Dokunmak Yasak

18 | Sana İhtiyacım Var

"Lütfen..." Diye fısıldadı.

"Elini biraz daha tutmak istiyorum... Lütfen..." Diye yinelemişti.

Ayla başıyla onaylamakla yetinirken kollarını açarak ona sarılmasını bekledi. Yiğit günlerdir ilk kez burukça da olsa gülümsemişti. Korkunç görünüyor olmalıydı.

"Leş gibiyim." Diye mırıldandı. Bu durum Ayla'nın umrunda olmamıştı ki sarılmak için ona doğru bir adım attı ve kollarını beline sıkıca sardı. Yiğit bir süre hareketsiz kalsa da dayanamayarak kollarını bedenine sararken derin bir nefes almıştı. Günler sonra ilk kez, derin bir nefes almıştı.

Gerekirse şu an ölmek ve onu bekleyen tüm kötü şeylerden kurtulmak istiyordu.

Bu korkunç bir istekti...

Ama hayatta kalmak zorundaydı. Değer verdiği herkesin ona ihtiyacı vardı. Buna kolları arasındaki minik kadın da dahildi.

"Duş alacağım." Dedi ondan ayrılırken. Daha uzun süreli bir sarılmaya temizlendikten sonra tekrar ihtiyacı olacakmış gibi hissediyordu. Ayla başıyla onaylarken onu banyoya yollamadan önce "Seni seviyorum... Bunu unutma olur mu?" Diye mırıldandı.

Su altında ne kadar süre kaldığından emin değildi ama çıktığında hava kararmıştı. Hızlıca giyinerek Ayla'nın durumuna bakmak üzere odasından çıktığında, onu salonda göremeyince endişelenmişti. Odasında olduğunu düşünerek kapının önüne geldiğinde, içeri girip girmemekte kararsız kalmıştı. Geçen seferki gibi bir olay tekrarlanırsa, şu an bunu kaldırabileceğini sanmıyordu.

Bu esnada Yıldız'ın aniden belirmesi ve kapıyı itmesiyle Yiğit bir adım geri çekilmişti. Artık kapı aralıktı, Ayla'nın yatağında uyuyor olduğunu görebiliyordu. Yıldız'ın yatağa atlamasıyla Ayla irkilerek uykusundan uyanırken Yiğit'le göz göze gelmişlerdi.

"Şey, pardon ben... Yıldız şey yapınca-"

"Gelsene."

Yiğit odaya adımını atarken Ayla yatakta doğrulmuştu. Yanına oturmasını işaret ediyordu. Yiğit tek kelime etmeden ona itaat ederken Ayla ıslak saçlarına dokunarak "Kurutabilir miyim?" Diye sormuştu.

Yiğit doğru duyduğundan emin değildi. Saçını kurutmayı mı teklif ediyordu? Başıyla belli belirsiz onu onaylarken Ayla banyoya girmiş ve kurutma makinesiyle dönmüştü. Arkasına geçerek saçlarını kurutmaya başladığında Yiğit gözlerini kapattı ve kendini anın verdiği huzura bırakmaya çalıştı. Parmakları saçlarında gezinirken yalnızca hayal edebileceğini düşündüğü bir huzuru yaşıyordu. Makineyi kapattığında dizlerini işaret etmişti. Yiğit kesinlikle ne demek istediğini hareketlerinden çıkartamıyordu. Bu bir rüya olmalıydı.

"Nasıl?"

Ayla gülümseyerek bacaklarını uzatırken bu kez de üst bacağına dokunmuştu. Başını kucağına bırakmasını istiyordu. Uyanmaktan korkuyordu.

Ağır hareketlerle ona yaklaşırken "Emin misin?" Diye fısıldamıştı. Buna hazır olup olmadığından emin değildi.

"Saçlarını okşamak istiyorum." Dedi gözlerinin içine bakarken. Daha önce hiç bu denli emin olmamış gibi söylemişti.

Yiğit ilk etapta tüm ağırlığını vermeyecek şekilde başını kucağına bırakırken Ayla'nın parmaklarını bir kez daha saçları arasında gezdirmeye başlamasıyla kendini tamamiyle ona bırakmıştı. Gözlerinin içine bakarken ona dokunuyor olması bir rüyadan ibaret olursa ve az sonra uyanırsa, kahrolacağı aşikârdı.

"Sana..." Dedi, duraksamıştı. Çok geçmeden devam etti.

"Sana benim için oldukça travmatik bir olayı... Kelimelerle anlatmaya çalışmayacağım... Ama beni anlayacağını düşünüyorum... Sen... Güvenmesi zor birisi değildin Yiğit... Hiç olmadın... Sadece... Ben... Güvenmeyi bilmiyordum..." Devamını getiremediğini fark ettiğinde araya girmişti. Uykusuzluktan bayılmak üzereydi ama bu güçsüz ve küçük kalbi bu yükle bırakamazdı.