TAMAMLANDI
"Soyun."
Gözlerim irice açılırken dudaklarım aralanmıştı. Gözlerim, simsiyah kanatlarındayken benden soyunmamı istiyordu.
O bir şeytandı.
O benim öğretmenimdi.
O benim sevdiğim adamdı...
Ona aşık olmuştum. Bir insan, bir şeytana aşık ol...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
•
Dakikalar... Saatler geçti. Zevkten nefesleniyorduk sadece. Öyle bir yorgunluk vardı ki üzerimde, o bulutlara çıkıp inmek gerçekten de vücudumu baya bir yormuştu.
Gözlerimin içine zevkten parlayan yeşillerini dikmiş, kolaylıkla devam edebileceğini belli eden adamın şuanda beklemesinin sebebinin ben olduğumu biliyordum. O yorulmuyordu.
O şeytandı.
"Tenini tenime karıştırana kadar durmayacağım Bal Kızım." dedi boğuk sesiyle. Yutkundum. Çok çekici gözüküyordu şuanda. Beni davet ettiği günaha gözüm kapalı gidiyordum ve bundan şikayetçi olmuyordum. Garipti, aylar önce bunlar yaşanacak deseler kahkaha atabilecekken şuanda hepsini dorukta yaşıyordum.
Bir anda üzerine çıkarak erkekliğini üzerine oturmamla afallayan bakışları değişerek tutku ile parlamaya devam etti. Yüzüne eğilerek dudaklarına doğru fısıldadım. "Tenim, teninin olsun." dedim, hızla dudaklarıma kapanan dudaklarına aceleyle karşılık verdim. Öyle bir hızla birbirimizi sömürüyorduk ki sanki yarın yok olacaktık. İşlediğimiz günahın bedelini ödeyecek gibi yarın yokmuşcasına öpüyorduk birbirimizi. Şikayetçi değildik.
Kendimi erkekliği üzerine sürterek öpüşlerine hızla karşılık versem de asla yetişemiyordum.
İçimde patlamaya hazır volkanlar bekliyor gibiydi. Sanki az önce boşalmamıştım da tekrar doruk noktasına gelmek üzereydim gibi. Bir anda beni yatağa bastırarak tekrar üzerimde yer edinmesi ile inledim. Bacaklarımı omzuna alarak gözlerime baktı tekrar ve dudakları, serseri bir kıvrımla yukarıya kaydı. Sabırsızca onu beklerken dudaklarımı ısırdım. Öyle şişmişlerdi ki kıpkırmızı olduklarına eminim.
Sadece dudakların mı Bal...
Aletini tutarak vajinama tokat atmaya başlaması ile ıslaklığımdan dolayı çıkan ses oldukça tahrik ediciydi. Bir anda kendisini içime itmesi, ilk birlikteliğimizdi aslında.
Teninin, tenime karışmasıydı.
Tenimin, teninin olmasıydı.
Çığlık atarcasına inledim. İçimde nabız gibi atan damarlarını hissedebiliyor olmak çok başka bir duyguydu. Bedenimi esir alan keskin acı kısa sürdü. Kendisini sert vuruşlar ile içime itmesi ile zevkten kıvranmaya ve daha fazlası için yalvarmaya başlamıştım bile.
"Daha hızlı!" diye çığlık atarcasına bağırıyordum. O ise hırlayarak bacaklarımı daha da sıktı ve kendisini daha sert içime itmeye başladı. Vuruşları hızlandıkça içimdeki o patlamaya hazır volkan biraz daha alevleniyordu sanki.
Haykırırcasına inleyerek kendimi serbest bıraktım ve titreyerek boşaldım. Sularım, aletinin üzerine bulaşmış daha parlak bir görüntü veriyordu ona. O ise benim boşalmamdan sonra birkaç vuruş daha yaptı ve kendisini üzerime bastırarak ağır ağır boşaldı. İçimde seğiren aletini hissediyordum. Omuzlarına tutundum yatıyor olmama rağmen. Sanki tüm gücüm çekilmişti.
Bunun bir son olmadığını biliyordum.
Gözlerime baktığında gülümsedim, gülümsedi.
"Seni bırakmaya niyetim yok, her ne kadar tüm gece seni bu yataktan çıkarmak istemesem de yoruldun. Uyu miniğim." dedi. Kendisini yanıma atarak terli vücutlarımızı birbirine yasladı. Boynuma bir öpücük kondurarak üzerimi örttü.
•
Selamlar.
Pek neşeli ve iyi hissetmiyorum kendimi birkaç gündür burayı da ihmal ettiğimin farkındayım fakat dün bir haber aldım. Çok sevdiğim birinin intihar haberini aldım ve kendisi vefat etti.
Döndüğümde gördüğüm yıldız sayısı beni mutlu etti fakat yorumlar hâlâ yok denecek kadar az. Destek olmak için oy ve satır aralarına yorum yapmayı bırakmayın lütfen.
