37.Final

14.3K 627 133
                                    

Merhabaaaa :) İşte kelimelerin bittiği bir hikaye daha. Bu hikayenin benim için yeri çok ayrıdır. Bunu yazdıktan sonra gerçekten yazabileceğimi fark etmiştim. O zamandan bu yana çok zaman geçti ve umarım her şey güzel gitmiştir. Bıkmadan usanmadan sonuna kadar okuduğunuz için teşekkürler :))

2 yıl sonradan edit: Bu hikayeyi yazmaya başladığımda neredeyse 10 yaş küçük genç bir kızdım. Lise hayatımın en başındaydım. O zamanlarda annem günlük tuttuğumu sanırken ben defterlere yazıyordum bu hikayeyi. Kendi el yazımla yazdığım orjinal hikayenin  bir kısmına sadık kalarak yazdığım bu hikaye ile Watty ödülü almak da ayrı bir gururdu benim için. 2016 Watty ödüllerinde benim de ismim vardı. Arşivlerden bulabilirsiniz :) Bu yolculukta destek olan, yorum yapan, herkese kocaman sarılıyorum. 


Demir

Bu kadının yanında olmak huzur bulmakla aynı anlamı taşıyordu. Şimdi hayatımdan gelip geçen o kadar çok kadın varken neden onu sevdiğimi daha iyi anlıyordum. Bana iyi geliyordu. Ne yaparsa yapsın ne olursa olsun onun yanında olmak istiyordum.

Arabaya bindiğimizde Hayal ciddi bir ifadeyle araba kullanmaya başladı. Onun araba kullanırken ne kadar ciddi olduğunu daha önce söylemiş miydim? Sanki dünya kurtulacakmış gibi bir ciddiyet vardı üstünde. Belki de başka şeyler düşünüyor. Hayal'den bakışlarımı zorlukla alıp dışarıya baktığımda annemi düşünüyordum. Bir kadın bir çocuğu doğurmakla anne olabilir miydi? Benim annem bana yıllarca gözü gibi bakıp sonra ben yokmuşum gibi gidebilmişti. Yıllar sonra da vicdan azabıyla beni özlediğini söylemişti. Evet Hayal haklıydı. Hayatımda her şey düzene girmeliydi artık. Ama o kadını affetme konusunda ona katılamıyordum. Yıllar oldu. Ve o hiçbir zaman beni kazanmaya çalışmadı. Kızıyla oyalanmayı seçti. Lanet kadın. Bu durumu tercih eden oydu. Her zaman 'Demir beni istemiyor.' cümlesine sığındığına emindim. Benim için hiçbir çaba göstermemek onun için daha kolay gelmişti.

Eve geldiğimizde Hayal arabadan çıkıp ellerimi tuttu. Yüzüme bakarken sanki utanıyordu. İç geçirerek yüzünü ellerimin arasına aldığımda gülümsedi. "İyi ol istiyorum sevgilim." dediğinde gülümsedim.

"Senin yanında hep iyiyim ben." dedikten sonra "Sevgilim." diye eklediğimde gözleri de gülümsemesine katıldı.

"Hadi biraz uyuyalım." diye önerdiğinde ona şaşkın bir şekilde baktım. "Bir şeyleri düşünmek istemiyorsak uyumamız lazım." diye açıkladı.

"Ya da başka şeyler yapabiliriz." diye muzip bir şekilde söyleyince kızardı.

"Hadi o zaman gidelim de sonra düşünürüz." diyerek kolumdan çekiştirdi. 

"Bu kadar acele edeceğini bilmiyordum." diye takıldığımda bana bakıp gözlerini devirdikten sonra çekiştirmeye devam etti. Bu kadın bende nedense kahkaha atma isteği oluşturuyordu.

Oya Hanım Hayal'in beni çekiştirdiğini gördüğünde önce bize bakıp sonra gülümseyerek mutfağa doğru ilerlediğinde Hayal'in domates gibi olduğuna emindim ama saçları yüzünü sakladığı için net göremiyordum. 

Odaya geldiğimizde Hayal gözlerini yavaşça bana çevirdikten sonra dudaklarıma uzandı. "Özür dilerim." diye fısıldadığında başımı iki yana salladım.

"Sakın, senin yaptığın her şeyin bir nedeni olduğunu biliyorum." dediğimde gülümsemeye çalıştı. Ellerini göğsüme koydu. 

"Seni seviyorum Demir. Her şeyinle. Seni bir şeyler yapmaya zorlamak hataydı." dediğinde elimi dudaklarının üstüne koyunca gülümsedi.

"Hadi düşünmeyelim o zaman." diyerek gömleğimin düğmelerini yavaş yavaş çözerken gülümsedim. Gömleğimi çıkarıp bir kenara attığında göz göze geldik. Bir şey söylemek isteyip de söyleyemiyormuş gibi bana baktıktan sonra ameliyat izime elini götürdü. Lanet olsun ben bunu unutmuştum. Bana bakıp "O sendin." diye fısıldadığında başımı salladım.

Hayal'in yanağına yaşlar süzülürken ne düşündüğünü anlayamıyordum. "Neden?" diye fısıldadığında elimi yüzüne götürüp "Sensiz bir hayat düşünemiyorum ki Hayal." dedim. Ona bir şey olma düşüncesi bile kalbimin sıkışmasına neden oluyordu.

Elini saçlarıma götürdükten sonra "Sen nasıl bir adamsın, nasıl güzel bir adamsın. İyi ki sevmişim seni." dedi.

***

Hayal karnına bakarak "Kiraz istiyorum." dediğinde ona bakakaldım. 

"O da nereden çıktı?" diye sorduğumda bana kırgın kırgın bakıyordu. 

"Ben hamileyim ya sevgilim. Canım kiraz istiyor." dediğinde iç geçirdim.

"Farkındaysan aylardan kasım."

"Evet aşkım, kasım ayı aşk ayıdır ve sen aşkın için gidip o kirazı bulacaksın." dediğinde karımın Güneşle fazla takıldığını düşünmeden edemiyordum.

"Ilgın ve annem gelecek birazdan. Onlarla yalnız kalmak istediğine emin misin?" diye sorduğumda kahkaha attı.

"Geçen ay anneni affettiğinden beri annen beni kızı gibi seviyor canım. Şimdi gidip kirazımı alır mısın lütfen? Ayrıca gelirken kakaolu süt de alırsan çok mutlu olurum." dediğinde bir süre bakıştık.

 Sonra Hayal tatlı tatlı gülümsediğinde dayanamadım. "Gel buraya." dediğimde kollarını oturduğu yerde açtı. Hamile kaldığından beri fazla tembel miydi ne? Ona sarıldığımda "Seni seviyorum." dedi. 

"Kirazı bulamasam da sevecek misin?" diye muzip bir şekilde sorduğumda gülümsedi.

"Ömrümün sonuna kadar, her koşulda." dedikten sonra durakladı. Ellerini karnına koyup "Yine de bebeğimiz için bulsan iyi olacak." dediğinde güldükten sonra dudaklarına bir öpücük kondurup evden çıktım.

Kapıda Güneşle karşılaştığımda bana sırıttı. "İçimden bir ses Hayal yine bir şey istedi diyor." dediğinde başımı salladım. Bu kadın ben karın ağrısı çekerken ne kadar da mutlu oluyordu öyle. Sadist bir tarafı olduğuna şüpheleniyordum ama Hayal'in hamileliğinde emin olmuştum. Güneş bana bakıp gülümsedikten sonra "Sana baba olmak çok yakışacak." dedi tüm samimiyetiyle. O an ona sarılmak geldi içimden. Cadıydı falan ama seviyordum bu kadını. 

"Senin gibi bir cadı bu kadar güzel anne olduysa ben dünyanın en iyi babası olacağım." dediğim an kolumu yumrukladı.

"Hala cadı mı diyorsun sen bana? Hayal ile birlikte olun diye attığım kırk takladan sonra?" derken fazlasıyla alınmış görünüyordu.

"Seni kardeşim gibi sevdiğimi biliyorsun." dediğimde gülümsedi. 

"Ben de seni bir abi gibi seviyorum." dediği sırada İlham huzursuzlanınca "Hadi çabuk git, İlham'a bakacaksın gelince." dedi neşeyle. İlham da aynı annesi gibi bana kaynamayı çok seviyordu. İnat gibi benimle oynamak istiyordu sürekli. Azıcık ilgisi azalsa basıyordu çığlığı. 

Arabaya bindiğimde aylar önce olanları düşünüyordum. Ben Demir Aras hayal bile edemeyeceğim kadar güzel ve huzurlu bir ailenin içindeydim artık.  

SON

13.10.2018 düzenlendi


En Büyük Hayalimdin Sen -Tamamlandı-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin