➷ 12. BÖLÜM ➷

3.2K 242 74
                                    


Beğenilerinizi ve yorumlarınızı bekliyorum. Yıldızları yakmadan geçmeyelim lütfen.

❦ Bölüm Şarkısı:Sertap erener; incelikler yüznden.

🌾Keyifle okuyun..

                        "Lilyum

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

                        "Lilyum.."

                                 ☾

                   İKİ HAFTA SONRA

    Şeker portakalında geçen çok güzel bir cümle ılık ılık sızdı yüreğine. Ne diyordu, Koca bir kış sabretmişsinde tam çiçek açacakken dolu vurmuş gibi oluyor bazen hayat. Ne anlamlıydı değil mi? Hayatı bir kaç kelimeyle özetlemiş gibi..

Asya'nın bu hayatta yaptığı en iyi şeydi belki de uzaklaşmak. Kin gütmeden, hesap sormadan, çirkinleşmeden Sadece uzaklaşmak. Tıpkı şuan yaptığı gibi.

Sınır koymayı öğrenmeliymiş insan. Çünkü iyi olmak her şeye katlanmak anlamına gelmemeliydi. Bunu çok iyi öğrenmişti. Bizzat yaşayarak. Kim olursa olsun o sınırları kimseye geçirtmemeliydi. En önce kendisine saygısı olmalıydı. Zor olmuştu, acı olmuştu ama öğrenmişti işte.

Parmaklarının arasındaki çiçeğin yapraklarını severek şefkatle baktı ona. Lilyum çiçeği onun için hep başka olmuştu. Şimdi ise genzine çektiği Mistik kokusu yaralı kalbini iyileştiriyor gibi hissediyordu. Kalbi yaralı, ruhu parçalanmış falandı ama aslında kendiyle gurur duyuyordu. Bir kadının yalnız kalmayacağını, Yalnızlığı kendisinin tercih edeceğini kanıtlamış.

"Asya hanım son rafı da taktım. Nasıl olmuş bir bakın isterseniz?" Cesur'un sesiyle büyük saksıda ki çiçeklerden bakışını çekti ve çömeldiği yerden ayağa kalkarak içeriye doğru adımladı. Cesur'un harikalar yarattığı dükkanına göz gezdirerek gülümsedi.

" Süper oldu. Senin elin baya yatkın bu işlere. Şanslıyım. " Cesur mahcupça gülümseyerek Asya'ya baktığında son kelimesini anlamaya çalıştı. "Kendime şahane bir ortak seçmişim." Genç kızın tekrar konuşmasıyla bu sefer başını eğerek teşekkür etti.

O gecenin sabahında herkes deli gibi ne olacağını beklerken Asya, babasının onu öyle tamam kızım diyerek salacağını elbette düşünmüyordu. Bu yüzden sabahın ilk ışıklarıyla Atölyesinin kapısını açıp hazırda bekleyen Cesur'a bitkin sesiyle seslenmiş ve içeriye almıştı. Uzaklarda bahçenin diğer kısmında koltuklarda oturan adamı görmezden gelerek yapmıştı bunu.

Sonrasında da direkt Cesur'a nereli olduğunu sordu. Genç adam bu soruyla afallasada kem küm ederek Trabzon'lu olduğunu söylemişti. Duyduğu cevap hoşuna gitmişti. Kafasını sallayarak ona kısaca planından bahsetti. Sonra da Çakırbey'in yanına giderek Cesur dışında hiç bir korumayı istemediğini kesin bir dille söylemiş, altını çizmişti. Kızının bu istediğini gönülsüz kabul eden yaşlı adam, Asya'nın üstün körü anlattıklarıyla şaşırsada gözlerindeki kararlılığa saygı duydu. Daha doğrusu zorunda kaldı.

A Y  I Ş I Ğ IWhere stories live. Discover now