Arkadaslar bu okul ne boyle ya ikinci gunden hasat oldum
Bi geliyorum hemen uyuyorum bu botle gecmez kapayin okullari neyse size iyi okumalar
"Hadi ama Jihyo iki eğleneceğiz şurada mızmızlanma."
Şuan Momo beni bara götürmeye çalışıyordu. Çok sesli yerleri sevmediğimi biliyordu ama keçi inadı vardı kendisinde beni götürene kadar peşimi bırakmayacaktı.
"Ya Dahyun sana nasıl kızmıyor?"
"Hep birlikte gideceğiz salak yoksa benim ne işim olur oralarda, evli barklı insana dediğine bak yani yakışmadı hiç. Neyse son bir kaç gündür yorulduğunu düşünüyorum bu yüzden bu organizasyonu yaptım. Tzuyu var hem geçen seni özlediğini ama telefonlara cevap vermediğini söyledi."
"Nerde gördün?"
"Buraya geldi ama sen yoktun o zaman."
Demek buraya gelmişti. Tzuyu ile aramızda garip bir ilişki vardı. Bir kaç kere birlikte takılmıştık ama o bunun devamlı olmasını istiyordu başta ona uymuştum ama şimdilerde bunun doğru olmadığını düşünüyordum. Onu kendimden uzaklaştırmaya çalışıyordum.
"Kalk hadi yeter bu kadar gidiyoruz."
Momo elimden tutup sürüklemeye başladı. Ona karşı gelemeyeciğimi biliyordum bu yüzden pes etmiştim. Bir şeyler içip geri dönerdim kısa sürede.
-------
Mekana geldiğimizde düşündüğümden sakindi normalde çok fazla kalabalık olurdu ama şansıma tam istediğim gibiydi. Kafa yormayan tarzdan.
Dahyun ve Momo içkilerini alıp bir köşeye kaçtıklarında bende içkimi alıp taburelerden birine oturdum.
Son zamanlarda kendimi işe çok kaptırmıştım durmadan çalışıyordum. Bu durum benim için sıkıntı değildi, hep böyle çalışıyordum ve bünyemde alışmıştı buna ama Momo ve Dahyun peşimi bırakmayıp hep bu kadarın yeterli olacağını söylüyorlardı arada kendime bakmalıymışım falan. Tatil zamanları bana boş geliyordu yapacak hiç bir şeyim olmadığında huzursuz hissediyordum. Bu nedenle çok çok nadir tatile çıkıyordum.
Düşüncelerimi bir kenara bırakıp etrafa baktım. Bazıları dans edip eğleniyordu bazıları masalarında oturmuş sohbet ediyorlardı. Gözlerim bana doğru gelen Tzuyuye odaklandı. Kırmızı saten bir elbise giymişti onda güzel duruyordu. Güzel bir kadındı Tzuyu, buradaki çoğu kişinin gözlerini alamadığı nadir kişilerdendi. Ara sıra burda sahne alıyordu, kendi yaptığı şarkıları sunuyordu. Açıkçası bir şirkete girip çıkış yapsaydı çok fazla başarılı olacağına emindim ama o da benim gibi sakin biriydi. Gösterişi sevmezdi. Kapalı kutu gibiydi daha çok, kimse içinde neler yaşadığını bilmezdi.
Bir gün gene kafamı dağıtmak için buraya getirilmiştim ve o zaman tanışmıştık. Sahne aldığı günlerden biriydi. Sesi çok fazla huzur vericiydi kendimi çok fazla iyi hissetmiştim onu dinlerken. En sonunda çıkışa kadar bekleyip sohbet etmiştik. Sohbetin sonuda onun evinde sonlanmıştı. Böyle böyle derken samimi olmuştuk fazlaca ama bir noktada bunun yanlış olduğuna karar vermiştim ve aramızı açmıştım. O da sürekli beni arayıp konuşmak istiyordu bende görmezden geliyordum. Durumumuz böyleydi.
Şuanda yanıma gelip kollarını boynuma doladı.
"Seni çok özledim."
Sarılmanın uzun olduğunu düşünerekten geri çekildim bunu yapmak istemiyordum.
"Tzuyu.. başta anlaşmıştık değil mi?"
Evet başta birbirimize karşı hiç bir duygusal bağ kurmamaya anlaşmıştık ama görünüşe göre Tzuyu bunu başaramamıştı.
"Kendinin nasıl biri olduğunu bilmiyorsun Park Jihyo. Sana kapılmamak elimde değil."
Elleri yaramazca bacağımda dolaşırken bundan hiç etkelenmemiş olmama şaşırdım. Bunu Sananın yaptığını düşününce bu sefer kalbime bir ağrı saplanmıştı. Şuan Sanayı neden düşünmüştüm? Bu yaptığımda doğru değildi. Hiç bir şey doğru gelmiyordu.
"Bak Tzuyu sana karşı bir duygu beslemiyorum, sadece bir zaman birlikte takıldık ve bitti sana aramızda birşey olmayacağınıda söylemiştim önceden."
"O kadın yüzünden mi?"
"Ne kadını, neyden bahsediyorsun?"
"Anlamamazlıktan gelme Jihyo, Minatozaki Sana o kadınla gerçekten de aranda bir şey mi var? Var değil mi o yüzden bana böyle davranıyorsun, telefonlarıma cevap vermiyorsun, buraya hiç uğramıyorsun, görmezden geliyorsun beni sürekli."
İyice saçmalamaya başladı güya buraya eğlenmeye gelmiştim zaten yorgundum üstüne bi de sinirlenmiştim şimdi. Zaten Momoya uyan kafama tüküreyim. Tzuyunin burada olduğunu biliyorsun neden geliyorsun ki salak Jihyo seni.
"Tzuyu son kez uyarıcam seni, Sana ile aramda bir şey varsa bile bu seni ilgilendirmez. Bir kaç defa takıldık diye bana karışabileceğini mi sandın? Ve üstüne sana söylemiştim aramızda duygusal bir bağlılık olmayacağını. Uzun zamandır yaptığımız şeyin yanlış olduğunu düşünüyordum ve bunu durdurmak istedim tamam mı? Artık böyle bir hayat yaşamak istemiyorum anladın mı?"
Sözlerimi bitirdiğimde gözlerinden akan yaşları görmek istemsizce üzmüştü. Gardımı indirmemeliydim şuan yaptığım konuşma gayet iyidi olayları burada bitirmeliydim.
"İnanmıyorum sana, bu iş burada bitmedi, sen benimsin başkasının seni benden almasına izin vermeyeceğim."
Onu durduramadan koşarak çıkmıştı. Şuan aklı yerinde değildi salak saçma bir şey yapmasından korkuyordum. Hızlıca Momonun yanına gidip olanları anlattım Tzuyu işini halletmeye çalışacağını endişelenmemem gerektiğini söylüyordu ama kötü hissediyordum. Tzuyunin sinirlendiğini ilk defa görmüştüm ve pek iyi değildi, gözü dönmüştü adeta.
Mekandan çıkıp evime doğru yol aldım, umarım kötü birşey olmazdı.
