The Darkest Sin - JİKOOK

•• 7 ••

Hikaye açıklamasını güncelledim.

Bölümde, kontrol ettim ama yanlışım varsa bana gösterirseniz sevinirim.

Bölüm - Yedi

[Cinsel içerik, kan, kesici aletler]

Moonstruck

°

Romantiklikten şaşkına dönmek

Jimin

Kapıya tıklanınca uyandım. Saatin daha yedi olduğunu görünce inleyerek yastığı yüzüme çektim. Sabahın erken saatlerine kadar Rus sitcomları izlemiştim. Tenim Jungkook'un ağzının etkisiyle alev alev yanarken uyumam imkânsız hale gelmişti.

Öpücüğün ne kadar hızlı değiştiğine, halka açık bir koridorda sadece uyluğunun baskısıyla nasıl orgazm olduğuma hâlâ inanamıyordum. Ergenlik hormonlarımın ve bastırdığım şehvetin coştuğunu düşünmek isterdim ama buna aramızdaki kimyanın neden olduğunu biliyordum.

Sadece aynı odada bulunduğumuzda bile sıcak kaldırımdaki güneş gibi cızırdayan türden bir kimyaydı. Ve artık onun da bunu hissettiğini biliyordum. Sonrasındaki rahatsız edici tepkisinin sadece yirmi iki yaşında olduğumu hatırlamasından kaynaklandığını varsayabilirdim.

Sanki bu her şeyi değiştirecekmiş gibi, ona aslında yirmi üç yaşında olduğumu söylemeyi düşündüm.

Kapı çalınmaya devam edince içimi çekip yorganı üzerimden attım ve kısmen Ivan'ın karşımda durmasını bekleyerek kapıyı açmak için odanın öbür ucuna yürüdüm. Fakat sadece üstünde kese kağıdı olan büyük beyaz bir kutuyu tutan genç bir çocuk vardı.

"Park Jimin?"

"Evet?"

Paketleri kollarıma bıraktı ve koridorda gözden kayboldu.

Çocuk gittikten sonra kapıyı ayağımla kapatıp kutuyu yatağın üzerine bıraktım. Önce kese kâğıdına bakıp gülümsedim. Kahvaltı. Kutuyu açtığımda ise bir kart buldum.

Bunu da birine verme.

-Jungkook

Uzun suni paltoyu çıkardım. Bu, öncekinden daha yumuşak ve daha lükstü. Aşırı pahalı olmalıydı ama benim saf kalbim yine de pır pır etti. Paltoyu giydim ve kendimi yatağa bıraktım. Sonra, parmaklarımı beyaz kürkte gezdirirken lezzetli vegan hamur işlerini yedim.