[TAMAMLANDI]
O her gün başka birisiyle gönlünü eğlendirirken, ben damdan düşer gibi hayatımıza girmiş bebeğiyle onu bekliyordum.
-
Ata: dur doğru mu anlamışım
kapıda bir bebek vardı
etrafta kimse yoktu
bebeği içeri aldınız üzerinde bir not vardı
ve...
yeni bölüm gelmesi icin okumayanların nemesis okuması gerekiyomus öyle duydum
16| Söylenme Güzelim Söylenme
Elindeki pizza diliminden bir ısırık alıp Yekta'nın telefonundaki fotoğrafları incelemeye devam etti Gökalp. "Hangi şehirler bunlar şimdi?"
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Yekta kolasından bir yudum alıp ağzındakileri bitirdi. "Çeşme, Alanya, Kıbrıs bir de iki günlüğüne Bodrum'a gitmiştim. Son fotoğraflar oradan."
"Ata not al." deyip fotoğraflardaki kızları incelemeye başladı Gökalp.
Başını sallayarak onaylayan Ata "Orospu çocuğu nefret ettim zengin olmasından da he." dedi.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
"Bu kızların hiçbirinin adını hatırlamıyor musun?" diye sordu Gökalp bu kez de.
Yekta başını iki yana sallarken "Çoğunda zaten sarhoşum, hatırlamam imkansız." dedi.
O sırada geldiklerinden beri sadece yemek yemekle ilgilenen, şimdiye kadar hiç konuşmamış olan Feza "Bence sen bu kızlarla takipleşiyorsundur. Türkiye'nin yarısıyla takipleşiyorsun zaten amına koyayım. Oradan bulamaz mıyız?" dedi.
"Zaten şu an ona bakıyorum." dedi Ege sessizce telefonundan Yekta'nın İnstagram'ında gezerken. Yekta masadaki pizza kutusundan bir dilim çıkartıp Ege'ye uzattı o sırada. Kumral telefondan gözlerini ayırmadan pizzayı ısırırken, Yekta'nın uzattığı soğuk çayından da bir yudum aldı. İşte bunu çok seviyordu Ege. Yekta her zaman, her yemekte onunla ilgilenirdi. Arkadaş da olsalar, çocuk da olsalar, yetişkin de olsalar her yaşta bunu yapardı Yekta. Ege ona boşuna aşık olmamıştı. Gösterdiği kötü huylarının yanında çok daha iyileri de vardı. Sadece Yekta kötü yönleriyle o kadar göz alıyordu ki kimse bardağın dolu kısmına bakmıyordu. Ege hariç.
"Ege zekasıyla azdırıyor beni yine." dedi Ata gevşek gevşek.
Feza ve Yekta göz devirirken Gökalp kolunu dürtüp "Not aldın dimi?" dedi.
Ata ağzındaki pizzaya aldırmadan "Kıskanıyor he bu da." diyerek yanındaki esmeri gösterdi. "Gel bir tane öpeyim."
Kendisine doğru eğilen Ata'yı göğsünden itmeye çalıştı Gökalp. "Ağzın pis, uzak dur mikrop." Ne kadar çalışsa da başaramamış Ata yanağına sulu bir öpücük bırakmıştı. Gökalp iğrenerek yanağını temizlerken diğerleri de iğrenerek onlara bakıyordu.
"Buldum!" dedi Ege birden. Herkesin bakışları ona dönerken "Kıbrıs'ta ki kız. Berna Boğa." Telefonunun ekranını hevesle arkadaşlarına gösterip gülümsedi.
O sırada Yekta "Berna mıymış onun adı..." diyordu.
Gökalp'in talimatı üzerine Ata not alırken "Otobüsten de uçaktan da hiçbir şey çıkmadı abi şokum ya." dedi Feza.
"Gar'a baktınız mı?"
"Baktık Yekta'cım..." derken göz devirdi Gökalp "...yasak aşkın oradan da gelmemiş."
"Acaba ben Efe'yi mi arasam?" dedi Ege Feza'ya bakmamaya çalışarak.
Tabi Feza saniyesinde bağırıp "Hayır asla, olmaz!" demişti.
Sessizce çenesini ovuşturan Gökalp Feza'ya doğru elini kaldırıp "Sesini kesip yerine otur..." dedi ve Ege'ye döndü "...Efe bu konuda yardımcı olabilir aslında, niye en başında aklımıza gelmedi ki?"
Ege başını sallarken "Polis sonuçta, bizden daha çabuk bulmaz mı o kızı?" demişti.
Yekta Ege'nin saçlarını karıştırıp "Benim saçma aile mevzularım için adamı meşgul etmemiz doğru mu bilmiyorum." dedi.
Ege hemen yanında oturan çocuğa dönüp "Tabi ki doğru. Polis değil mi, işini yapacak." dedi.
Yekta istemsizce başını sallarken Ata atladı lafa. "Efe kaç yaşındaydı kanka?"
"Hayır Ata..." dedi Ege kaşlarını çatarak "...Efe'yi hayatta sana ayarlamam."
Gökalp kahkaha attı. "Efe'nin aramızdan kimi seçeceği malum değil miydi zaten ya?"
Feza oturduğu yerde kızarıp bozarırken diğerleri gülüyordu. Gece olana kadar Yekta'nın hesabından diğer kızların da hesabını bulmuştu Ege. Ne olur ne olmaz diye Ata'da hepsini not almıştı.
Diğerleri gittikten sonra yalnız kalmışlardı. Yekta'nın odasında Ege Yunus'un altını değiştiriyor, bir yandan da Yekta'ya bilmem kaçıncı kez bezi bağlamayı öğretiyordu. "Bu kadar kolay şeyi nasıl yapamıyorsun acaba Yekta hiç anlamıyorum."
Ege duymamış gibi yaparken "Çocuk yapmayı biliyorsun, bez bağlamayı öğrenemiyorsun ama." dedi.
Yekta kumralın yüzüne bakınca bir tık bozulmuş olduğunu gördü. İşi bitmek üzere olan çocuğu belinden kavrayıp kendisine doğru çevirdi yatakta. Yekta'yla burun buruna gelen Ege yutkundu. "Ne, ne yapıyorsun?"
Ege'nin güzel gözlerine uzun uzun bakıp istemeden pembe dudaklarına indirdi bakışlarını Yekta. Gözlerini kırpıştırıp bakışlarını dudaklardan çekti zorla da olsa. Yavaşça eğilip yanağına küçük bir öpücük bıraktı. "Güzelimin gönlünü almaya çalışıyorum..." deyip aynı işlemi diğer yanağa da uyguladı "...alamaz mıyım?"
Yanakları kıpkırmızı olan Ege "A-alabilirsin." dedi zorla.
Gülümseyerek başını Ege'nin boynuna gömdü. "Keşke burada, böyle günlerce uyusam. Kimse dokunmasa, uyandırmasa beni. Sadece kokunu içime çekerek yaşasam şöyle."
Ellerini Yekta'nın saçlarına atıp okşadı yavaşça Ege. Yanağını sevdiğinin başına yasladı. "Bende, çok isterdim."
.
ayy girls and gays sevgilimle ikinci ayımıza girdik bugün🥹 bi masallah alabilir miyiz bunun serefine bölüm yazmaya devam edicem bu aksam haftalardır taslakları atıyodum
ve spoiler 18. bölüm smut geliyo
artı olarak yarın iki yıldır sanal olduğum arkadasımla bulusucam cok heyecanlıyım cünkü benden 2 yas büyük🙃
