perfect

Show On!

                  

Chris bir anda gördükleri karşısında şokta gibiydi. Aniden vücudunun titrediğini hissetti. Yanında sevdiği adamın eski – güya hala- sevgilisi olan kadın sevdiği adamı öpüyordu. Bir anda patlayan flaşlar chris'in gözünü almıştı. Sakinliğini korumaya çalışarak derin bir nefes aldı ve göz ucuyla yanında olanlara inanamaz bakışlar attı. Darren'da chris gibi şok olmuştu ve etrafa belli edemese de yüzünden geçen ani sinir dalgalanması chris'in gözünden kaçmamıştı.

Mia her ikisinin aksine son derece eğlendiği anlaşılan bir yüz ifadesiyle neredeyse yavru koala edasıyla darren'a sarılmış poz veriyordu. Kameralar yanlarından uzaklaşırken mia hiç istifini bozmadan en şirin halini takınarak chris'e elini uzattı " selam ben mia sende chris olmalısın? Seni gördüğüme sevindim" dedi. – istediğin kadar şirinliğini takın her şeyi biliyorum küçük sürtük! – chris her ne kadar sinirden çıldırıyor olsa da asla bir açık vermeyecekti. Kendi kendine bunu sürekli hatırlatıyordu ve oyunculuğu iyi olan sadece mia değildi. Mümkün olduğunca kibar görünmeye çalışarak mia'nın uzattığı elini sıktı " evet, bende memnun oldum" diyerek çaktırmadan darren ile göz göze geldi. Darren durumun ne kadar tuhaf olduğunun farkındaydı ama şuan bunu düşünecek zamanı yoktu. Neredeyse sadece üçünün duyabileceği bir ses tonuyla konuşmaya başladı yüzünde sahte bir gülümsemeyle dişlerinin arasından " artık rol yapmak zorunda değilsin ve lütfen en azından biz bizeyken kendine hakim ol" diye tısladı.

Mia chris'in her şeyi bildiğini anlatan cümleye karşılık huzursuzca kıpırdandı ve darren'ın kollarından sıyrılmasıyla gözlerini döndürerek chris'e doğru döndü. " gelmene çok sevindim chris seninle tanışmayı epeydir istiyordum, ikinizin ne kadar iyi arkadaş olduğunuzu duyuyorum" dedi. Chris bir an paniklemişti. – bir şey mi ima etti bu! – durumun nabzını ölçmeye çalışır gibi darren'a kaçamak bir bakış attı ve darren'ın ona sessizce 'sakin ol devam et' dediğini gördü. Anlaşılan yem atıyordu ya da cidden böyle düşünmüştü ve bu oldukça iyiydi. Demek ki henüz dışarıdan görünende sıkıntı yoktu. Gala salonuna yürürlerken chris dikkatle mia'yı incelemeye başladı. Aslına bakılırsa ilk bakışta sıradan görünse de son derece güzel bir kadındı. Üzerindeki elbisenin rengi, vücudunu saran kıvrımları ve kızın kocaman göz alıcı dudakları! Chris vücudunu sıcak bir dalganın sardığını hissetti.

Daha önce mia'nın adını defalarca duymuştu ama nedense hiç bu kadar dikkat çekici ya da güzel olduğunu düşünmemişti. Anlaşılan o gece sandığı kadar eğlenceli geçmeyecekti. Chris şimdiden kıskançlıktan midesinin burulduğunu hissediyordu. Salona girdiklerinde birkaç kişi ile selamlaştılar ve darren'la bir bistroya geçip beklemeye başladılar. Mia gelenleri selamlamak için ufak bir tura çıkmıştı. Chris hala gözleriyle onu izliyordu ve darren bunu fark etmişti. Yavaşça eğilerek elini öksürür gibi ağzına kapatarak " iyi misin bebeğim?" diye sordu.

Chris birkaç saniyeliğine duyduğu o yumuşak kelimeyle gevşedi " evet, sanırım iyiyim" dedi. Darren gülmeye başlamıştı. " eğer hala etrafın bir şeyleri anlamasını istemiyorsan bu yüzündeki korku filmi izliyor ifadesini değiştirmelisin" diyerek gülümsedi. Chris onun ne kadar eğlendiğini görmüştü ve bu onu da güldürüyordu. " sen birde kendi yüzünü görmelisin" diyerek darren'a gülümsedi.

Darren haklıydı buna bir son vermeliydi ve dikkatini dağıtmak için etrafı süzmeye başladı. Herkes oldukça şık giyimliydi ve ortam sandığından daha kalabalıktı. Darren rehber edasıyla ona etraftakileri tanıtmaya başladı. Müzik camiasından neredeyse herkes oradaydı. Darren'ın gözü bir noktaya takıldığında yüzü hafifçe gerildi ve sesinin kesik çıkması chris'in dikkatini çekmişti. "Bu da Reynold Hutcher , müzik şirketimizin sahibi" dedi darren. Chris sıkıntının sebebini anlamıştı. Reynold oldukça sıradan görünen bir adamdı. Her ne kadar iyi markalar giymiş ve dikkat çekmeye çalışmışsa da başaramamıştı.