(19)

1K 92 8
                                    

(Not:"bu bölümü daha detaylı ve uzun anlatabilmek için "geçmiş" bölümünü yazmıyorum xx)

"Lucy?", Niall yoğun stresten dolayı odasında bir sağa, bir sola yürüyüp stresini azaltmaya çalışıyordu. "Sevgilim?" Niall, gözlerini kapattı. "Eğer bir işin yoksa benim evime gelebilir misin? Sana birşey söylemem gerekiyor." "Ah tabiki. Birazdan orada olurum." Niall, telefonu kapattığında yapacağı konuşmayı tekrar aklından geçirdi. Bugün bu işi biterecekti. Lucy'den ayrılacaktı. Lucy'den etkileniyordu evet fakat bir zamanlar. Şuan Niall kalbinde sadece Eva'nın sıcaklığını hissetmek istiyordu. Ona bir sürpriz hazırlamıştı. Eva'yı hep istediği yere götürecekti. Lunapark! Ve orada ona duygularını söyleyecekti. Planı böyleydi NiNi'nin hatta havai fişekleri bile hazırlamıştı. Eva havai fişekleri çok severdi. Suratında ki gülümseme ile salonun ortasında dikilen Niall'ı, çalan kapı sesi böldü. İşte yine stresi çoğalmıştı Niall'ın. Kapıyı açmadan önce derin bir nefes aldı ve dışarıya bıraktı. Israrla çalınan kapıyı sonunda açtığında elinde bir sürü poşet bulunan Lucy'i gördü. "Merhaba. Uzun zamandır görüşemediğimiz için birşeyler aldım. Belki bugünü romantik geçiririz" Lucy, Niall'a göz kırpıp onu dudağından öptü. Niall, donup kalmıştı. Lucy bunu romantik bir akşam sanarken Niall onu ayrılık konuşması yapmak için çağırdığını nasıl söylerdi?. Lucy, zaman kaybetmeden içeriye girip hırkasını çıkarttı ve mutfağa girip iki kadeh aldı. Bu gece istediğini almayı planlıyordu Lucy. Niall'ın tamamen kendinin olmasını sağlayacaktı. Şarabın kapağını zar zor açıp kadehlere doldurduğunda Niall hala girişte durup Lucy'i izliyordu. NiNi'nin içinden bir ses bu işin zor olacağını söylüyordu. "Hadi sevgilim." Lucy, iki kadehi de eline Niall'ı yanına çağırdı. Kısa eteğini bilerek yukarıya çekmişti. Normal hayatta da kısa giyinmekten çekinmiyordu fakat bugün kesinlikle daha sexi görünmeye dikkat etmişti. Niall yutkunup Lucy'nin yanına ilerledi ve kadehi onun elinden aldı. Niall, çabuk sarhoş olan bir yapıya sahipti. Vücudu alkole alışık olmadığı için hemen sarhoş oluyor ve sarhoş olduğunda ne yaptığını bilmeyecek bir hale geliyordu. "Lucy bak-" Niall hazırladığı konuşmayı yapmak için ağzını açmıştı fakat Lucy buna engel oldu ve kadehini kaldırdı "ikimize" dedi. Niall'da ona katıldığında birinci bardakları bitmişti bile Lucy vakit kaybetmeden ikinci bardağı doldurdu. Zaman böyle geçip gitmiş ve sonunda Niall sarhoş olmuştu. Niall, her konuşmak istediğinde Lucy ona engel olmuş ve içki içmesini sağlamıştı. Amacına ulaşmış Niall'ı sarhoş etmişti Lucy. Bu daha hiç bir şeydi onun için. Niall, sarhoş değilken bırakın bir kız ile yatmayı onu öpmeye bile utanan biri olduğu için böyle bir plan yapmıştı Lucy. Demiştim ya o insanların üzüntüleriyle beslenen bir şeytandı. Niall, etrafına bakıp gülüyor ve konuşurken kelimeleri yayarak konuşuyordu. Lucy, Niall'ın elinde ki kadehi alıp küçük masanın üstüne bıraktı. Ve Niall'a daha çok yaklaştı. Niall, o kadar sarhoştu ki yanına yaklaşan Lucy'i Eva olarak görüyordu. Lucy, hızlı hareketler ile Niall'ın kucağına oturdu. Niall, Eva sandığı Lucy'inin kucağına oturmasına izin vermiş hatta yakınında duran kırmızı dudaklarını öpmeye başlamıştı bile. Lucy'nin suratını pis bir gülümseme kaplamıştı. Fakat bu gülümseme Niall'ın "Eva" diye inlemesinden sonra son bulmuştu. Lucy, sinirlenmişti. O kızdan ne yapsa kurtulamıyordu ve bu onun sinirlerini bozuyordu. Lucy, dudaklarını Niall'ın dudaklarından ayırdı. Fakat ne yaptığını bilmeyen Niall, onu tekrar kendine çekip öpmeye başladı. Niall, oldukça sert davranıyordu. Aklına Eva'nın ağlayan suratı geldikçe öpüşü sertleşiyordu. Oysa Niall şuan Eva'nın evinde onu öptüğü anı yaşıyordu. Lucy, ellerini Niall'ın tişörtünün eteklerine götürüp bir hamle ile onu çıkardı. Bu iş oldukça kötüye gidiyordu. Fakat Niall bunun farkında değildi. Şuan onun Eva'nın yanında olması gerekiyorken o Lucy'nin tuzağına düşmüştü. Niall kucağında ki Lucy'i koltuğa yatırdı ve dönen başı ile zar zor Eva olarak gördüğü Lucy'nin tişörtünü çıkardı. Lucy, planının başarı ile ilerlemesine gülümsedi. Niall'ın dudakları Lucy'nin boynunu esir almıştı bile. Niall, Lucy'nin kısacık eteğini de çıkarıp evin her hangi bir yerine fırlatmışken Lucy onu durdurdu. "Bence devamını yukarıda halledebiliriz sevgilim." Niall, gözleri kararsa da Lucy'i hızla kucağına alıp yukarıda ki odasına götürdü. Ve birkez daha Lucy kazanmıştı. O akşam, o evde Niall'ın "Eva" diye inlemeleri duyulurken. Eva, bir umut ile Niall'ın doğum gününe gelmesini bekliyordu. İlk kez bir doğum gününde yalnızdı. Harry, Eva uyanmadan gitmişti. Kapı çaldığında Eva'nın içini bir heyecan doldurdu. Ya Niall'sa? Diye düşündü. Bugüne kadar ki doğum günlerinde hep Niall ve Harry vardı Eva'nın. Eva hızla kapıyı açtı fakat kapının önü boştu Eva kafasını dışarı uzatıp sağa baktı sola bakmak için kafasını çeviriyordu ki gözlerinin kapanması ile endişelenmişti. "S-sen kimsin?" dedi Eva korkakça. Sonuçta bu bir sapık olabilirdi ve Eva doğum gününde ölmek istemiyordu. Gözlerini kapatan kişi ses çıkarmadan içeriye yönlendirdi Eva'yı. Eva iyice korkmuştu. "Sana kimsin dedim!" sesine sertlik katıp sorusunu yineledi Eva. Gözlerinde ki eller çekildiğinde Eva hızla arkasına döndü. Gördüğü şey ile donmuştu. Harry kafasında doğum günü şapkası ve elinde ki gökkuşağı pastası ile Eva'nın karşısında duruyordu. "İyiki doğdun Booberry!" diye bağırdı Harry. Eva'nın gözlerı dolmuştu. Oysa daha demin doğum gününü yanlız geçireceğini düşünüyordu. "H-harry..." Eva'nın ağzından küçük bir fısıltı kaçtı. "Boo sen iyi misin? Yoksa pastayı mı beğenmedin?" Harry, endişelenmişti. Oysa Eva'nın gökkuşağı pastasını beğeneceğini düşünüyordu. Eva, zaman kaybetmeden Harry'e sarıldı. "B-bu inanılmaz Harry. Ben unuttun sanmıştım" Harry küçük bir kıkırdama gönderdi "seninle ilgili birşeyi asla unutmam Boo. Hadi şimdi doğum günü şapkanı tak. Çünkü bu akşam çok eğleneceğiz"

Puppy Love ~ [Niall Horan]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin