Düşünmek

7.7K 556 3
                                    

Kapıyı tıklatıp içeri girdiğimde babamın rahat bir şekilde kahvesini yudumladığını gördüm. Bana bakıp gülümsediğinde sinirle soludum. Yüz ifademden kızgın olduğumu anlamış olacak ki yüzündeki gülümseme silinirken kaşlarını çattı.


''Ne oldu?''


Sorusuna soruyla karşılık verdim.


''Ne yapmaya çalışıyorsun baba?''


Gözlerini gözlerimden ayırmadı.


''Ne yapmışım?''


Sinirle soludum.


''Theodor senin çocuğun mu?''


İnkar etmesini umut ettim. En azından Adrian' ın öz kardeşi olmasını umdum.


''Evet'' 


Dedi gözlerini kaçırmadan. Güldüm.


''Ne demek bu?''


''Bu demek oluyor ki o senin kardeşin.''


''Üvey kardeşim''


Diyerek düzelttim onu. Derin bir nefes aldı.


''Arya, ne demek istiyorsun?''


''Lütfen onun Adrian'ın öz kardeşi olduğunu söyle''


''Hayır tatlım, değil.''


''Neden baba?''


Diye sordum titrek çıkan sesimle.


''Neden bunu yapıyorsun? Neden annemi terk edip başkalarıyla oluyorsun?''


''Bunu yapmak zorundaydım''


''Hayır, yapmak zorunda falan değildin''


Dedim. Sinirlenmeye başladığını hissedebiliyordum. Onun aksine ben oldukça sakindim.


''Bunu yapmasaydım sen de doğmayacaktın Arya.''


Gülümsedim.


''O zaman mutlu olabilirdim.''


Bu son noktayı koymuştu. Karşımda sinirle dikilirken sessizce onu izlemekten başka çarem yoktu. Onun canını acıtmak umurumda değildi. Benimde canım acıyordu ve bu yaptığı şerefsizlikti. Bunu kabullenemezdim. Bunu yapmaya devam etmesini sesimi çıkarmadan izleyemezdim. Diğer herkesin aksine bununla övünemezdim.

DOĞUM LEKESİ -2- ANAHTAR AİLESİWhere stories live. Discover now