Ağa'nın Torunu!

-34-... Kürtaj

İyi okumalar..

Doktor telefonu kapayıp bize baktı.

"Büyük bir ihtimalle bebekle değil de sizinle alakalı bir şey. Çünkü bebek kendinden gelen bir şey olsa 20. Hafta da ölür. Fakat sizin bebeğiniz bir aylık bile değil. Kromozom eksikliği olabilir mesela. Bunu kesin söylemem, yani söylerim ama testler yapılmalı. Bizde diyoruz ki vakit kaybetmeyelim. Çünkü bebeğin sizi zehirleme olasılığı var.. Daha da beklemesin.."

Altay hemen atılıp bebeğin alınmasını kabul etti. İyi güzelde, kocamın o çok istediği bebek şuan yoktu. Ölmüştü. Bebeğimiz ölmüştü. Ve bu gerçekten acıtıyor. Evlat sonuçta. Allah korusun Asrın'ıma bir şey olsa yaşayamam ben..

"Bade hanım hazırsanız geçelim."

Yanımda biten hemşireye bakıp gülümsedim. Tabii ne kadar başarabildiysem. Altay kolumu tutup kaldırdı beni.

"Güzelim?"

"Efendim?"

"Korkmuyorsun dimi?"

"Yok da, üzgünüm. Yani o da Asrın gibi canımız bizim. Dayanamıyorum.."

"Biliyorum canım, ama yapma böyle. Eğer böyle düşünürsen olmaz. Böyle ikimize de zarar verirsin.. Hem yine olur. Üzülme sen.."

"Yapar mıyız?"

"Yaparız, hem ben bazı teknikler biliyorum"

"Ne gibi teknikler.."

Yüzüne hınzır bir gülümseme yerleştirip uzun uzun baktı. O an gülümsedim. Bir bebeğimi kaybetmiştim, demek ki Allah böyle istiyor. Demek ki bebeğimi benden daha çok sevdi ki aldı onu benden. Demek ki bebeğim eğer doğsaydı ileride kötü şeyler olabilirdi. İsyan etmiyorum ama bebeğim ölmeseydi iyi olurdu tabii.

"Altay bey sizi dışarı alalım.."

"Tabii. Şey ne kadar sürer?"

"Beş bilemedin on dakika"

"Ah şey tamam.."

"Merak etmeyin eşinizi sağ salim vereceğim size.. Ah burada kızlık zarı tamiri ister misiniz?"

"Ha?"

"Yani eşinizin tekrar bakire olmasını.."

"Hayır canım ne gerek var.."

"Oldu o zaman çıkın lütfen.."

"Tabii."

Altay bana öpücük yollayıp çıktı dışarı. Doktor yanımdaki hemşireye bir şeyler deyip bana döndü.

"Şimdi size ilaç vereceğiz, lokal mi genel mi?"

"Acısız alabilir miyim?"

"Genel, Derya hanım uyuşturalım."

"Şey pozisyon olayı.."

"Siz uyuduktan sonra biz halledeceğiz onu.."

"Tamam.."

Hemşire iğnedeki ilacı vücuduma verince uyuştum sanki. Sonra bir halsizlik çöktü üzerime..

**

Gözlerimi açtığımda sanki günler geçmiş gibiydi. Altay'ın sıcaklığını hissediyordum.

"Sevgilim?"