29.Bölüm - Sarılırsak geçer mi?

En başından başla
                                    

Yalan söylediğini anlayabiliyorum. "Ses tonunu bırak,aldığın nefesten nasıl olduğunu anlarım."

İç çektikten sonra konuşmaya başlıyor. "Hemen anlamandan nefret ediyorum."

Saçlarını öpüp çekiliyorum. "Anlat güzelim."

"Savaş ve Nazlı'ya çok imreniyorum Ali.Okulda el ele dolaşabiliyorlar, Savaş'ın takım arkadaşları Nazlı'yı gördüklerinde 'Yenge bir şey istiyor musun, iyi misin?' diye soruyorlar, Savaş'a kimse yan gözle bakamıyor, daha niceleri.Biz hiçbir zaman öyle olamayacağız. Ne bileyim,sabahları seninle aynı bardaktan kahve içmek isterdim ya da sen arkadaşlarınla otururken arkandan sarılmayı, sana yürüyen kızlara sırf kıskandığım için 'Ali gay kusura bakmayın.' bile diyebilirim."

Son söylediğine kahkaha attıktan sonra dirseğiyle karnıma vuruyor. "Gülme Ali,gülme."

O kadar haklı ki aslında diyecek tek kelime yok.Benim için ne kadar zor olduğunu tahmin bile edemiyor, tanıdığım 5 erkekten 4'ü Selin'i ayarlasana diye yanıma geliyor,yüzlerine bir yumruk indirmemek için kendimi zor durduruyorum.O gülüşünü getiriyorum aklıma,onun hatrına sakince duruyorum.

"Savaş ve Nazlı kadar olmasa da biz de rahatız güzelim.Senin odan, benim odam, mutfak, asansörler her yer bizim."

"Bir okul olmasa da asansörümüz var bizim de,değil mi mavi?"

İşte o an tekrar anlıyorum bu kızı niye bu kadar çok sevdiğimi.Sırf içinde biz varız diye en umutsuz olaydan umut çıkardığı için, küçücük şeylerle mutlu olduğu için seviyorum albayım.

*****

*Savaş*

Apar topar evden çıkan kızların alışverişe gideceğini anlamalıydık. Bunun cezasını avmde kızlara görünmemek için dört dönerek çekiyoruz.

"Aptal gibi görünüyoruz,farkında mısın kuzen?"

Ali gerçekleri yüzümüze vurmasan keşke...

"Ben uzun zaman önce bu konuyu sorgulamayı bıraktım kuzen. Sorguladıkça aptaldan da öte oluyoruz."

Son olduğunu umduğumuz ünlü marka olan bir mağazaya giriyorlar.

"Gel biz de girelim,bir şeylere bakarız,sıkıldım."

Bıkmışlığın verdiği ifadeyle onaylıyorum ve içeri giriyoruz.

Ali erkek reyonuna dalmışken ben sağ taraftan kızların tarafını kesiyorum. Bir süre sonra sessizlik hakim oluyor. Ali'yi dürtüyorum.

"Ali ortada kimse yok."

Ardından bir silah patlaması geliyor.Ve bağırışlar.

Hemen sağ tarafa koşuyorum. Duvarın arkasından gözükmeyecek şekilde karşıya bakıyorum. Siyah bereli yüzü belirsiz elinde silah olan bir adam görüyorum. Karşısında Nazlı, Selin ile birlikte müşteriler ve yetkililer korkmuş ifadeleriyle duruyor.

"Kimse kıpırdamıyor. Şakam yok. Hareket edenin canını yakarım. Bu bir soygundur."

Hayatımıza kim normal demişti? Öyle diyen varsa karşıma çıksın. Fena halde söveceğim.
Hareket etmiyorum. Beni fark etmemiş olması iyi. Yardım edebilirim onlara. Seslerden sonra Ali geliyor hemen. İleri doğru atılıyor. Engelliyorum. Tam konuşacakken susturuyorum. Bizi fark etmemesi gerekiyor.

Gitti GiderHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin