20. Bölüm: "İlk Bitiş"

14.4K 418 102
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

•

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Neden diye sorgulamadığım yerden belirdim ben. Kendimden geçip kendimi es geçememeyi açıklayabilseydi bana insanlık, belki inanabilirdim onlara. Toprağa dikili olmasaydı omurgam, zirvedeyim diye bas bas bağırabilirdim. Sonra gökyüzü gülerdi bana. Tanrı gülerdi, tanrının yarattıkları gülerdi, tanrıyı yaratan insanoğlu gülerdi bir de. Eğer zaman öldürebilseydim, benden fiyakalısı da olmazdı şu dünyada. Eğer zamanı öldürebilseydim, ilk kendimden başlardım. Dilimlere ayırırdım zamanı; güç bulaşırdı elime, kötülük bulaşırdı, hırs bulaşırdı, menfaat bulaşırdı belki biraz.

Eğer tek bir an bile neden diye sorgulamayı bırakmamayı başarabilseydim, inanabilirdim mucizelere. Belirdiğim yerde başladı sorgularım. Ben kendimin en ihtişamlı hatasıydım.

Hiç adil davranmazdı bana hayat, çocuktum yaşıtlarım oyunlar oynardı kalabalık gruplar oluşturup ben soğuk bi yetimhane merdiveninde gibi apartmanın önünde otururdum. Tanrı ruhuma can verirken bu bedenin içine koyacağını söylememişti her gördüğü insanın bacaklarına yapışıp al beni diye yalvartacağını söylememişti sürüne sürüne büyüttü beni ellerinde karanlığında, ergenliğe geldim merakıma yenildim tonla yalanla yaşadığıma emin olacağımı bile bile. O gün gerçeklerden hiç kaçmadım bu yaşıma gelene kadar intihar masası da dahil.

Hep pencerenin dışından bakardım güzel olan şeylere bi zehir gibiydim. Neye değsem neye dokunsam hep kaçar giderdi benden. Bi gözlerim vardı gerçeği gösteren sürekli ıslanan baktıkça. Uzun zamandır hiç ıslanmıyor bile. Kahroldukça kahreden kötülüğün içinde bile nasıl hala masum bakabiliyorum bazen inan ben de bilmiyorum. Hiç geçmeyen bi lanetle vâr olmaya çalışıp günden güne eriten zehirle tonla kötülüğün içinde kirlenmemeye çalışmak ne demek bilmiyorsun bi çocuk gibi masumca zarar veririm korkusuyla bi duvarın ardından bakmak ne demek bilmiyorsun.

Hep suçtu bana, gözlerime inen perde bi ömürdü.

Sert öpüşlerine gözlerimden düşen damlalar ile karşılık verdim. Ağzıma gelen tuzlu gözyaşının tadını umursamadım. Huzurlu hissediyordum. Ona kızgındım. Ona kırgındım. Ona nasıl tekrar güvenirim bilmiyordum. Fakat onu istiyordum. Onu seviyordum. Ona aşık olmuştum.

ŞEYTAN KADEHİ +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin