"Sizi seviyorum.."

189K 6.3K 564
                                    

Sebepsiz yere sabahın köründe uyanıp yatakta doğruldum. Tolga uyuyordu hala. Uyanmaması için büyük bir çaba göstererek yataktan indim. Bugün Fazıl Kurt davasının ikinci bir duruşması vardı. Uykusunu alması çok önemliydi.
Yataktan inip yatağın ayak ucundaki puftan siyah saten sabahlığı aldım, üstüme geçirdim, belini bağladım. Odadan çıkıp mutfağa indim.
Büyük bir bardak soğuk su içtim, tekrar merdivenlere yöneldim.
Odaya girdiğimde Tolga hala uyuyordu. Bu haline gülümseyip yavaşça yanına uzandım, yüzümü omzuyla boynu arasındaki girintiye sakladım.

"Buz gibisin. Üşüdün mü?"
Bu herifin nasıl bir uykusu var Allah aşkına?!

"Üşümedim. Uyu hadi."

"İki karışlık gecelikler giyersen üşürsün tabi."

Deyip belimden tutup iyice kendine çekti, üstümüzdeki örtüyü düzeltti.

"Daha kalın giyinmelisin.."

"Uyumalısın.."

Cevap olarak saçlarımın arasına bir öpücük bırakıp daha sıkı sarıldı sadece.

-------------

"Karım yine döktürmüş bakıyorum?"

Üstümde kot şortumun üstüne geçirdiğim krem kısa v yaka triko kazağım ve üstündeki dantelli mutfak önlüğümle şahane görünüyordum (!).

Elimdeki tavayla birlikte ona döndüm, baştan aşağı süzdüm.

"Hakimi mi tavlayacaksın? Ne bu yakışıklılık?!" Dedim sahte bir sinirle.

Kahkaha atarak yanıma geldi, burnumu sıktı.

"Sabah sabah ne bu kıskançlık?"
Göz devirip tavayı ocağın üstüne koydum, altını yaktım.
Sonra üstteki mutfak dolaplarından birini açtım, parmak ucuna çıkıp salata tabağını almaya çalıştım. Ve tabiki başaramadım.
Arkamdan uzanıp tabağı aldı, önüme koydu.
"Buyur hayatım." Dedi imalı bir ifadeyle.
"Sağol sevgilim.." Dedim aynı imalı ifadeyle.

Elimdeki çayları da bırakıp, Tolga'nın karşısına oturdum.
"Kendini niye yoruyorsun bu kadar? Hizmetliler de hazırlayabilir yemekleri."

"İşlerime çok karışıyorlar. Kaynana gibiler. Ayrıca kimin kocasısın? Benim. O zaman benim yemeklerimi yiyeceksin. O kadar."

"Senin yemeklerin daha güzel zaten. Ama bir iki aya hamileliğin ağırlaşmaya başlayacak.."

"Onu o zaman düşünürüz."

"Doktor randevumuz perşembeye, değil mi?"

Gülümsedim, başımı olumlu anlamda salladım.

"Artık bebek ismi araştırmaya başlayabiliriz.."

Gülümsedi.

"Bebek kıyafetleri de almaya başlayabiliriz. Bebek arabaları, pusetler, oyuncaklar.."

Annemle dadı iki aydır hem kız hem erkek bebek giysileri alıp alıp getiriyorlardı. Babam geçen hafta iki tane akülü araba gönderdi, biri pembe biri siyah Range Rover şeklinde.
Pelin'e gelince Pelin daha çok benim giyimimle ilgileniyor. Yurt dışından tarz hamile kıyafetleri bulup bulup alıyor. 3 günde bir kapıda bir kargocu beliriyor, her seferinde içinden başka bir şey çıkıyor..
Şuan vücudumda en ufak bir değişim olmadığı için giysilerimi giymeye devam ediyorum ama birkaç aya öyle olmayacak..

"Tolga?"

"Efendim?" Dedi çay bardağını eline alırken.

"Hamilelikte 30 kilo alan insanlar var.."

Yarı'm #wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin