33.Bölüm - Unutursam Fısılda

Start from the beginning
                                    

*****

Beyaz bir oda.

Kim demiş beyaz masumiyet rengidir diye?

Hastanenin neresi masum,bu odanın neresi masum?

Düşünceler beynimde oradan oraya savrulurken birden parçalar birleşiyor.Selin.Kan.Selin'in kanı.

Birden kalkıyorum yataktan.Beyaz oda bomboş.Aniden kalktığım için gözlerim kararıyor ama duvara tutunarak dengeliyorum kendimi.

"Selin!"

Odadan çıkınca bağırıyorum etrafa doğru. Sesim boş koridorda yankılanıyor.

Korkuyorum.Çok fazla hem de.

"Selin?" diye fısıldıyorum bu kez.Tekrar gözlerimden yaşlar akmaya başlıyor.Durduramıyorum.

"Neredesin Selin!" diye bağırarak daha yüksek ağlamaya başlıyorum bu kez.Sesimi duyan bir hemşire koşarak geliyor.

"Ali Bey odanız-"

"O nerede!"

"Odanız-"
"Nerede o!" diye bağırıyorum tekrar.O kadar yoğun bir şekilde ağlıyorum ki sarsılıyorum. "Söylesene bana,nerede o!"

Başka çaresi olmadığını anlamış olacak ki konuşuyor.

"Selin Hanım iyi Ali Bey. Müşaade altında."

"Görebilir miyim? Lütfen onu görebilir miyim ben?" diye soruyorum.Gözlerimdeki yaşları siliyorum hemen.Beni böyle görmemeli.O da ağlar,hatta daha çok ağlar.Ağlamasını hiç sevmiyorum.

"Sanırım doktoruyla konuşsanız iyi olacak.Gelmek üzere.O gelene kadar kısa bir süreliğine görebilirsiniz." diyor ve yan taraftaki odanın kapısını açıyor.Keşke o kadar bağırmasaydım.Selin uyurken uykusunun bölünmesinden hoşlanmaz.

Hemşire gidiyor ve ben de yavaşca odaya giriyorum.Uykusunu bölmemeliyim.

Uyuyor.Bebek gibi hem de.Güzel uzun saçları etrafına saçılmış,alnında bandaj var.Beyaz renkte.Söylüyorum, nesi güzel beyazın?

Yanındaki sandalyeye oturup onu izliyorum.Kaşlarını çatmış ve dudaklarını bükmüş.Kabus mu görüyor?

Elini kavrıyorum.Soğuk.Onunkiler hep soğuktur benimkilerin aksine.

Bir süre ellerini ısıtıyorum ellerimle.Rahatlamasını istiyorum,güzel rüyalar görmesini.Kaşları daha da çatılıyor.

Saçlarını okşuyorum bu kez.İpek gibi.

"Korkma Selin, korkma koca gözlü kız.Bak ben buradayım.Korkma.Yak beynindeki kötü şeyleri.Hiçbiri zarar veremez sana."

Yerinde huzursuzca kıpırdanıyor.Kulağına eğiliyorum. "Şu an güzel rüyalar görüyorsun,tamam mı? Mutlu olduğun bir yerdesin.Huzurlusun ve korkmuyorsun.Bir kabustan korkacak kadar aciz misin sen? Bak ben buradayım,hem de sana deli gibi aşığım."

Çatılan kaşları düzelirken dudakları da normale dönüyor.Onun rahatlamasıyla ben de rahatlıyorum.Korkmak ona göre değil.

Odanın kapısı açılıyor ve doktoru içeri giriyor.

"Ali Bey? İyi misiniz?"

"Ben iyiyim.Asıl o iyi mi? Ne zaman uyanacak? Selin hastaneleri sevmez,bu gece taburcu olmamızın imkanı var mı? Hem hemşire iyi olduğun-"

Elini havaya kaldırıp durduruyor beni. "Ali Bey.Evet Selin Hanım iyi ama birkaç sorun var."

"Ne sorunu?"

Gitti GiderWhere stories live. Discover now