7

405 29 17
                                    

Çok sessiz, o günden sonra Tzuyu den hiç haber alamamıştım. Yok olmuştu adeta, bu beni korkutuyordu çünkü ne yapıcağına dair bir fikrim yoktu belki de hiçbir şey yapmayacaktı. Ben kafamda kuruyoda olabilirim. Kötüyü düşünme Jihyo, bir şey olmayacak.

İşlerede biraz ara vermiştim. Taslağını geçen günlerde bitirdiğim kıyafet bugün istediğim şekilde elime ulaşacaktı sadece ölçü almam gerekecekti. Bunun içinde Sanaya ihtiyacım vardı.

Son günlerde onunla hiç iletişime geçmemiştik ama aklımın bir köşesinde dönüp duruyordu. Tzuyu olayının ona yansımasını kesinlikle istemiyordum benim yüzümden tekrardan başka bir olayla haber olmamalıydı. Ne yapıp ne edip bu olayı Sana öğrenmeden çözmeliydim nedenini bilmiyordum ama onun Tzuyuyi öğrenmesini istemiyordum. Sonuçta Tzuyu geçmişten biriydi tekrardan gündeme gelmemeliydi benim için.

Sekreteri arayıp Sanayla 1 saat sonraya buluşma ayarladım. O gelene kadar bende hazırlanan kıyafeti inceleyecektim.

-------

"Selam"

Kapının ani açılmasıyla içeriye enerjik bir Sana girmişti. Mutlu gözüküyordu bu iyi bir şeydi fakat kapıyı tıklatmaması her zaman ki gibi hoşuma gitmemişti.

"Hoşgeldin, bak bu parça üstünde mükemmel duracak geçenkinden kat kat daha güzel."

Giysiyi elime alıp Sananın üstüne doğru tuttum. Rengi tenine çok güzel uymuştu sabırsızca hemen başlamak istiyordum.

"Sen giyin bende gerekli malzemeleri çıkarıyım."

Hemen yan taraftaki giyinme odasına gittikten sonra bende gerekli malzemeleri çıkardım. İçeri girdiğinde derin bir nefes aldım.

Pembenin bu tonu gerçekten onun için yaratılmıştı bu kadar güzel duracağını tahmin etmemiştim. Hayal ettiğimden çok çok daha güzel duruyordu. Vücudu kıyafeti öne çıkarıyordu bu da işleri dengeliyordu. Eğer çok fazla açık olsaydı bu sadece onun bedenini göstermek gibi duracaktı ama tam ortasını yakalamak iyi işti. Kendimle bir kere daha gurur duymuştum.

Büyük aynanın karşısına çekip kendisine bakmasını sağladım.

"Nasıl olmuş? Beğendin mi?"

Aynanın karşısında bir o tarafa bir bu tarafa dönüp kendisine bakıyordu. Yüzünde tatmin olmuş bir ifade vardı.

"Gerçekten çok başarılı ve tam bana göre yani benim için yararılmış gibi. Vücut ölçüme çok yakın yapılmış çok az halletmen gereken dokunuşlar var."

Dediği gibi tam vücut ölçüsüne göre olmuştu. Vücut ölçülerini bilmiyordum sadece gözlemlerime ve tecrübeme dayalı olarak yapmıştım ve bu kadar yakın dokunuşlar yapmak memnun etmişti. Daha önce hiç bir kadını düşünerekten parça yapmamıştım daha çok kafama esen çizimleri yapıp tasarlıyordum ama Sana ile tanıştıktan sonra sadece ona göre parçalar yapmak istiyordum. İlhamım ondan geliyordu artık.

Aynanın karşısında bakma işlemimiz bittikten sonra küçük ölçüleri almaya başlamıştım. Göğüs bölgesi azıcık bol duruyordu bunu daraltmamız gerekiyordu hemen iğnemi alıp işaretledim. Göğüs kısmını daraltınca bel tarafı biraz bozulmuştu o tarafıda daralttım.

"Burasını daraltsam nasıl durur?"

Sorumla kafasını hafifçe eğmişti bu durumda yüzümüz arasında az bir mesafe vardı. Bu kadar yakın olduğumuzu fark etmemiştim. İstemsiz kalp atışlarım hızlanmıştı. Gözleriyle yüzümün her tarafını inceliyordu, her yerde biraz oyalanıyordu. Açıkçası bu kadar belli bir şekilde bakması beni utandırmıştı daha öncesinde kimsenin bana bu kadar derin baktığını sanmıyordum. En sonunda gözleri gözlerimi bulduğunda boğazını temizleyip konuştu.

"Bilmem, en iyisini sen bilirsin."

Pekala bana o kadar yoğun bir şekilde bakarsan dayanamam. Zaten libidosu yüksek birisiydim ve bu yakınlık olayı daha da harlıyordu içimdeki ateşi. Hızlıca aramızı açıp masama geçtim.

"Tamamdır, ölçüleri hallettim. Düşündüğümden daha az uğraştık."

Gülmemle o da gülümsemişti. Üstünü değiştirmek için odaya gittiğinde bende kahve istemiştim ikimize.

"Jihyo gelir misin? Çıkaramadım da."

Sakin ol Jihyo. Sadece yardım ediceksin.

Odanın içine girip yarı çıplak olan Sanayı gördüm. Yanlış bir şekilde çıkarmaya çalıştığı için takılı kalmıştı. Hemen yanına gidip tekrardan giydirdim.

"Yanlış çıkarıyorsun, ilk önce eller değil arkada fermuar onu çekiceksin."

Kafasını sallayıp çıkarmamı bekledi. Fermuarı indirip dikkatli bir şekilde çıkardım. Kıyafeti astıktan sonra arkamı dönüp Sanaya baktım. Bembeyaz sırtı incecik beli gerçekten deli edecek şekildeydi. Tanrı kesinlikle bu kadını yaratırken fazla zaman ayırmıştı. Bir insanın her detayı mı kusursuz olurdu? Evet, eğer o kişi Minatozaki Sana ise bu durum gerçekleşebilirdi.

Fazla bakmış olacaktım ki Sana yavaşça yanıma yaklaştı. Çoktan giyinmişti ben ne ara olduğunu anlamamıştım.

"Gözlerin tehlikeli yerlerde dolaşıyor."

Dibime girip iki kolunuda boynuma sarmıştı. Bugün gerçekten fazla yakındık ve artık kendimi tutmak istmemiyordum aynı şekilde onunda kendini tutmadığını biliyordum buradan sonrasını bana bırakıyordu. Ellerimi beline koyarak daha fazla kendime çekmiştim.

"Aynı şekilde ellerinde öyle."

"Beni deli ettiğinin farkında mısın?"

Sorumla birlikte küçük kıkırdaması kulaklarımı doldurmuştu. Cevabını beklemeden yüzlerimi birbirine yaklaştırdım. Dudaklarımızın arasında santimler vardı tam kapanacağı anda kapının açılmasıyla ayrılmıştık.

"Kahveleriniz geldi efendim."

Giyinme odasının kapısından kafamı çıkarıp onaylamıştım. Tam gelecek zamanı bulmuştu böyle bir anın gerçekten yabana gitmesi sinirlendirmişti. O yumuşacık gözüken dudakların tadına bakıcakken bozulmuştu her şey.

Sana arkamdan omuzlarıma elini atıp içeriye doğru ittirdi.

"Hadi kahvemizi içelim."

Hayır böyle hiç bir şey olmamış gibi davranmayacaktı. Bugün olması gereken şey olacaktı.

"Akşam yemeğini bende yemeğe ne dersin?"




Cok sıkıldım o yzuden yb

Manken | SahyoWhere stories live. Discover now