|19| İhtiyaç

96.6K 6.7K 1K
                                    

# He is We - I Wouldn't Mind

Multimedya; @mylitlesunshine'ın yapmış olduğu bir çalışma. Tekrar teşekkür ederim! (öpücükemojisi)

Bölüm ithafı: eylul28 ♥

İyi okumalar Kusurlu'nun kusursuz okuyucuları! 

▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬

Musluktan akıp avuç içlerimi dolduran ılık suyu yüzüme çarptım, yüzümü sertçe ovalayarak yıkadım. Bunu birkaç kez tekrarladıktan sonra yumulu gözlerimi açmadan sağ tarafa doğru uzanıp krem rengindeki havluyu aldım ve yüzümdeki su damlacıklarını kuruladım. Havluyu yavaşça yüzümden çekip banyo dolabının üzerine bıraktığımda yumulu gözlerimi açtım ve aynadaki yansımama baktım. Parmaklarımı sağ yanağımdaki yara izimin üzerinde hafifçe dolaştırdım ve her zaman olduğu gibi görünüşümden nefret ederek yüzümü buruşturdum. Ne zaman kendime baksam kendimden tiksinirken, insanların beni bu halimle kabul edebileceklerini düşünüyor olmam saçmaydı. Kendimi hiç sevmiyorken, bir başkasının beni sevmesini beklemem de öyle.

Hazar, ailem dışında bana acıyarak ya da görünüşüm nedeniyle tiksinerek bakmayan tek kişi olmuştu. Pazar günü onunla sahilde buluştuğumda onunda gözlerinde o bakışlara rastlayacağımdan öyle çok korkmuştum ki! Ama korktuğum gibi olmamıştı. Hazar'ın mavi gözlerinde bana acıyan ya da tiksinen bakışlarla karşılaşmamıştım, onun yerine bana baktıkça ışıltısını arttıran bir çift mavi gözle karşılaşmıştım. Gözlerimin içine bakıp "Hala çok güzelsin," deyişini hatırlıyor, bir an olsun aklımdan atamıyordum. Ve Hazar'ın bütün o samimiyetine rağmen nedensizce hala korkuyordum. Bir gün yeniden bana baktığında gözlerindeki o ışıltıyı kaybedebileceğinden korkuyordum.

"Hala çok güzelsin."

Canımın acıyıp acımadığını umursamadan parmağımı yaramın üzerine sertçe bastırdım. Yeşillerimden akan gözyaşlarım çeneme doğru kayarlarken başımı art arda hızla salladım. "Neden bu kadar çirkinim?" diye fısıldadım kendi kendime. Hiçbir cevap alamadım. Neden o kazayı yaşamak zorunda kaldığımı, neden bütün bunların benim başıma geldiğini, neden diğerleri gibi değil de bu denli, baştan aşağıya kusurlu olduğumu hiçbir zaman tam anlamıyla anlamayacaktım.

Gözyaşlarımın dudaklarımda bıraktığı tuzlu tadı gidermek için avuçlarımı bir kez daha suyla doldurup yüzümü yıkadım, ağzımı iki kez çalkaladım. Havluyla yüzümü yeniden kuruladıktan sonra aynadaki korkunç yansımama son bir kez daha bakıp sandalyemi dar banyonun içinde kapıya doğru sürdüm, kapalı kapıyı açıp hol boyunca ilerleyerek odama girdim. Evde hiç kimse olmamasına rağmen kapımı ardımdan kapattıktan sonra sandalyemi yatağıma doğru sürüp yatağımın üstünde ters bir şekilde duran telefonumu elimin arasına aldım ve tuş kilidini açıp Hazar'dan bir mesaj var mı diye kontrol ettim ama hiçbir şey yoktu.

Kaşlarım irademin dışında çatılırken Whatsapp'a girdim. Hazar normalde her sabah günaydın mesajı atar, nasıl olduğumu falan sorardı ama bugün, saat neredeyse 11'i geçmek üzereyken hiçbir şey yazmamıştı.

Whatsapp uygulaması açıldığında Hazar'ın profiline girdim. Önce 08.14'ü gösteren son görülme tarihine, sonra da attığı son mesajına baktım.

H: Hayır, değilim. ( 01.21 )

H: Bok gibi hissediyorum. ( 01.21 )

Göğsümün ortasında ansızın büyük bir yumru meydana gelirken içimi suçluluk duygusu kapladı, gittikçe büyüyerek adeta bütün ruhumu ele geçirdi. Dün Hazar'la günün farklı saatlerinde iki kez tartışmıştık ve iki tartışmamızın da nedeni Burak'tı. Ne zaman Burak'tan konu açılsa Hazar çok fazla sinirleniyor, konuşmamız kötü bir sonla bitiyordu.

KusurluWhere stories live. Discover now