10.Bölüm

27 12 17
                                    

Lidya

Bazı hataları düzeltmek istesekte düzeltemeyiz. Bazı insanlar hatalıdır,ama burda tek hatalı bendim .

Düşünmeden ilerlemek ne kadar kötü olabilir ki ? Diye düşünmüştüm. Fakat bu kadarını beklemiyordum. Kendimi bir oyuncak misali gibi hissediyordum. Hayır hayır öyleydim zaten. Ve buna ben izin vermiştim.

Murat'ın beni tehdit etmesi üzerine onunla birlikte olmaya karar vermiştim. Bu bir karar sayılmazdı. Emir gibiydi. Zorunluydu. Yaptığım hatanın bedeli oydu. İlk olarak Cengiz uyanmadan Murat önü otelden çıkardı. Bunu nasıl yaptı onu bile bilmiyordum. Öyle korkuyordum ki bu bile düşünmek beni tedirgin ederdi.

Neyin içine düştüğümü yeni farketmeye başladım. Yatağa üzerimden çıkarmadığım bornozumla oturdum. Ne yapmam gerekiyordu? Bu işin içine ben girmiştim kabul etmezsem beni anneme,okula rezil ederdi. Yapardı biliyordum.

Bir yarım saat sonra açılan kapı sesi duymamla ayağa dikildim. Murat tek başındaydı. Cengiz'i bırakmış olmalı. Benim kafam da hala çözemediğim onca soru var. Biz Cengiz ile birlikte olmuş muyduk? Neden uyuyordu?

Biz birlikte olmuş muyduk? Kısacası kendimi kullanılmış gibi hissediyordum. Şuan senin gözünde kötü olarak biliniyorum fakat cidden öyle değil. Bazen hislerimiz bizi hayal kırıklığına uğrata bilir. Onu dinleme. Dinleyeceksen eğer bile bir kaç kez daha düşün gerçek istediğini.

Pişmanlık; Pişmanlık bir savaştı benim için. Pişmanlık kendimle savaşmaktı. Peki şimdi ne haldeyim. Bundan sonra güzel birşey olacağını bekleyemem öyle değil mi?

Bornozla kaldığım için üşüdüğümü hissetmeye başladım. Ayaklanmaya karar verdim. Kalktığım anda Murat geldi.

Gözlerim yerinden çıkacak gibiydi. Gözlerimi kocaman açmış karşımdaki kişiye bakıyordum. Delirmek üzereyim.

Bir elinde damatlık vardı. Otelde çalışan kızlardan biri ise elinde gelinlik vardı. Bu kız ise gülümsüyordu. Bizi mutlu iki çift sanıyor olabilir miydi?

Şaşırdığım bir nokta daha vardı. İkisinde de normalde tam olarak bilmediğim poşetler geçiriliyordu kirlenmemeleri için.

Ayrıca bunları neden getirmiş? Kesin hayırlı bir için değil. Bu beş dakika içerisinde hayatım altüst olmak için hazır.

Neyi planlıyordu hiç bir fikrim olmasa da çok korkuyordum. Murat ile gelen kız bizi yanlız bırak kapıyı ardından kapatıp çıktı. Onunla yanlız kalmak bile beni geriyordu.

Derin bir nefes almak istedim fakat öyle zordu ki biri beni boğuyor gibiydi hatta daha fazlası. Öyle bir his ki anlatmakta zorluk çekiyordum. Zorluk aşılan birşey değildi,nefes alabilmek gibiydi.

Elinde olan damatlığı giymek için hazırlandı. Bense ona bakmak yerine gözlerimi kapatmak daha mantıklı geldiği için gözlerimi kapattım. Gözlerime işkence ediyordum. Sıkı sıkı kapatmak,
gözlerimin acımasına sebep oluyordu.

Acı; Acının tadı vardır,bazen tatlı bazen acı. Benim acım ekşiydi.

Elimin üzerinde el hissetmem ile gözlerimi açtım. Murat damatlığı giymiş kocaman gülümsüyordu.
Elini elimden çekip bir adım geriye gitti. Ellerini havaya kaldırıp kendi etrafında bir kez döndü.

Vahşi kediWhere stories live. Discover now