ALTIN GÖLGE - ARAF SERİSİ

12. BÖLÜM

"Nadide ruhlar artık özgürleşmek istiyordu,fakat hayat onlar için büyük oyunlar düzenliyordu."

Kızın öfkesi o kadar fazlaydı ki,farkında olmadan öfkesi gölgelere ulaşmış,tirtir titretmişti.

-

O herifin odasına gittim. Uyuyordu,sanki hiç bir halt yememiş gibi uyuyordu! Kanatlarım çıkmak için sırtımı parçalarken onları tuttum. Adamın kulağına doğru eğildim. "Seni şuan öldürsem zevki çıkmayacak. Seni ve yanında olan bütün şerefsizleri parçalayacağım söz." Fısıldamalarım ile yavaşça gözünü açtı. "Vay vay... Kimler varmış burada?" Yatakta doğrulup alayla konuştuğunda sırıttım. "Ne haber şerefsizlerin Kralı?" Odada ki koltuğa geçip oturdum. "Çok yorgunum biliyor musun? Aynada annenlere işkence etmek zevkliydi ama çok zahmetliydi." Bacağımın üstüne bacağımı attım ve güldüm. "Tabii sizden güçlü olan birilerine işkence etmek kolay olmamıştır." Sinirlendiğini hissederken tekrar konuştum. "Söylesene hangi krallıklar yanında?" Ellerini kafasına koyup geri yattı. "5 krallık,Caed Krallığı,Carraigh Krallığı,Lartanya Krallığı,Puslad Krallığı,Kherne Krallığı. Çok bir şey yok. Açıkçası onları yok edeceğimi bilmelerine rağmen diğer 9 krallık seninle. Şaşırtıcı." Güldüm,ellerimi koltuğun kenarlarına koydum. "Aynen yok edersiniz. Duyduğunu biliyorum Boris. Neler yaptığımdan haberin olduğunu biliyorum." Bu sefer o güldü. "Ah,duymaz olur muyum? Bizim velet büyümüşte halkı tehdit ediyor!" Alayla konuştuğunda sırıttım. "Kibrin yüzünden bu haldesin biliyorsun. Küçükken beni destekleyip yanımda olsaydın her şey daha farklı olabilirdi. Annemin abisiyken sen onu ve ailesini nasıl yok edebilirim diye düşündün." Öfkeyle ayaklandı ve boğazıma yapıştı. Zevkle güldüğümde daha çok sıktı. "O bana ihanet etti! Tanrı ve kardeşim dediğim kız bana ihanet etti!" Kaşımın tekini kaldırıp gülmeye devam ettim. "Ne ihaneti be adam? Senden güçlü birisini yarattı diye buna ihanet mi diyorsun?" Boğazımı bırakıp yatağına geri geçti. "Hayır Diana. Benden güçlü olması sinirimi bozuyordu evet ama ben onu küçük kız kardeşim olarak gördüm hep. Tanrı bize o laneti verdiğinde aslında anneni korumaya çalışıyordum. Annen