18. Bölüm

3 2 0
                                    

Kapının önünde durmuş Kübra'nın gelmesini bekliyorduk. Kübra Çağan'ı görünce nasıl tepki vereceğini düşünmeden edemiyorum. Ertelemek istemediğim için Çağan'a sormak en mantıklısı bence.

"Çağan "

"Efendim bebeğim ? "

Benden uzun olduğu için başımı yukarı doğru kaldırdım. Elimi kaldırıp yüzüne dokundurdum.

"Gerçek olmayacak kadar güzelsin " diyince birazcık eğilip yanağıma öpücük bıraktı.

"Öyle mi? " gözlerini kısıp " benim bildiğim kızlar güzel olur,erkekler ise yakışıklı yanlış mıyım? "

"Doğru,ama o senin bildiğin. Benim bildiğim çok başka "

Tam o sırada telefonum çaldı. Arayan Kübra'ydı.

Çağan " kim arıyor? "

"Kübra,Kübra senin..."

"Biliyorum,kardeşim "

Nereden biliyordu ? Ben söylememiştim ki. Kapının önüne sonunda bir beyaz araba durdu. Geniş ve büyük bir araba. On koltuklarda Kübra ve Kerem oturuyordu. Sürücü koltuğunda Kerem vardı. Arka kısımı ise belli değildi. Furkan ve Cerendir büyük ihtimalle.

İlk Kübra indi ardından arka kapı açıldı, oturan Furkan bana kırgın bakışlarını gönderiyordu. Neden böyle bakıyordu bilmiyorum lakin beni gördüğü ilk günden beri bir değişik davranıyordu. Sanki beni seviyor gibi...

Kübra Çağan'ı görür görmez gözleri kocaman büyüdü. Ayakta duramıyor olacak ki arabadan destek alarak arabaya tutundu. Çağan da bir Kübraya bir bana bakıyordu. O söylemese de ben onun ne demek istediğini anladım. Şunu söylüyordu aslında Kübra'nın ona ne kadar benzediğini ve onun farketmediğini.

  Kübra'yı bu halde gören Kerem direk yanına gelerek belinden kavradı. Çağan tek kaşını kaldırıp dişlerini birbirine bastırdı. Keşke kendini benim gözümden görebilseydi,kendine aşık olurdu.

Furkan bizim valizleri yanımızdan alıp bagaja koydu. Siyahlara bürünen Furkan, siyah rengi beni rahatsız ettiği için durduğum yerden ayrılıp arabaya ilerledim. Cam tarafında oturan Ceren telefonunu kurcalıyordu. Yanına oturduğumda gözlerini telefonundan ayırıp bana baktı küçük bir gülümseme attıktan sonra tekrar telefonuna çevirdi bakışlarını.

Çağan küçük ve yavaş adımlarla yol kenarında oturan Kübra'nın yanına oturdu. Diğer tarafında ise Kerem oturuyordu. Furkan,Keremi yanına çağırsa da Kerem gelmeyeceğini söylüyordu. Furkan sonunda kızarak onun yakasından tutup kaldırdı.

Ben,Furkan,Ceren ve Kerem arabaya binip kapıyı kapattık. Kübra ve Çağan'a bakıyorduk arabanın içinden. İkisi de çok sakindi. Sonunda Çağan ayağa kalktı ve elini Kübraya uzattı. Kübra da ayaklanıp ona uzatılan eli tuttu. Ve beklediğim şey oldu sarıldılar. Uzun bir süre sonra aramıza döndüklerinde Çağan yanıma oturdu. Cam tarafında Ceren,ben yanımda Çağan ve Furkan. Ön koltuklarda ise Kübra ve Kerem vardı. Kerem arabayı çalıştırdı. Başımı Çağan'ın omzuna koyup gözlerimi yumdum.

ÇAĞAN

  Kim ve neden beni ölü olarak göstermek istiyordu onu bile çözmüş değildim. Sanki bu başından beri planlanmış gibiydi. Bizim küçüklüğümüz,tutkunun yaşadıkları,bizim yurt dışına çıkmamız,o kaza... hepsi birbir planlanmış. O mezarda ne kadar kaldığımdan habersizdim. Bu konuyu Tutku'ya sormak istesemde üzülür diye her defasında erteliyor veya hatırlamamaya çalışıyordum.

Olanları şuan düşünmeye gelsem bir adım atamaz takıldığım yerde kalırım. Ne yaşadığın önemli değil şuan ne yaşıyorsun ona odaklan. Tutku ve babası bana yardımcı olarak beni evlerine aldılar. Hala birkaç acı hissetsem de abartılacak kadar canım yanmıyordu. Şuan Tutku ile ilk defa bir yere gidecektik. Nereye gideceğimiz ile ilgili ilgilenmiyorum,o gün yapacağımı bugün yapacak,ona açılacaktım. Sonunda araba durdu. Tutku uyumuştu. Bende onu kucaklayarak arabadan indim. Daha önceden tuttukları eve doğru yürümeye başladık. En önden Furkan,Kübra ve Kerem yanyana,adını bile bilmediğim kız elinden telefonu öyle odaklanmış haldeydi ki önünü göremiyordu. Tahminen 1.55 boylarında bir kız.

Furkan cebinden çıkardığı anahtarı eviyle buluşturdu. Evin salonu fazla büyük değildi,duvar yerine camlar mevcuttu. Koltuğa Tutku'yu yatırıp diğerlerine döndüm.

"Burada kaç oda var "

Furkan " 3 oda var " Diye yanıtladı.

"Ozaman ben ve Tutku aynı odada kalacağız,odaları gezmeye gidiyorum"

Biraz dolandıktan sonra odamızı seçtim. Yatağı Tutku için hazırladım. Salona geri dönüp Tutku'yu aldım. Diğerleri çoktan yerleşmişti. Kerem ve Kübra üstlerine rahat birşeyler giymişler. Ceren hala telefonla uğraşıyordu. Nedendir bilmiyorum lakin bu kıza gözüm tutmadı. Hadi hayırlısı.

Bende odaya geri dönüp üstümü değiştireceğim. Kapıyı açınca Tutku'nun uyandığını görünce şaşırdım. Uykusu bukadar hafif olduğundan bihabersizdim. Bavulu açıp içinden eşortman ve atlet aldım. Banyoya girip temiz bir duş aldıktan sonra odaya geri döndüm. Tutku, çoktan odayı toparlamış,bavullarda kalan kıyafetleri elbise dolabına asıyordu. Geldiğimi farketmiş olmalı ki elindekileri bırakıp elbise dolabını kapattı. Tam gülümsüyordu ki birden tek kaşını kaldırdı. Bana yaklaşarak:

"Böyle çıkamazsın "diyince bende tek kaşımı kaldırdım.

"Öyle mi? ,niyeymiş?"

"Ay beyazı vücudunu kimse görmesin,istemiyorum " Bu kız beni delirtmek istiyordu ve ben delirmek için yer arıyordum. Böyle güzel delirmek varsa topluca delirmeye davet ediyorum.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: May 03 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Vahşi kediWhere stories live. Discover now