XI. GECEYE DÜŞEN ACILAR

1.8K 137 231
                                    


İyi okumalar herkese.🤍

AS.

🔏


XI. "GECEYE DÜŞEN ACILAR"
"Bu sefer aradığın cevaplar, hep kaçtığın kenarlar."


Pretty When You Cry- Lana Del Rey





Bir insanın varlığı bile günah olabilir miydi?

Nefes alırken bile günah işlediğimi iliklerime kadar hissediyordum. Yeryüzünde elimi sallayarak gezmiş, bütün herkesin hem ruhunu hemde bedenini katletmiştim. Varlığım ölümdü. Ben ölümdüm. Kendimden nefret ediyordum.

O patlamadan bende etkilenmiştim.

Asilerdenim.

Adil'de Asi zannedildiği için öldürülmüştü. Beni öldürmeleri gerekiyordu. Hayır, Adil Ramona'nın katili bendim. Kardeşimi ben öldürmüştüm. Elimde kanları vardı. Varlığım onun ölümüne sebep olmuştu. Gözlerimi sıkıca kapattım, omuzlarım sarsılırken yüzümü yavaşça önüme eğdim. Ağladığımı görsün istemedim. Elini çek, yoksa senide lanetlerim. Bu seferde sevdiğim adamı öldürürüm. Yapma.

"Bir şey söyle, bir şey yap." sesi yumuşacıktı. İlk kez böyle duyuyordum sesini. Endişeli ya da.. Daha farklı bir şey, bilmiyorum. "Bağır, çağır. Göğüsümde ağla. Ama sessiz kalma.." fısıldadı. "Canımın içi, yapma." Sesi içimi ısıtıyordu ama benim titreme nedenim soğuk değildi.

Dudaklarımı acı bir tat kapladı, sonrasında dudaklarımdan bir hıçkırık koparken başımı Vuslat'ın göğüsüne yaslayarak sessizce ağlamaya başladım. Eğer benim Asi olduğum bilinseydi, Adil hala hayatta olurdu. Yaşardı benim kardeşim.

"Benim yüzümden.." fısıldadım. "Kardeşimin katiliyim ben... Benim yüzümden öldü." Gözyaşlarım bir oluktu. Önümü göremiyordum. Vuslat'ın yavaş yavaş saçlarımı okşadığını hissettim.

Yatıştırıcı bir şekilde konuştu. "Şştt, senin hatan değildi. Sakın.." Ne kadar süre öyle kaldık, ne kadar sessizce ağladım bilmiyordum. "Senin hatan değildi, Asterya.. Bana bak."

Başımı iki yana salladım. O an anladım. Üç tane soru işareti vardı. Üç bilinmeyenli denklemi çözmüştüm ben. Birisi Vuslat, diğer Cellat sonuncusu ise bendim. Bingo. Vuslat'ın elini bacaklarımda hissederken sessiz kaldım. Beni kucağına alırken yüzümü kaldırmadım göğüsünden. Kalp atışlarını duyuyordum. Bir yere oturdu, beni bırakmadan sımsıkı tutmaya devam etti. Burnumu çektim. En sonunda konuştum.

"Eğer bir kardeşin olsaydı beni çok iyi anlardın.." sesimin berbat çıktığına emindim. Adil? Beni duyuyorsan eğer, affet. Çünkü ben kendimi affetmeyeceğim. Her nefes alışımda yaşamamak için dua edeceğim. Ama istiyorum, yıllar sonra ilk kez yaşamak istiyorum. Yaşadığımı hissediyorum Adil. Böyle bir olasılık da varmış, kardeşim. Yaşamak isteyebiliyormuşum.

"Seni anlıyorum zaten."

Gözyaşlarım duraksarken başımı yukarıya doğru kaldırarak Vuslat'ın yüzüne baktım. Abi, demişlerdi. Duraksamıştı. Kardeşi varmış. Kalbim sıkıştı, nefes alamıyordum sanki o ise devam etti.

ASTERYAOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz