken iyice sinirlerim bozuluyor. Ben ne ara bu kadar kilo aldım? Hayır güya o kadar fitnessa başladık bir de! Sinirle elbiseyi çıkararak, kendi kıyafetlerimi giyiyorum. Kabinden çıkarken Savaş'ın bir görevli ile konuşmalarını duyuyorum.

Gitti GiderWhere stories live. Discover now