gücünü kullanmaktan çekinmezdi,bizim soyumuz her türlü devam edecekti ama o bir taneydi ve soyunun devamı gelemezdi yok olursa. Diğer türler Eloise'un üstüne gidip kışkırtmışlardı. Nedra'yı saflarına çektiler! Küçük kızımı kandırdılar! Eloise türleri yok edecekken araya girdim. Onu uzaklaştırıp suçu üstüme aldım. Ve tanrı bizi lanetledi. Annen beni koruma girişimine bile girmedi Diana. Biz o laneti beklerken annen hiç bir şey yapmadı. Tanrı bunu biliyorken bize yine de o pis laneti verdi. Annen seni doğurduğunda seni çok merak etmiştim. Yeğenimi görmek istediğimde uzak tuttu seni. Neymiş sana zarar verirmişim,lanetten etkilenirmişsin! Annen beni engelledikçe babanda mecburen uzaklaştı. Babanla iyi arkadaşlık kurmuştuk. Bu olaylar olmadan evvel. Şimdi ikisi de bana cephe aldı." Nasıl? Nasıl olurdu? Düşüncelerimde boğulduğumu hissederken yanıma geldi. Yanaklarımdan tutup ona bakmamı sağladığında karanlık yüzü yok oldu. Bir insan yüzü vardı. "Bak Diana! Lanet gölgeleri bu hâle getirdi. Yüzümüz karanlığa gömüldü. Gölgeler istediklerinde gölge formuna geçerken lanet yüzünden hep gölge kaldılar. İnsan formuna geçemez oldular! Annen korktu! Lanet senide etkileyecek,sende gölgeler gibi karanlığa boğulacaksın diye korktu!" Gözlerimin dolduğunu hissediyordum. Neden doluyordu? "Seni gizlice dışarı çıkardığım zamanları hatırlıyor musun?" Sağa sola salladığım kafamla kaşları çatıldı. "Nasıl?" Elleri yanaklarımdan uzaklaştığında şokla bana bakıyordu. "Diana.. Annen.. Elini uzat!" Elimi uzatmamı beklemeden elime yapıştı. Bileğime elini tuttuğunda mavi bir ışık süzmesi yayıldı. Aniden geri çekildiğinde korkuyla bana bakıyordu. "Neler oluyor?" Elimden tutup ayağa kaldırdı. "Diana,annen hâlâ aynada! O kadın annen değil,bir şekil değiştiren!" Kaşlarımı çattım,o ne demekti? "Şekil değiştirebilen kötücül bir ruh Diana! Olamaz.. Bana ihanet ettiğini sandım.." Son cümleyi kendi kendine konuşur gibi söylemişti. Ne yani günlerce annem diye bir yaratığamı sarılmıştım? İğrençti. Annem aynadaysa onu çıkarmam gerekiyordu. "O yaratığı yanına çekeceksin ve ben onu öldüreceğim anladın mı?" Omuzlarımdan tuttuğunda gözlerine baktım. "Tamam."

