9. Bölüm

2.9K 223 18
                                    

Kıyafetler, kişiliğinizin aynasıdır.

--

Şaşkınlıkla gözlerimi kısarak yüzünü incelemeye devam ettim. Tam ağzımı açmış yeniden konuşacakken bana fırsat vermeden o konuşmaya başladı.

"Yayber? Senin ne işin var burada?"

Yüzümdeki şaşkınlığı silmeye çalışarak cevap verdim.

"Bu soruyu sorması gereken asıl kişi benim. Ulan senin gibi birinin bu it herifin yanında ne işi var?"

"Zamanında yetimhanedekilerden bunun sayesinde kurtuldum. Yetmedi, beni yetimhanenin kendisinden de çıkardı. Aylardır buna yardım ediyorum, saçma sapan bir hayat hikayesi var ve kendini intikama adamış manyağın tekiyle beraberim. Zorunda olmasam bir saniye bile durmam bunun yanında, beni yine yetimhanedekilere vermekle tehdit etmişti o zamanlar, mecburen kabul etmiştim. Zaten şu an ondan başka kimsem de yok."

Umursamaz bir şekilde omuz silktikten sonra konuşmaya devam etti.

"Senin ne alakan var bu herifle?"

"Dediğine göre ailesini katledenler benim annem ve babammış. Sırf onların kanını, soyadını taşıdığım için beni de öldürme-"

Buğra aniden odaya dalınca lafımı yarıda kesmek zorunda kalmıştım.

"Ne konuşuyorsunuz?"

Şüphelenmişti sanki, benim cevap vermeme fırsat tanımadan Altan konuşmaya başladı.

"Su içmek istedi, ben de veremeyeceğimi söyledim."

"İyi."

Biraz duraksadıktan sonra karşımdaki sandalyeye oturdu.

"Hazır mısın bakalım?"

"Neye hazır mıyım?"

Sandalyesini biraz daha bana doğru yaklaştırdı ve yüzüme eğilerek sadece benim duyabileceğim bir şekilde fısıldadı.

"Ölüme."

Bir an ne tepki vereceğimi bilemedim, yardım dilenircesine Altan'a bakmama gerek kalmadan Buğra'ya bir şeyler söylemeye çalıştı.

"Aslında bu kız işimize yarayabilir. Yararına kullan sonra atarsın bir köşeye, hiç değilse sana faydası olsun."

"Ne saçmalıyorsun sen? Nasıl bir faydası olabilir ki bana?"

"Bundan sonra o avukat bozuntusunun hesabını almayacak mıydın?"

"Ne alakası var?"

"Aklını kullan oğlum biraz. Adam yıllar geçmesine rağmen hâlâ Türkiye'nin en saygın avukatlarından biri ve peşinde senin gibi onlarcası olduğu için etrafı korumalarla dolu. Tek başımıza üstesinden gelmek çok zor olurdu, ama işin içine bu kız girerse.."

Devamını getirmeden Buğra'nın vereceği cevabı bekledi.

"Dediğin çok mantıksız."

Gözleriyle beni işaret ederek devam etti.

"Ona güvenemem, biliyorsun risk almayı sevmiyorum."

"Ona zaten güvenemeyiz. Ama yanında güvendiğin ve onu kontrol edebilecek biri varken işlerini halleder."

"Aklından ne geçiyor?"

"Murat'ın altında her gece farklı bir kadın var. Belki bu geceki de Başak olur."

Dediğinin üstüne pis denilebilecek bir şekilde sırıtmaya başladı. Buğra'nın cevabını beklemeden konuşmaya başladım. Altan'ın böyle bir şey yapabileceğine inanamıyordum, beni iki dakikada satmıştı.

RuhsalWhere stories live. Discover now