26.Bölüm: Şüphe

Začať od začiatku
                                    

Han böyle bir ailenin çocuğu olarak doğdu. Tek derdi kendi menfaatleri olan, sırf taktir kazanmak için çocuğunu harcayan bir ailenin çocuğu...

Han sevgiyi görmüştü ama tam olarak hissettiği bir zaman olmuş muydu? belki çok küçükken...

Babası ve annesinin birbirlerine olan sevgisini görmüştü. Bazen onlara imrendiği zamanlarda olmuştu ama bir yandan da bu sevgiden hep nefret etmişti. Çünkü onların sevgisinin sadece birbirlerine olduğunu, kendisiyle paylaşamayacak kadar bencil olduklarını düşünürdü. Bu yüzden de hiç mühürlenmek istemedi, mühürlenmeyeceğine de emindi.

Ama şimdi öyle düşünmüyordu. Eli yanağındayken, Zeren'in öptüğü yeri okşarken, içinde ilk defa hissettiği bir duyguyla mutluydu, hem de hiç olmadığı kadar mutluydu. Yıllardır mühürlenmekten korkan çocuk, şimdi mühürlendiği için kendini şanslı sayıyordu. Çünkü Han bu duyguları hiç hissetmemişti. Şimdi Zeren'in bir adım atması, kendi isteğiyle ona sarılması, öpmesi... onun için çok değerliydi.

Açıkçası ilk başta mühürlendiği için korkmuştu. Anne babası gibi olacağını, bir tek Zeren'i seveceğini düşünmüştü, kendi çocuğunu bile gözü görmeyecek kadar kör olacağını... Korkmasının diğer sebebi ise annesinin ölümünden sonra babasının delirmesiydi. Han o süreçte tam olarak alfa olmasa da olacağını herkes biliyordu. Annesinin cenazesinden sonra merkeze geri dönmek istedi ama başta dedesi, sonra halkı tarafından zorla burada tutuldu. Koca evde babası ve Han kalmıştı. Dedesi arada gidip geliyordu ama daha çok kendi kızıyla uğraşıyordu, İpek Kılıç... Bu süreçte Han babasının nasıl delirdiğine, kendini nasıl kaybettiğine şahit olmuştu. En son da babası aşırı dozda kurboğanla kendisini zehirledikten sonra on altı yaşındaki oğlunun önünde kendisini yakmıştı...

Zeren'in ardından yüzündeki gülümsemeyle, eli yanağından bakarken hiç pişman değildi. Annesi ve babası gibi olmaktan artık korkmuyordu. Ne o babasıydı, ne de Zeren annesiydi. Onu tanımaya başladığında anlamıştı. Onun yerinde başka biri olsa çoktan Han'ın üzerine atlardı, annesinin yaptığı gibi... ama Zeren zordu, inatçıydı. Han ilk başta hiç olamayacakları konusunda endişelense de şimdi bu zorluğu seviyordu.

Şimdi tek bir korkusu vardı. O da Zeren'in başına bir şey geleceğinden korkuyordu. Onu bu kadar geç bulmuşken, daha tam olarak yanında bile değilken kaybetmek istemiyordu. Özelikle de beyaz kurt olayını duyduktan sonra...

Han, Zeren korkmasın diye tam olarak açıklamamış, kısaca özet geçmişti. Beyaz kurt aslında çok tehlikeli, zapedilmesi çok zor bir kurt olduğu söylenirdi. Çok güçlüydü, bu güç yüzünden de şımarık bir kurtdu. Beyaz kurda sahip olan sürü güçlü ve yenilmez bir sürü haline gelirdi, herkes onlardan korkardı. İlk doğan Beyaz kurt Erlik sürünün kurucusudur. O zamanlar Erlik sürüsünün önünde kimse duramazdı, hala bile Erlik sürüsü buradaki en güçlü ve şımarık sürülerden birisidir. Ondan sonraki beyaz kurt Ayzıt sürüsünde dünyaya gelmiştir. Ayzıt sürüsü de güçlü bir sürüdür. Özellikle de beyaz kurt doğduktan sonra çok güçlü bir sürü haline gelmişlerdi. Bu zamana kadar iki beyaz kurt doğmuştur. Bu iki beyaz kurdun sürülerinin tek ortak noktasıysa kötülüktür... Beyaz kurt kötülüğü de beraberinde getirir. Bu durum Han'ın pek de umrunda değildi. Herkes gibi kendi sürünü düşünen bir alfaydı. Beyaz kurdun kendi sürüsünü koruduğu sürece diğerlerine ne yaptığıyla ilgilenmiyordu.

Daha önce beyaz kurdun doğduğu iki sürü de burada korkulan, sevilmeyen sürülerdi. Beyaz kurdun aynı zamanda çok vicdansız ve kimseye acımadığı söylenirdi. Bu yüzden beyaz kurdun doğduğu sürülerde onun izinden gider, onun acımasız yönetimini benimserdi...

Han'ın artık korkacağı iki kişi vardı. Han beyaz kurdun doğmasını istiyordu, doğması için de elinden geleni yapacaktı. Zeren'den bir çocuğu olmasını her şeyden daha çok istiyordu ama bunun beyaz kurt olması daha çok istemesine, bir an önce doğması gerektiğini düşünmesine sebep olmuştu. Çünkü Zeren'i korumak için daha güçlü olmak istiyordu, yok etmesi gereken sürüler vardı. Beyaz kurdun doğumuyla istediği güce sahip olacaktı, tabi doğabilirse...

NARYAWhere stories live. Discover now