-

Krallığa döndüğümde annem sandığım yaratık yanaklarımı öpmüştü. Kusmamak için fazla kasmıştım kendimi. Şimdi koluna girmiş onu mahzene götürüyordum. Aşağıda gölgelerden birisini yakaladığımı söylemiştim. Öfkeyle ayağa kalkıp mahzene gitmek istemişti. Mahzenin kapısını açtığım anda bir güç silsilesi üzerimize yığıldı. Ben yavaşça geri çekilip Boris'in yanına geçtim. "Kızım ne yapıyorsun? Yanıma gel zarar verecek sana!" Kaşlarım çatılmış şekilde ona baktım. Enerjimi ona yönlendirdiğimde boğulmaya başlamıştı. "Annem yerine geçmek ne demek aşağılık varlık?" Dediğimle kesik kesik kahkaha atmaya başlamıştı. "An-annen aynada.. Hâlâ i-işkence gö-görüyor!" Boris yaratığa ilerleyecekken kolundan tuttum. "Uzaktan hallet işini." Bana bakıp elini kadına doğrulttu. Avucundan karanlık enerji çıkıp kadını sardığında kadın gülmeye devam etti. "Büyük oyunlar dönüyor çocuklar! Hem de çok büyük!" Karanlık onu çevrelemişti. Boğuk şekilde bağırdığını duymuştuk. "Gloria! Onlar sizi yok edecek! " Toza dönüşüp yok olduğunda kafamız karışmış şekilde birbirimize bakıyorduk. "Anneni kurtaralım. Uzun bir konuşma yapmanın vakti gelmiş gibi." Kafa salladığımda ayna hâlâ çemberde duruyordu. Oraya geçtim. Kanımı tekrar kaseye akıtıp Boris'in desteğiyle ayini yapmaya başladık. "Kadsix an furrga! Urmelkadü da kirrgan!" Tekrar ederek aynalar arası geçişin sağlanmasını bekledik. Işık altın sarısıydı bu sefer. Zayıf bir ışık süzmesi aynalar arasından geçişi başlatmıştı. Büyük ayna dalgalanmaya başladığında ayağa kalktım. Bu sefer gerçek annem aynadan çıkmıştı. Çıktığı gibi yere düşüp bayıldı. Çemberden hızlıca çıkıp annemi kucağına alan Boris'in yanına gittim. Kanlar içindeydi. Gerçekten kanlar içindeydi. "Anne... Annem.. Kurtaralım onu lütfen.." Çaresizce konuştuğumda Boris elimden tuttu. "Odana götür bizi. Orada halledelim." Hızlıca kafa sallayıp odama geçtik. Hızlı ve temkinli adımlarla annemi yatağa yatırdı. Yatağa geçip ellerimi kalbine koydum. Enerjimi oraya yoğunlaştırıp iyileştiğini hayal ettim. Annemin gözünden yaşlar geliyordu,dudağı ve kaşı patlamıştı. Kollarında yaralar vardı ve kanıyordu. Parmaklarımdan annemin kalbine giden enerjim annemin damarlarının parlamasına neden olmuştu. Yavaşça yaralardan akan kan geri çekilip yaralar kapanmaya başlamıştı. Uzun süre bu işleme devam ettim,tamamiyle iyileşene kadar. Bir yandan da Boris beni sakinleştirmeye çalışıyordu. Ne saçma bir duruma düşmüştük böyle? Gloria kimdi,neyin nesiydi? Oyun demişti,acaba oyun oynamaya çalışan o muydu? Annem iyileştiğinde yanına uzandım. Ona sarılırken etrafta Valtor'un enerjisini hissetmeye başlamıştım. Bir anda patırtı olduğunda kafamı hızla arkama çevirdim. Valtor, Boris'i duvara yaslamıştı. "Sakın,uzak dur ondan!" Dişlerinin arasından konuştuğunda yanına gittim. Omzuna dokunup bana bakmasını sağladım. "Bırak onu,zararsız." Emin misin der gibi baktığında kafa salladım. Boris'i bıraktığında ona bir bakış attım. "İyi misin Boris?" Kafa salladığında yanımıza yaklaştı. Valtor'a kollarımı sardığımda ellerini belinde hissettim. Kafama burnunu yaslayıp konuştu. "Anlat bakalım neler oldu?" Kafamı kaldırdığımda burun buruna geldik. "Gel aşağı inelim babamın da bunları duyması gerek." Hafifçe ayrıldığımızda eli hâlâ belimdeydi. Boris'e baktığımda bize tuhaf bakışlar atıyordu. "Yeğenimin bu hallerini görmek.." Mırıldanır gibi konuştuğunda güldüm. "Yeğen mi?" Valtor iyice kafası karışmış şekilde bakarken sırıttım. "Tamam,en iyisi aşağı inelim artık." Söylediklerimle aşağı kata indik. Salona gittiğimizde babam oturmuş Ares ve Michael ile uğraşıyordu. Bizi fark ettiğinde kaşları çatıldı,gözlerinde özlemi gördüm. Karmaşık duygularını hissediyordum. "Baba.. Sanırım topluca konuşmanın vakti geldi." 

İnstagram;altingolgeoffical

NAAAASSSSINIIIIZZ GENÇLEEERR? Yeni bir bölüm ve yeni karakter. Borisciğim. Diana'nın dayısı. Herifte bir karizma var varya of of. 

 Biraz kısa oldu bu bölüm farkındayım. Sizce nasıldı bölüm? Neler düşünüyorsunuz? Oy ve yorum atmayı unutmayın! Bir shapeshifter ile karşılaştık bakalım daha neler olacak..  BİLGİ;Gölgeler Diyarı kendi kanından olmayan bir kimseyi katiyen Kral veya Kraliçe olarak seçmez.