Özel Bölüm

2.1K 256 137
                                    

"Bırak peşimi gerizekalı!" Çağla kanepenin arkasına geçip, yastıklardan birini Mete'ye fırlattı.

"Bırakayım da, geldiğinden beri yaptığın gibi oğlumun odasından hiç çıkma. Biraz zaman vereyim, bekleyeyim dedim ama benim tahammül seviyem sadece iki gündü."

"Seninle sarılmak falan istemiyorum, defol git!"

Mete suratına fırlatılan yastıkları savurmaya çalışıyordu ama ayakta zor durduğu için pek başarılı olamamıştı.

Çağla kanepenin üzerindeki tüm yastıkları Mete'ye fırlattıktan sonra köşede duran vazoya yöneldi.

"Hayatım, o çok paha-" Mete'nin cümlesi önce göğsüne çarpan sonra yere düşüp parçalanan vazoyla yarım kaldı.

"Evini başına yıkmamı istemiyorsan, hemen peşimi bırak!"

"Sarılmayı sadece örnek olarak vermiştim, öpebilirsin de."

"Bu daha kötü!" Çağla atacak başka bir şey bulamayınca ayağındaki terliği fırlattı. "Sen benimle dalga mı geçiyorsun?!"

Mete'nin kafasına değen terlik biraz canını acıtmıştı. Normalde kafasına taş atsalar acımayacak canı bir ev terliği ile acımıştı. Belli etmemeye çalışsa da hala çok kötü bir durumdaydı. Çağla geldiği için acıları biraz dinmişti ama hala uzak olmaları yaralarını iyileştirmiyordu.

"Hayatım iyileşeyim diye gelmedin mi? Yüzünü bile görmüyorken nasıl iyileşebilirim? Yanımdasın ama hala uzak duruyorsun. Tek yaptığın Mete'nin odasından çıkmamak ve elbise dikmek. Buraya geldiğin akşamı saymıyorum. Ama diğer iki gün de, en azından yüzünü görürüm diye umut ediyordum."

"Çözümün bu mu? Yanıma gelip biraz sarılsak iyi olacak dediğinde, boynuna atlamamı mı bekliyordun?"

"Evet."

"Şizofren! Git hayali arkadaşın ile konuş, beni rahat bırak!"

"Hayali arkadaşım çok sıkıcı. Ayrıca kimseyi sana tercih etmem." Mete, Çağla'ya yaklaşmak için birkaç adım attı ama Çağla hemen yan taraftaki kanepenin arkasına geçince durdu. "En azından sarılsak iyi olacak diye önceden söyledim, hiçbir şey demeden sarıla da bilirdim."

"Kaçmasaydım sarılacaktın zaten!" diye bağırdı Çağla.

"En azından kaçmana izin verdim, izin vermeye de bilirdim." Mete tatlı olduğunu düşündüğü bir gülümseme ile gülerken yüzüne bir yastık daha yedi. Çağla bu sefer de arkasına geçtiği diğer kanepenin yastıklarını ona fırlatıyordu.

"Pislik! Hani istemediğim hiçbir şeyi yapmazdın?! Kapıyı açmam için söylediğin her şey yalan mıydı?! Suç ben de tabi, niye sana inandıysam..."

"Ama ben yaralıyım. İlgiye ihtiyacım var. Şu an senin kararlarına saygı duyacak halde değilim."

"Bu tacize girer ama!"

"Alt tarafı sarılacaktım, abartma. Görende başka bir şey istedim sanar."

"Benim rızam olmadan bana dokunamazsın!"

"Tamam dokunmayacağım, bağırma daha fazla. Başım şişti." Mete sıkıntılı bir nefes alıp arkasındaki kanepeye oturdu. "Bari gözümün önünde ol." Çağla'nın bakışlarının kapıya kaydığını fark edince "Kaçmaya çalıştığın an seni yakalarım. Ben kaçmana izin verdiğim için kaçabildin. Ben istemesem iki adım dahi atamazdın," dedi.

"Burada mı dikileceğim?" dedi Çağla ters ters.

"Geç otur."

"Olmaz."

NARYAWhere stories live. Discover now