"Çalan alarm da neyin nesiydi?"

İç çektim.

"Muhafızlardan biri döndü."

Kaşlarını oynattı.

"Neden dönmüş?"

"Yanında birini getirmiş"

"Düzgünce söylesene şunu. Kimi getirmiş?"

Dudağımı ısırdım.

"Prens Santos"

"Ne?"

Diye bağırdı. Bir anda ayağa sıçradı ve kapıya koşturdu. Ona yetiştim ve kolundan tutup on durdurdum.

"Onu buradan çıkarmalıyız"

"Elanor!"

"Arya bırak. Şu an tehlikenin farkında değilsin galiba. Kral'a burayla ilgili haber gönderirse ya? Başımızı belaya sokacak"

Onu durduramadan kapıdan çıkıp koridorda hızla ilerledi. Arkasından ilerlemeye başladım. Durup bağırdı.

"Odası nerede?"

"Beni dinlersen söylerim."

Elini boşver dercesine salladı ve önüne çıkan her odaya baka baka ilerlemeye başladı. Alt kata indiğimizde babamın önünde beklediği kapıyı görünce oraya koştu. Babama heyecanla birşeyler anlatırken yüzündeki ifade beni güldürdü.

Belki onun gibi endişelenmem gerekirdi fakat prens'in bir bildiği vardı ki onu buraya göndermişti. Ona güvenmem gerekirdi. Çok şey bildiğini anlamıştım.

Elanor'un yanına ulaştığımda konuşmasını yeni bitirmiş ve nefes nefese kalmıştı. Babam ona cevap verdi.

"Merak etme. Başına bir muhafız dikeriz. Zaten her yerde muhafızlar mevcut. Böyle bir şey yapabileceğini sanmıyorum."

Pek inandırıcı değildi açıkçası. Büyücü odadan çıktığında elindeki kana baktım. İçeri girmemiz için kapıyı açık bırakmıştı. Arkasına bakmadan çekip giderken Elanor içeri daldı. Prens yatakta oturur pozisyondaydı ve sarılı bacağına bakıyordu. Elanor içeri girdiğinde ona çevirdi başını.

"Sen yine ne planlıyorsun?"

Diye bağırdı Elanor. Çocuk şaşkın bir ifadeyle kendisine bağıran kıza baktı.

"Sen Arya mısın?"

Diye sordu. Elanor yeni kelimeler için açılmış ağzını bu soru üzerine hışımla kapattı.

"Sen ne nasıl...?"

"Arya benim"

Prens Santos bana baktı. Eli üzerindeki bol ve kalın kabanın cebine kayarken gözlerimi ondan ayırmadım. Elindeki beyaz bir kağıt gözüme çarptı. Elindeki kağıdı avucunun içinde sakladı.

"Beni nasıl tanımazsın?"

Diye bir kez daha bağırdı Elanor. Oğlan başını yana eğip dikkatle kıza baktı. Bir süre öylece dikildikten sonra başını iki yana salladı.

"Hatırlayamıyorum"

Elanor bana döndü.

"Ona ne olmuş?"

Omuz silktim. Bu soruyu bende merak ediyordum.

"Bilmiyorum"

Elanor elini saçlarına geçirip aşağı doğru çekti. Diğer yandan da kendi kendine mırıldanıyordu. Kapıya ilerledi ve bana baktı.

DOĞUM LEKESİ -2- ANAHTAR AİLESİWhere stories live. Discover now