9 | Sevmek için izin istemek

314 49 27
                                    

Ay mı güneşe aşıktı yoksa güneş mi aya tutulmuştu?

- Hayalet Yazar

_________________________

Bölüm şarkısı: I'm yours (speed up) - Isabel LaRosa
__________________________

Yazardan:

"Senin her şeyinle ilgilenmeye çalışıyorum çünkü... Ay bugün çok güzel, değil mi?"

Nefesini tutmuş, onu korkutmamış olmayı diliyordu. Ayla uzunca bir süre aya baktı. Kendisine döndüğünde ay ışığında parlayan gözyaşlarını gördü. Onu korkutmuş, daha da kötüsü ağlatmıştı.

"Özür dilerim, bir daha bundan bahsetmeyeceğim. Lütfen ağlama."

Ayla gözyaşlarını silerken "Evet... Ay bugün çok güzel..." Dedi. Kalbinin bir an için atmayı bıraktığına şahit oldu. Fakat Ayla çok geçmeden eklemişti.

"Ama ay geceye ait ve sen güneşsin."

Yiğit, başını bu imkansız betimlemeyi inkar edercesine sağa sola salladı.

Gecede kaybolan ayı ısıtamayacaksa, güneş olmak istemiyordu.

Ay ve güneşin yürek burkan bir hikayesi vardı. Güneşin, ayın gece karanlığında parlamasına yardım ettiği her gün, ay ona biraz daha kapıldı.

Sonunda ay, güneşe aşık oldu.

İkisinin kavuşması imkânsızdı. Ay her gün gizlice güneşi görebilmek için gündüze kaldı.

Bundandır ki sabahları gökyüzüne baktığınızda, ayı aydınlık bir gökyüzünde görebilirsiniz.

Ve eğer gerçekten şanslıysanız, ikisini aynı anda da gökyüzünde görebilirsiniz.

"Peki..." dedi Yiğit ve ekledi.

"İkisinin beraber gökyüzünde olduğu anlarda güneş, geceyi ve ayı sevebilir mi?"

Ayla'nın ağlarken omuzları titriyordu. Yiğit ona elini uzatmak ve titreyen bedenini içine hapsetmek istiyordu. Ayla çaresizlikle fısıldadı.

"Ya ay, ay olmaktan vazgeçerse? Ya gündüzü gördükten sonra güneş olmaya çalışır da her şeyi berbat ederse? Ya güneşe özenirse?"

"İlla ki denge gerekiyorsa, güneş ayla yer değiştirir. Geceler güneşin, gündüzler ayın olur. Her şeyin üstesinden gelirler."

Gözlerinin içine baktı. İlk kez korkusuz göründü Ayla.

"Peki ya ayın gelgitleri? Güneş, ay ile yer değiştirdikten sonra gelgitlerle başa çıkabilecek mi?"

Yiğit başıyla onayladı. Ayla'nın ona izin vermesi yeterliydi. Geri kalan her şeyi, onun rızasını aldıktan sonra kendi halledecekti.

"Ayı oradan çıkarmak için güneş oraya bizzat gidecek."

Ayla burukça gülümsedi. Yiğit'in söylediklerinin gerçek olmasını çaresizce arzuladı ama bir o kadar da imkansız olduğunu düşünüyordu.

"Gecede, gündüzün sıcaklığı yok. Renkler yok, ışık yok. Sadece karanlık var."

Yiğit o an tek bir söz söyleyebildi.

"Ama ben varım... Ben senin sıcaklığın, rengin ve ışığın olurum Ayla."

Ayla, Yiğit'in son sözlerini duymamış gibi davranmayı seçti. Ayağa kalkarak az önce dünyanın en üstü kapalı olduğu kadar doğrudan olan aşk itirafı gerçekleşmemiş gibi içeri yöneldi. Yiğit tek kelime edemedi. Kalbinde tarif edemediği bir sızı belirirken üzüntüsü reddedilmiş olmasına değildi. Üzüntüsü, varlığının Ayla için bir şeyleri değiştiremeyecek kadar etkisiz olmasınaydı. Bu gerçek onu derinden sarsmıştı.

Dokunmak YasakWhere stories live. Discover now