I - IX.Bölüm

31 7 10
                                    

NAXİNTA

Başkent Bölgesi/Drona Şehri

Sonbahar, 1180

Danışma konseyiyle gerçekleştirdiği sıkıcı toplantı en sonunda bitmişti. Konsey üyelerinin odadan çıkmasının ardından yüksek arkalıklı sandalyesine iyice yaslandı ve kuzeninin kendisine uzattığı kadehi eline aldı. Şarabından büyük bir yudum aldıktan sonra bakışlarını karşısında oturan Gamae'ye dikti. "Rover Esprua'dan bir cevap geldi mi? Jessie hakkında hala bir gelişme yok mu?"

"Hayır, hala cevap bekliyoruz."

 Doriax şüpheci bir ifadeyle baş danışmanına bakarken, aklından birçok şey geçiriyordu. "Elçimizin ulaşmamış olma ihtimali nedir?"

"Şu havaya bakar mısın?" dedi Gamae, penceren dışarıyı işaret ederek. "Elçimiz böylesine şiddetli bir fırtınadan çıkıp Esprua'ya ulaşabilir ve şayet geriye dönebilirse, onu kesinlikle ödüllendirmemiz gerekir," dedi abartılı bir şekilde. "Benim de üzerinde durduğum en iyi ihtimal bundan başkası değil. Aksi olumsuzlukları düşünmek bile istemiyorum."

Gülümsemesi yüzünden yavaşça silinirken, kadehini masanın üzerine bıraktı ve ileri doğru eğildi. Düşünceli gözleri Gamae ile buluştuğunda, adam başını iki yana salladı. Doriax'ın dudaklarından sözcüklerin dökülmesine  gerek yoktu çünkü en kötü olasılığı ikisi de biliyordu. Esprua'dan bir haber gelene kadar Gamae olumsuz düşünmek istemiyordu. "O kötü düşünceleri aklından hemen uzaklaştır. En kötüsü bile gerçek olsaydı, bunu çoktan öğrenirdik. Bilirsin, kötü haber tez gelir."

Doriax başını iki yana sallarken aklına gelen kötü düşünceleri de kovmayı başarmıştı. "Belki de haklısın, Gamae. Biraz daha beklemekten bir zarar gelmez." 

"Rover Esprua eminim bize yardım edecektir," diyerek söze girdi Arawin. "Bilgisi olsaydı şayet gerekeni yapardı."

"Rover gerekeni yapardı da diğerleri bunu uygular mıydı işte orası muallakta." Doriax derin bir iç çekerek yeniden arkasına yaslandı. Başında hissettiği hafif bir ağrıyla parmak uçlarını şakaklarına bastırdı ve gözlerini yumdu. Kendisini daha şimdiden oldukça yorgun hissediyordu. İlgilenmesi gereken o kadar çok şey vardı ki bazen gücünün buna yetip yetmeyeceğini kestiremiyordu. Belki de kendisinin yerinde Darex olsaydı bu kadar zorlanmazdı. Mayasında kral olmak vardı ve taht onun hakkıydı. Ansızın gerçekleşen ölümü, tahtın kendisine devredilmesine sebep olduğunda Doriax uzunca bir süre bu fikre alışamamıştı. Hem abisinin acısı hem de büyük sorumlulukların kendisini bekliyor oluşu onu bir hayli afallatmıştı. Üstelik abisi de sıradan bir şekilde ölmemiş, hain bir saldırı sonucu canında olmuştu. Günlerce saldırıda payı olanlar sorgulanmış ve bu hain saldırının azmettireni aranmıştı, ancak bulunamamıştı. Saldırıyı gerçekleştiren piyonlar birer birer idam edildiğinde bile aile üyelerinin içine su serpilmemişti. Darex'in kanı hala yerdeydi ve gerçek düşman dışarıda bir yerlerdeydi veyahut içeride, yanı başlarındaydı. Bunu düşünmek bile Doriax'ın tüylerini diken diken etmeye yetiyordu.

"Rover ve çevresindekiler bu evliliğe bel bağlamış durumdalar. Oluşabilecek herhangi bir krizi önleyeceklerine eminim." Sözlerinin ardından Gamae bir onay bekler gibi Arawin'e çevirmişti bakışlarını. Doriax'ın kaygılarını hafifletmek onların göreviydi. Zaten başında birçok sorun vardı. Bir de Jessie'nin kayboluşu gündemlerini meşgul etmemeliydi. 

"Jessie er ya da geç bulunacak," diye ekledi, Arawin. Kelimeler dudaklarından inançsız bir şekilde dökülüvermişti. 

"Ölü ya da diri," dedi Doriax'da aynı hissiz tonda. "Yeter ki bulunsun ve Ronna'nın çenesi kapansın."

KÜL VE KOR • Kraliyet UğrunaМесто, где живут истории. Откройте их для себя